Hürriyet yazarına Zarrab cezası! "Bir sahtekâra 'sahtekâr' dediğim için mahkeme bana ceza vermiş!"
Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, bugünkü yazısında üç yıl önce kurduğu bir cümleden dolayı aldığı cezayı yazdı.
Ahmet Hakan, New York’ta tutuklu olarak federal mahkemede yargı süreci devam eden Reza Zarrab için 2015 yılında, "Reza denilen sahtekârlığıyla maruf şahıs..." dediğini, o dönem Zarrab'ın kendisi hakkında suç duyurusunda bulunarak, hakkında kamu davası açılıdığını ifade etti.
Hakan, davanın geçen gün sonuçlandığını ifade ederken, "Muhteşem bir 'beraat' beklerken... Mahkeme ne yaptı dersiniz? Bana resmen ve alenen ceza verdi!" diye ifade etti.
"Ceza düşük tutulduğundan ve doğrudan adli para cezası verildiğinden... Ne istinaf, ne temyiz, ne itiraz hakkımı kullanabiliyorum" diyen Hakan, "Bir sahtekâra 'sahtekâr' dediğim için Türkiye’de bir mahkeme bana ceza vermiş oldu" diye belirtti.
Ahmet Hakan'ın yazısının ilgili kısmı şu şekilde:
"Üç yıl evveldi.
CNN Türk’te 'Tarafsız Bölge' programında...
'Reza denilen sahtekârlığıyla maruf şahıs...' diye bir cümle kurmuştum.
*
İşte bunun üzerine Reza, hemen savcılığa koşmuş, 'Bu Ahmet Hakan, benim gibi dürüstlük abidesine sahtekâr dedi. Kendisini cezalandırın' diye suç duyurusunda bulunmuş, bunun üzerine hakkımda iddianame düzenlenerek kamu davası açılmıştı.
*
Ve geçen gün işte bu dava sonuçlandı.
*
Ben 'Bizim memlekette sahtekâra sahtekâr denir... Sanık doğrusunu yapmıştır... Ortada bir suç yoktur... Sadece tam isabet vardır...' falan türü bir gerekçeyle şöyle muhteşem bir 'beraat' beklerken...
Mahkeme ne yaptı dersiniz?
Bana resmen ve alenen ceza verdi!
*
Ceza düşük tutulduğundan ve doğrudan adli para cezası verildiğinden...
Ne istinaf, ne temyiz, ne itiraz hakkımı kullanabiliyorum.
Yani aldım cezayı, oturdum aşağı... İyi mi?
*
Buradan çıkan Urfa biberi kadar acı gerçek şudur:
- ABD ile işbirliği yapan...
- İtirafçılık adı altında iftiracılık yapan...
- Memleketi satan...
- Sahtekârlığı küresel çapta sabitlenmiş olan...
Bir sahtekâra 'sahtekâr' dediğim için Türkiye’de bir mahkeme bana ceza vermiş oldu.
*
Ben bu cezayı, göğsümde bir altın madalya gibi taşıyacağım.
Cezayı verenlerin nasıl taşıyacaklarını ise bilemiyorum."
Hakan, davanın geçen gün sonuçlandığını ifade ederken, "Muhteşem bir 'beraat' beklerken... Mahkeme ne yaptı dersiniz? Bana resmen ve alenen ceza verdi!" diye ifade etti.
"Ceza düşük tutulduğundan ve doğrudan adli para cezası verildiğinden... Ne istinaf, ne temyiz, ne itiraz hakkımı kullanabiliyorum" diyen Hakan, "Bir sahtekâra 'sahtekâr' dediğim için Türkiye’de bir mahkeme bana ceza vermiş oldu" diye belirtti.
Ahmet Hakan'ın yazısının ilgili kısmı şu şekilde:
"Üç yıl evveldi.
CNN Türk’te 'Tarafsız Bölge' programında...
'Reza denilen sahtekârlığıyla maruf şahıs...' diye bir cümle kurmuştum.
*
İşte bunun üzerine Reza, hemen savcılığa koşmuş, 'Bu Ahmet Hakan, benim gibi dürüstlük abidesine sahtekâr dedi. Kendisini cezalandırın' diye suç duyurusunda bulunmuş, bunun üzerine hakkımda iddianame düzenlenerek kamu davası açılmıştı.
*
Ve geçen gün işte bu dava sonuçlandı.
*
Ben 'Bizim memlekette sahtekâra sahtekâr denir... Sanık doğrusunu yapmıştır... Ortada bir suç yoktur... Sadece tam isabet vardır...' falan türü bir gerekçeyle şöyle muhteşem bir 'beraat' beklerken...
Mahkeme ne yaptı dersiniz?
Bana resmen ve alenen ceza verdi!
*
Ceza düşük tutulduğundan ve doğrudan adli para cezası verildiğinden...
Ne istinaf, ne temyiz, ne itiraz hakkımı kullanabiliyorum.
Yani aldım cezayı, oturdum aşağı... İyi mi?
*
Buradan çıkan Urfa biberi kadar acı gerçek şudur:
- ABD ile işbirliği yapan...
- İtirafçılık adı altında iftiracılık yapan...
- Memleketi satan...
- Sahtekârlığı küresel çapta sabitlenmiş olan...
Bir sahtekâra 'sahtekâr' dediğim için Türkiye’de bir mahkeme bana ceza vermiş oldu.
*
Ben bu cezayı, göğsümde bir altın madalya gibi taşıyacağım.
Cezayı verenlerin nasıl taşıyacaklarını ise bilemiyorum."