Hıncal Uluç'tan TRT'ye yaylım ateş: "Efkarın batsın!"
29 Ekim günü TRT'nin radyo ve televizyonunda Cumhuriyet'in kuruluşunun 95. Yıldönümü nedeniyle özel bir program hazırlanmaması Sabah yazarı Hıncal Uluç'u küplere bindirdi.
Sabah yazarı Hıncal Uluç, "Cumhuriyet Bayramı’nın farkında olmayan TRT!.." başlıklı yazısında TRT 'nin radyo ve televizyonunu topa tuttu.
Bayrama özel bir programın olmadığını söyleyen Uluç, "Kamu televizyonu, halkın ve devletin sesi TRT, o tatil ve bayram sabahı özel bir program yapmamış..Bırakın yapmayı, o sabah için, neşe, coşku dolu binlerce şarkı türkülerimizden bir demet sunma zahmetine dahi girmemiş.." dedi.
Sosyal medyada da bazı şikayetler olduğunu söyleyen yazar, "Nasıl coşacağız, nasıl taşacağız, söyler misiniz?." ifadelerini kullandı.
İşte Hıncal Uluç'un "Cumhuriyet Bayramı’nın farkında olmayan TRT!.." başlıklı o yazısı:
29 Ekim sabahı, her zaman olduğu gibi, TRT Nağme'ye ayarlı radyodan gelen şarkı sesiyle uyandım..
"Bugün efkârlıyım" diyordu ağlamaklı bir ses!.
Düşünün.. Cumhuriyet'in kuruluşunun 95. Yıldönümü.
En büyük ulusal bayram..
Artı!.. Cumhuriyet Tarihinin en büyük eseri, İstanbul Hava Limanı da o gün açılıyor.
Yani hem de nasıl çifte bayram yaşadığımız bir gurur ve coşku günü..
Kamu televizyonu, halkın ve devletin sesi TRT, o tatil ve bayram sabahı özel bir program yapmamış..
Bırakın yapmayı, o sabah için, neşe, coşku dolu binlerce şarkı türkülerimizden bir demet sunma zahmetine dahi girmemiş..
Cumhuriyet'in 95. Yıldönümü sabahı şarkıya bakın..
"Bugün efkarlıyım.." Efkarın batsın!.
Radyosu bu.. Peki ya televizyonu TRT'nin.. TRT Müzik.. Onda bu neşe ve coşku günü için özel hazırlanmış bir program var mı?.
Yok.. Günlük normal akışları neyse o aynen devam ediyor..
Herhangi bir pazartesi TRT Müzik için, Cumhuriyet'in 95. Kuruluş Yıldönümü ve en büyük bayram günü..
Herhangi bir pazartesi TRT için, Cumhuriyet Tarihi'nin en büyük eserinin Türkiye'nin gururu olarak tüm dünyanın hizmetine girmesi..
Yahu bir özel program yapsana, TRT Müzik. Sabahtan gece yarısına dek, özel ve canlı programla günü yaşasana. Yaşatsana..
Parasını ben, Türk Ulusu veriyoruz zaten..
Özel bir neşe, eğlence dolu program yap..
Eskiden olduğu gibi komedyenler sunsun.
Şarkılar, türküler, popçular, rakçılar..
Ünlüler, eskiler gelsin.. Anılar..
Bağlan Edirne'den Ardahan'a TRT şubelerine.. Oralardan yerel sanatçılar gelsin..
Dünyanın en güzel halk danslarına sahibiz.. Bursa'dan Kılıç Kalkan çınlatsın dünyayı.. Erzurum'dan Ata Barı'yla yeri sarssın Dadaşlar.. Ege'den zeybekler, Sarı zeybek için diz vursun.
İstense neler neler yapılır, nasıl efsane bir gün yaşatılırdı, millete..
Boş ver yahu.. Kim uğraşacak Cumhuriyet'le.. İstanbul Hava Limanı açılışıyla..
Koy bir plak.. " Bugün efkarlıyım.." Efkarın batsın!.
Sosyal medyada şikâyetler vardı..
"Cumhuriyet Bayramı'nı niye böyle sessiz kutluyoruz?.. Coşkumuz niye sokaklara taşmıyor" diye..
Haklı şikâyet..
Gidin de, Amerika'da bir 4 Temmuz yaşayın.. Ben yaşadım bilirim..
Gidin de Fransa'da bir 14 Temmuz yaşayın.. Ben yaşadım. Onu da bilirim..
Bizde yok.. Çünkü o coşkuyu sabahın erken saatlerinden itibaren hissettirecek yayın kuruluşu yok, en başta..
Özeli geç. Kamu yayın kuruluşum, özel ve güzelin farkında değil.
Sivil toplum örgütleri tıs.
Okullar artık ulusal bayramları kutlamaz olmuş.. Ne boru trampet takımları kalmış, ne izciler ki, ana caddelerde yürüsünler, millet de onları seyre koşup kaldırımları doldursun..
