HINCAL BANA EFENDİLİĞİMİ BİR DAHA BOZDURMA!..CAN ATAKLI'DAN HINCAL ULUÇ'A ZEHİR ZEMBEREK CEVAP!..
Hıncal Uluç ve Can Ataklı arasındaki gerginlik tırmanıyor. Hıncal Uluç, Vatan yazarı Can Ataklı için "Kalemini patronuna göre kullanır" diyince Ataklı'nın cevabı gecikmeden geldi.
Bak Hıncal!..
Salı günü medyanın "ülke çıkarı" kavramını nasıl ele alması gerektiğini anlatan bir yazı yazmıştım. Bu yazının içinde Sabah´ta yazan bir yazardan da söz etmiştim. Çünkü bu yazar subjektif bir bakış açısıyla Bostancı olayında medyayı hedef tahtasına koymuş, bunun "hayvanca bir tavır" olduğunu yazmış ve bana da ağır hakarette bulunmuştu.
Bu yazarın adını anmak istemediğim için yazıma koymamıştım. Ama önceki gün gördüm ki, bu yazar adını "yüreğim yetmediği" için koymadığımı belirterek yine kendince ağır hakaretlerle bana saldırmış.
Medyada polemiklere girmeyi sevmediğimi beni sürekli okuyanlar bilir. Bunun yararının olmadığına inanırım. Ama haddini çok aşanlara, megolamanyaklık sınırını bile geçerek beni de rencide etmeye kalkanlara karşı da "kuzu" gibi davranamam.
Şimdi söyleyeyim, bu yazarın adı Hıncal.
Diyorum ki: "Bak Hıncal, sen çok eski bir yazar olabilirsin. Herkese bulaştığın için deli muamelesi görerek herkesi sindirdiğini sanabilirsin. Her konuda uzman olduğu vehmine de kapılabilirsin. Ama bu sana mesleğinde hiçbir lekesi olmayan, ilkelerini hiçbir şart altında bozmayan, bu uğurda tüm yaşantısının altüst olmasına bile katlanan bir gazeteciye aklına geleni söyleyemezsin."
Hıncal, köşesinde benim kalemimi patronuma göre kullandığımı söylüyor. Eğer varsa ve yüreği yetiyorsa patronlarım adına kullandığım tek yazımı ya da tek konuşmamı çıkarıp gösterir.
Megalomanlıkta üstüne olmayan Hıncal, bütün patronların peşinde koştuğunu, ama kendisinin tüm teklifleri geri çevirdiğini söylüyor. Olabilir, bu patronların sorunu, o kadar teklif alıp kabul etmemek elbette kendi tercihi, ama asla bir üstünlük değil.
Hıncal farklı yazdığını söylüyor. Benim "Herkesi okuduktan sonra farklı yazıyor" cümleme takılmış belli ki.
Ama belki de artık yaşı gereği algılama yeteneği de körelmiş Hıncal´ın. Çünkü "herkes aynı şeyi yazıyor Hıncal farklı yazıyor" demiyorum ki. "Hıncal herkesi okuduktan sonra herkesten farklı yazıyor" diyorum. İkisi çok farklı.
Sonuç olarak şunu demek istiyorum:
Bak Hıncal, otur oturduğun yerde. Bana gazetecilik de yazarlık da öğretmeye kalkma. Bugüne kadar alçakgönüllük gösterdiysem kendine güven eksikliğinden değil, aldığım aile terbiyesinden ve yaşam biçimimdendir bu. Sakın kendini dev aynasında görüp de bana haddimi bildirdiğini ileri sürme.
Ayrıca Hıncal sakın unutma, benim ne utanılacak bir geçmişim, ne saklanacak bir yaşantım, ne şaibeye bulaşmış bir davranışım var. Gerçekleri bildiğin halde utanmadan bana "patronu için yazar" demekten başka malzeme bulamazsın.
İşte onun için Hıncal, bana efendiliğimi bir daha bozdurma.
Can Ataklı/VATAN