Hürriyet yazarı suçunu kabul etti ve cezayı ödedi!
ABD'de yaşayan Prof. Dr. Selçuk Şirin, ABD’de hâkim karşısına çıktığı olayın ayrıntılarını anlattı.
Selçuk Şirin, Hürriyet gazetesindeki “Koreliler niye böyle?” başlıklı yazısında “Bu hafta New York’ta hâkim karşısına çıktım. Biz Türkiye’deyken evin önündeki çimler biraz uzamış, belediye de 10 gün arayla iki ayrı suç isnadı ile mahkemeye celp yazısı göndermiş” ifadelerini kullandı.
“Normalde bu tür kural ihlallerinde, trafik ihlallerinde olduğu gibi gelen mektupta ‘Ya mahkemeye gel ya da suçunu kabul edip cezanı şuraya öde’ denir” diyen Şirin şöyle devam etti:
“Bu seferki yazıda öyle bir seçenek yoktu. Söyledikleri tarihte hâkim huzuruna çıkmazsan arama emri çıkıyor ve işin sonu 6 ay hapis cezasına kadar gidiyor. Neyse, uzatmayayım. Hâkim, savcı ve cezayı kesen belediye görevlisi hazır. Suçum yüzüme ayrı ayrı okundu: Bahçedeki çimlerin çevreye zararlı olacak kadar uzaması, evin önünde sorumluluğu bize ait olan kaldırımdaki çimlerin yangın tehlikesi arz etmesi. Sonra suçumu kabul edip etmediğim soruldu. Ellerinde fotoğraflar var. Çimler uzamış. Suçumu kabul ediyorum dedim ve 470 dolar cezayı ödeyip mahkemeden ayrıldım. Ben mahkemeyle uğraşırken, eşim de komşulara bir ‘özür mektubu’ yazıp tek tek kapılara bıraktı. Olay onları da ilgilendiriyor zira çimler uzayınca ortaya çıkan sağlık ve yangın riski onları da etkiliyor.
Şimdi diyeceksiniz ki ‘Hocam 20 küsur yıldır yaşadığın memlekette bu kuralları bilmiyor muydun?’ Elbette biliyordum. Bildiğim için de her yaz Türkiye’ye gitmeden burada bir şirket bulup çim işini çözüyordum. Ama bu sene memleketten bir misafir var diye işi şirkete vermekten vazgeçtim. Arkadaş da sonuçta çim deyip işi yavaştan almış. Buradaki sisteme yabancı zira sonuçta çim, uzasa çayır olacak en fazla..”
“Normalde bu tür kural ihlallerinde, trafik ihlallerinde olduğu gibi gelen mektupta ‘Ya mahkemeye gel ya da suçunu kabul edip cezanı şuraya öde’ denir” diyen Şirin şöyle devam etti:
“Bu seferki yazıda öyle bir seçenek yoktu. Söyledikleri tarihte hâkim huzuruna çıkmazsan arama emri çıkıyor ve işin sonu 6 ay hapis cezasına kadar gidiyor. Neyse, uzatmayayım. Hâkim, savcı ve cezayı kesen belediye görevlisi hazır. Suçum yüzüme ayrı ayrı okundu: Bahçedeki çimlerin çevreye zararlı olacak kadar uzaması, evin önünde sorumluluğu bize ait olan kaldırımdaki çimlerin yangın tehlikesi arz etmesi. Sonra suçumu kabul edip etmediğim soruldu. Ellerinde fotoğraflar var. Çimler uzamış. Suçumu kabul ediyorum dedim ve 470 dolar cezayı ödeyip mahkemeden ayrıldım. Ben mahkemeyle uğraşırken, eşim de komşulara bir ‘özür mektubu’ yazıp tek tek kapılara bıraktı. Olay onları da ilgilendiriyor zira çimler uzayınca ortaya çıkan sağlık ve yangın riski onları da etkiliyor.
Şimdi diyeceksiniz ki ‘Hocam 20 küsur yıldır yaşadığın memlekette bu kuralları bilmiyor muydun?’ Elbette biliyordum. Bildiğim için de her yaz Türkiye’ye gitmeden burada bir şirket bulup çim işini çözüyordum. Ama bu sene memleketten bir misafir var diye işi şirkete vermekten vazgeçtim. Arkadaş da sonuçta çim deyip işi yavaştan almış. Buradaki sisteme yabancı zira sonuçta çim, uzasa çayır olacak en fazla..”