Hıncal Uluç Altın Portakal'ı yerden yere vurdu
Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç bugün köşesini Antalya Altın Portakal Film Festivali'ne ayırdı.
Antalya Büyük Şehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in Altın Portakal Festivali'ni kurtarması gerektiğini söyleyen Hıncal Uluç, nedenlerini de bir bir köşesinden açıkladı.
Festivalde büyük bir karmaşa olduğuna dikkat çeken Hıncal Uluç, birinci gelen filmin hangisi olduğunun net anlaşılamadığını yazdı.
Altın Portakal Film Festivali'nin en büyük sorunlarından birisini halktan kopukluğu olduğunu ifade Hıncal Uluç festivalin sık sık reklamlar kesildiğini belirttikten sonra "Rihanna, Miles Cyrus ya da Justin Bieber olsaydı o şarkıcı, kesmeye cesaret edebilirler miydi?" dedi.
İŞTE HINCAL ULUÇ'UN O YAZISI
Antalya Büyük Şehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in, "Akdeniz'de yeni bir Barcelona" diye adını koyduğumuz muhteşem projelerini hayata geçmeleri nerden bakarsanız zaman alacak..
Ama hiç vakit kaybetmeden, hemen yapılabilecek, yapılması gereken bir şey var..
Altın Portakal Festivali'ni kurtarmak!..
Pazar Gecesi, 12 bin kişilik Expo 16 salonunda yapılan ödül törenini izledim. Ve hiç bir şey anlamadım.
İçinizden kaç kişi izledi bilmiyorum ama, anlayan varsa, bana gelsin.. Ya da biri anlatsın!.
Bu Festivalin Büyük Ödülü'nü hangi film aldı?.
"Büyük Ödül"ü bilinmeyen bir festival olabilir mi?.
Efendim "İç içe iki festival yaptık. Biri Ulusal, bir Uluslararası!." O zaman iki film, Toz ve Tereddüt nasıl ikisinde birden yarıştı?.
Tereddüt Uluslararası Yarışma'da "En İyi Film" seçildi. Ulusal yarışmada dereceye giremedi..
Şimdi hangisi daha iyi film?. Tereddüt mü, Ulusal Yarışmayı kazanan Mavi Bisiklet mi?.
Kargaşaya bakar mısınız?.
Ülkede zerre heyecan yaratmayan, zerre yankı uyandırmayan, Antalya'nın kendi halkından bile kopuk bu "Bakır" Festival'in geçmişi ile uğraşmayacağım..
Bugüne dek "Gişe filmlerinden nefret eden, en kabadayısı aldığı "Altın diye yutturulan bakır" ödülden sonra bile ancak birkaç bin kişi tarafından izlenecek, özel çekilmiş "Festival filmleri"ne (Ne demekse) ve onların, ödül törenine kılıksız gitmeyi marifet (İyi giyinirlerse burjuva olurlar ya) sayanlara heykelcik dağıtan bu festivalin artık amacı belirlenmeli..
***
Madde 1.. Bu Festival Antalya halkının paraları ile yapılıyor..
O zaman bu Festival Antalya'ya hizmet etmeli, bir.. Antalya halkını kucaklamalı.. Bu da iki..
Başlangıçta bu ikisi de vardı.. Nurlar içinde yatsın, Dr. Avni Tolunay.. Kurucu Belediye Başkanı..
Sonra Festival entel, dantel, kentli olmayı ayıp sayanların eline düştü ve bu hale geldi. Yıllarca körler sağırlar birbirini ağırladı. Yüzlerce gazeteci de, Antalya halkının kesesinden lüks otelde bedava tatil yaptılar. Böylece medya da sustu.
Şimdi yeni dönem başlarken birinci soru..
Festival Antalya'ya nasıl hizmet edecek?.
Öyle bir cazibe yaratacak, öyle bir tanıtım sağlayacak ki, hem iç, hem de özellikle dış turizme destek olacak..
Nasıl olacak bu?.
Yankılarıyla..
Bu yılki 53. Antalya Film Festivali, dış medyada kaç satır yazı, kaç resim, tv kanallarında kaç saniye, haber, ya da program oldu dersiniz?.
Türkiye'de basılan New York Times'da bile satır yoktu..
Niye olsun?.
Bir güncel Dünya Starı gelirse, haber olur.. Elton John'un olduğu gibi.. Benim bile adını bilmediğim, duymadığım biri kapanış gecesinin şarkıcısı.. Adam öyle gariban ki, naklen yayınlayan Ahaber bile o başlayınca yayını kesti, reklamlara girdi..
Rihanna, Miles Cyrus ya da Justin Bieber olsaydı o şarkıcı, kesmeye cesaret edebilirler miydi?.
Ya da o saatte ekranda bunlardan biri olsa, gençler Antalyaspor'un ayni saatteki maçını mı izlerlerdi, Antalya'nın Altın Portakal Gecesini mi?.
Böyle bir sanatçı gelse, Türkiye'den kaç turist giderdi sırf o konserli gece için Antalya'ya?. Dünya Medyası nasıl izlerdi, o sanatçının Antalya'ya adım attığı andan, ayrılana kadar, tüm Antalya anlarını ve anılarını..
Eğer bir hedefin olursa, Justin Bieber'i getirirsin.. "Dostlar alışverişte görsün" gecesi yaparsan, bir profesyonel kuruluşa teslim olur, ona paraları kaptırır, getirdiklerine razı olursun.
Bunları rahatça yazıyorum, çünkü Başkan Menderes Türel'in olup bitenlerden benim kadar nefret ettiğini, hatta festival öncesinden Antalya'ya bir Antalya daha katacak gerçek "Altın" Portakal için kolları sıvadığını biliyorum.