Kamu kuruluşları da ortada yok..
Belediyeler uykuda..
Vilayetler susmuş..
Devletin, halkın radyosu da efkârlı..
Nasıl coşacağız, nasıl taşacağız, söyler misiniz?.
Bayrama özel bir programın olmadığını söyleyen Uluç, "Kamu televizyonu, halkın ve devletin sesi TRT, o tatil ve bayram sabahı özel bir program yapmamış..Bırakın yapmayı, o sabah için, neşe, coşku dolu binlerce şarkı türkülerimizden bir demet sunma zahmetine dahi girmemiş.." dedi.
Sosyal medyada da bazı şikayetler olduğunu söyleyen yazar, "Nasıl coşacağız, nasıl taşacağız, söyler misiniz?." ifadelerini kullandı.
İşte Hıncal Uluç'un "Cumhuriyet Bayramı’nın farkında olmayan TRT!.." başlıklı o yazısı:
29 Ekim sabahı, her zaman olduğu gibi, TRT Nağme'ye ayarlı radyodan gelen şarkı sesiyle uyandım..
"Bugün efkârlıyım" diyordu ağlamaklı bir ses!.
Düşünün.. Cumhuriyet'in kuruluşunun 95. Yıldönümü.
En büyük ulusal bayram..
Artı!.. Cumhuriyet Tarihinin en büyük eseri, İstanbul Hava Limanı da o gün açılıyor.
Yani hem de nasıl çifte bayram yaşadığımız bir gurur ve coşku günü..
Kamu televizyonu, halkın ve devletin sesi TRT, o tatil ve bayram sabahı özel bir program yapmamış..
Bırakın yapmayı, o sabah için, neşe, coşku dolu binlerce şarkı türkülerimizden bir demet sunma zahmetine dahi girmemiş..
Cumhuriyet'in 95. Yıldönümü sabahı şarkıya bakın..
"Bugün efkarlıyım.." Efkarın batsın!.
Radyosu bu.. Peki ya televizyonu TRT'nin.. TRT Müzik.. Onda bu neşe ve coşku günü için özel hazırlanmış bir program var mı?.
Yok.. Günlük normal akışları neyse o aynen devam ediyor..
Herhangi bir pazartesi TRT Müzik için, Cumhuriyet'in 95. Kuruluş Yıldönümü ve en büyük bayram günü..
Herhangi bir pazartesi TRT için, Cumhuriyet Tarihi'nin en büyük eserinin Türkiye'nin gururu olarak tüm dünyanın hizmetine girmesi..
Yahu bir özel program yapsana, TRT Müzik. Sabahtan gece yarısına dek, özel ve canlı programla günü yaşasana. Yaşatsana..
Parasını ben, Türk Ulusu veriyoruz zaten..
Özel bir neşe, eğlence dolu program yap..
Eskiden olduğu gibi komedyenler sunsun.
Şarkılar, türküler, popçular, rakçılar..
Ünlüler, eskiler gelsin.. Anılar..
Bağlan Edirne'den Ardahan'a TRT şubelerine.. Oralardan yerel sanatçılar gelsin..
Dünyanın en güzel halk danslarına sahibiz.. Bursa'dan Kılıç Kalkan çınlatsın dünyayı.. Erzurum'dan Ata Barı'yla yeri sarssın Dadaşlar.. Ege'den zeybekler, Sarı zeybek için diz vursun.
İstense neler neler yapılır, nasıl efsane bir gün yaşatılırdı, millete..
Boş ver yahu.. Kim uğraşacak Cumhuriyet'le.. İstanbul Hava Limanı açılışıyla..
Koy bir plak.. " Bugün efkarlıyım.." Efkarın batsın!.
Sosyal medyada şikâyetler vardı..
"Cumhuriyet Bayramı'nı niye böyle sessiz kutluyoruz?.. Coşkumuz niye sokaklara taşmıyor" diye..
Haklı şikâyet..
Gidin de, Amerika'da bir 4 Temmuz yaşayın.. Ben yaşadım bilirim..
Gidin de Fransa'da bir 14 Temmuz yaşayın.. Ben yaşadım. Onu da bilirim..
Bizde yok.. Çünkü o coşkuyu sabahın erken saatlerinden itibaren hissettirecek yayın kuruluşu yok, en başta..
Özeli geç. Kamu yayın kuruluşum, özel ve güzelin farkında değil.
Sivil toplum örgütleri tıs.
Okullar artık ulusal bayramları kutlamaz olmuş.. Ne boru trampet takımları kalmış, ne izciler ki, ana caddelerde yürüsünler, millet de onları seyre koşup kaldırımları doldursun..
Kamu kuruluşları da ortada yok..
Belediyeler uykuda..
Vilayetler susmuş..
Devletin, halkın radyosu da efkârlı..
Nasıl coşacağız, nasıl taşacağız, söyler misiniz?.