HINCAL ULUÇ, SABAH'IN BAŞLIĞINI İLGİNÇ BİR ÖRNEKLE SORGULADI!!!

Sabah'ın manşetindeki Basketbol Milli Takımı'nın zaferi ile ilgili"Devler Gidince Takım Devleşti" başlığını Fatih Altaylı, kendisinin attığını yazmıştı.Sabah yazarı Hıncal Uluç'tan başlığa itiraz ederken hem örnek, hem de mesaj verdi.Neydi o mesaj?

Takım olmak önemli!..

Sevgili Yayın Müdürüm Fatih Kardeşimmiş "Devler gidince takım devleşti" başlığının sahibi.. Melodik.. Ama ne kadar doğru, işte orasını biraz kurcalamak lazım.
Yazının gidişinden anlıyorsunuz ki, Fatih de, Hido, Memo, Hüseyin ve Mirsad gibi, NBA düzeyinde dört büyük basketbolcunun harcanmasından yana..
"Takım olmak önemli" diyor.. İşte bu satırların altına imzamı atarım. Takım olmak önemli tabii..
İki soru var..
Ama nasıl takım?..
Takımı kim yapar?..





Şimdi diyelim ki Fatih, Sabah'a Genel Yayın Müdürü olarak gelmiş.. Ben de hafiften kaprise başlamışım..
Fatih papuç bırakmıyor ve beni kovuyor.
Ardından Mehmet Barlas.. Bir şut da ona..
Üçüncü gün Yılmaz, dördüncü gün Emre kendilerini kapıda buluyorlar..
Şimdi bu Fatih Altaylı'nın büyük Genel Yayın Müdürü olduğunu mu gösterir?.
Yoksa hüner, tüm kaprisleri, şımarıklıkları, farklılıklarıyla bu kadroyu elinde tutmak, onları bir takım yapmaktan mı geçer?.
Patron "Kimsenin gözünün yaşına bakma" dediyse eğer, ilkokul mezunu herhangi birisi, birinci yöntemi başarı ile uygular. Fatih Altaylı olmasına gerek yok..
Mesele, ikinciyi başarabilmek, Sabah'ı en güçlü kadrosu ile elde tutup bir takım ruhu içinde yönetmektir.
Fatih geldiği günden beri bu ikinciyi yapıyor, ama birinciyi yapanları övüyor.
Milli takım menecerliği ile servet sahibi olan Doğan Hakyemez kardeşimiz, bu ülke insanının vergilerinden aldıklarını geri verecek çapta birisi olsaydı, bugün dünya klasındaki devlerimizle "Takım" olurduk. Beceremedi. Başaramadı. Devleri bir arada tutamadı. Onları takım yapamadı. O zaman görevi neydi?. Niye durup dururken milyarder oldu, bizim vergilerimizle?.
Şimdiki takımda geleceğin devleri var. Onlar devleştiklerinde, elinde tutabilecek, takım yapabilecek mi?. Yoksa 2010'da yeni bir tasfiye ile, 2014 takımını yapmaya mı başlayacağız?..





Bugüne dek zorlu hiçbir rakiple oynamadan geldik. Doğru Brezilya ve Litvanya çok büyük isimler.. Ama sadece isimler.. İçleri boş. Bizim gibi onlar da ikinci takımları ile gelmişler. Avustralya zaten büyük rakip değil..
Bizim için turnuva, bugünkü Yunan maçı ile başlayıp devam edecek.. Devleri eleyince ne ölçüde devleştiğimizi asıl o zaman göreceğiz.
Yani.. Bugünkü alkışlarımız biraz erken.. Biraz abartılı..
Dünya Şampiyonası'nda pek çok maç izledim. Rakiplerin durumları belli. Gerçek dev takımla gitmeyi başarabilseydik, Amerika'yı bilmem ama geri kalan hepsini yener, en azından final oynardık.
Düşüncem bu..
Hâlâ bu.. Sonuna kadar bu..
Bu takım da ayni şeyi başarırsa, gençleri bugün olduğu gibi yürekten alkışlarım.. Ama yönetim beceriksizleri hakkındaki düşüncem değişmez..
Yöneticilik, büyükleri yönetme sanatıdır. Her dediğine "He" diyen, demek zorunda olanları değil!.

Hıncal Uluç/Sabahh