Yarın "Olması gereken" Festival için düşüncelerimi anlatacağım..
..Ve de ikinci sorum "Bu festival Antalya Halkı ile nasıl bütünleşecek" ile ilgili önerilerimi.
Festivalde büyük bir karmaşa olduğuna dikkat çeken Hıncal Uluç, birinci gelen filmin hangisi olduğunun net anlaşılamadığını yazdı.
Altın Portakal Film Festivali'nin en büyük sorunlarından birisini halktan kopukluğu olduğunu ifade Hıncal Uluç festivalin sık sık reklamlar kesildiğini belirttikten sonra "Rihanna, Miles Cyrus ya da Justin Bieber olsaydı o şarkıcı, kesmeye cesaret edebilirler miydi?" dedi.
İŞTE HINCAL ULUÇ'UN O YAZISI
Antalya Büyük Şehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in, "Akdeniz'de yeni bir Barcelona" diye adını koyduğumuz muhteşem projelerini hayata geçmeleri nerden bakarsanız zaman alacak..
Ama hiç vakit kaybetmeden, hemen yapılabilecek, yapılması gereken bir şey var..
Altın Portakal Festivali'ni kurtarmak!..
Pazar Gecesi, 12 bin kişilik Expo 16 salonunda yapılan ödül törenini izledim. Ve hiç bir şey anlamadım.
İçinizden kaç kişi izledi bilmiyorum ama, anlayan varsa, bana gelsin.. Ya da biri anlatsın!.
Bu Festivalin Büyük Ödülü'nü hangi film aldı?.
"Büyük Ödül"ü bilinmeyen bir festival olabilir mi?.
Efendim "İç içe iki festival yaptık. Biri Ulusal, bir Uluslararası!." O zaman iki film, Toz ve Tereddüt nasıl ikisinde birden yarıştı?.
Tereddüt Uluslararası Yarışma'da "En İyi Film" seçildi. Ulusal yarışmada dereceye giremedi..
Şimdi hangisi daha iyi film?. Tereddüt mü, Ulusal Yarışmayı kazanan Mavi Bisiklet mi?.
Kargaşaya bakar mısınız?.
Ülkede zerre heyecan yaratmayan, zerre yankı uyandırmayan, Antalya'nın kendi halkından bile kopuk bu "Bakır" Festival'in geçmişi ile uğraşmayacağım..
Bugüne dek "Gişe filmlerinden nefret eden, en kabadayısı aldığı "Altın diye yutturulan bakır" ödülden sonra bile ancak birkaç bin kişi tarafından izlenecek, özel çekilmiş "Festival filmleri"ne (Ne demekse) ve onların, ödül törenine kılıksız gitmeyi marifet (İyi giyinirlerse burjuva olurlar ya) sayanlara heykelcik dağıtan bu festivalin artık amacı belirlenmeli..
***
Madde 1.. Bu Festival Antalya halkının paraları ile yapılıyor..
O zaman bu Festival Antalya'ya hizmet etmeli, bir.. Antalya halkını kucaklamalı.. Bu da iki..
Başlangıçta bu ikisi de vardı.. Nurlar içinde yatsın, Dr. Avni Tolunay.. Kurucu Belediye Başkanı..
Sonra Festival entel, dantel, kentli olmayı ayıp sayanların eline düştü ve bu hale geldi. Yıllarca körler sağırlar birbirini ağırladı. Yüzlerce gazeteci de, Antalya halkının kesesinden lüks otelde bedava tatil yaptılar. Böylece medya da sustu.
Şimdi yeni dönem başlarken birinci soru..
Festival Antalya'ya nasıl hizmet edecek?.
Öyle bir cazibe yaratacak, öyle bir tanıtım sağlayacak ki, hem iç, hem de özellikle dış turizme destek olacak..
Nasıl olacak bu?.
Yankılarıyla..
Bu yılki 53. Antalya Film Festivali, dış medyada kaç satır yazı, kaç resim, tv kanallarında kaç saniye, haber, ya da program oldu dersiniz?.
Türkiye'de basılan New York Times'da bile satır yoktu..
Niye olsun?.
Bir güncel Dünya Starı gelirse, haber olur.. Elton John'un olduğu gibi.. Benim bile adını bilmediğim, duymadığım biri kapanış gecesinin şarkıcısı.. Adam öyle gariban ki, naklen yayınlayan Ahaber bile o başlayınca yayını kesti, reklamlara girdi..
Rihanna, Miles Cyrus ya da Justin Bieber olsaydı o şarkıcı, kesmeye cesaret edebilirler miydi?.
Ya da o saatte ekranda bunlardan biri olsa, gençler Antalyaspor'un ayni saatteki maçını mı izlerlerdi, Antalya'nın Altın Portakal Gecesini mi?.
Böyle bir sanatçı gelse, Türkiye'den kaç turist giderdi sırf o konserli gece için Antalya'ya?. Dünya Medyası nasıl izlerdi, o sanatçının Antalya'ya adım attığı andan, ayrılana kadar, tüm Antalya anlarını ve anılarını..
Eğer bir hedefin olursa, Justin Bieber'i getirirsin.. "Dostlar alışverişte görsün" gecesi yaparsan, bir profesyonel kuruluşa teslim olur, ona paraları kaptırır, getirdiklerine razı olursun.
Bunları rahatça yazıyorum, çünkü Başkan Menderes Türel'in olup bitenlerden benim kadar nefret ettiğini, hatta festival öncesinden Antalya'ya bir Antalya daha katacak gerçek "Altın" Portakal için kolları sıvadığını biliyorum.
Yarın "Olması gereken" Festival için düşüncelerimi anlatacağım..
..Ve de ikinci sorum "Bu festival Antalya Halkı ile nasıl bütünleşecek" ile ilgili önerilerimi.