HERKESİN GERÇEK YÜZÜNÜ GÖRDÜK! YALÇIN AKDOĞAN'DAN GEZİ PARKI ANALİZİ!

Erdoğan'ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan Gezi Parkı eylemlerini yorumladığı yazısında Nazlı Ilıcak'a da köşesinden cevap verdi.

Star yazarı Yalçın Akdoğan Gezi Parkı eylemleri süresince Başbakan Erdoğan’a düşmanlık yapıldığını ve Ak Parti’nin bu süreci anladığını kaleme aldı..

Gezi Parkı olaylarını analiz ettiklerini aktaran Akdoğan bu süreçte eylemcileri doğru anladıklarını ve herkesin gerçek yüzünü gördüklerini belirtti.

Akdoğan, Sabah yazarı Nazlı Ilıcak’a da köşesinden cevap verdi..

İşte o yazının bir kısmı;

AK Parti 11 yıl boyunca çok badireler, krizler, müdahaleler gördü. Hepsini de Allah’ın inayetiyle ve milletin desteğiyle atlatmasını bildi. Doğrudan Başbakan Erdoğan’ı hedefe oturtan son girişim de yine aynı duvara çarptı. Halkına dayatmalarda bulunan bir diktatör gibi konumlandırılmaya çalışılan Başbakan, halka giderek, halkla kucaklaşarak bu badireyi atlatıyor. Günlerdir terörize edilen, bastırılan, susturulan, aşağılanan halk kitlesi liderine sahip çıkarak bu kirli oyunu bozuyor. İnşallah AK Parti ve Erdoğan bu tertipten de güçlenerek çıkacak.

Makyajlar dökülüyor

AK Parti’nin yönetim kadrosu bir anlama ve anlatma sorunu yaşamıyor. İlk günden itibaren yaşananlar tüm yönleriyle analiz ediliyor, tartışılıyor, değerlendiriliyor ve herkes her şeyi özgürce dile getiriyor. Her tartışmanın davul zurnayla yapılması gerekmiyor. AK Parti toplumu doğru anlayamasa bu noktalara ulaşamazdı. Yine bir kısım tertip ve tezgahları doğru okuyamasa da bugünkü gücüne ulaşamazdı. ANCAK saldırı zamanında öncelikli olan savunmadır. Özeleştiri
ise doğru zamanda ve doğru zeminde yapılır.
Bu süreçte eylemcileri doğru anladığımız gibi, herkesin gerçek yüzünü de çok iyi gördük. Siyasette rakip vardır,muhalif vardır, karşıt vardır asla “düşman” yoktur. Ama AK Parti’ye ve Başbakan’a açıkça düşmanlık yapıldığına şahit olduk. Bu kirli tezgaha ortak olanların nasıl bir kin ve öfkeyle Başbakan’a saldırdıklarını gördük. Dost görünüp düşmanlık yapanlar, yüze gülüp münafıkça davrananlar, destekçiymiş gibi köstekçilik yapanlar, fırsatçılıkla başka hesaplar içine girenler bir bir gerçek yüzlerini gösterdiler.
Hiç utanmadan Başbakan’ın aday olmaması dayatması içine girenler oldu. Hiç sıkılmadan Başbakan’ın sağlık şartlarının uygun olmadığını söyleyenler çıktı. Hiç yüzü kızarmadan ‘görevi devret, istifa et’ çığlıklarına alkış tutanlar oldu.
Maalesef bunların demokratlığı da buraya kadarmış...

Sırtımıza basarak imaj üretenler

Çaktırmadan çakmayı maharet sananlar, sırtımıza basarak imaj üretmeye soyunanlar böyle anlarda daha iyi tebarüz ediyor. ‘İyi polis’i oynamayı, Başbakan’a yönelik eleştiriler üzerinden kendilerine ‘demokratlık’ üretmeyi, krizlerden beslenerek aktöre dönüşmeyi alışkanlık haline getirenler şu anda sadece ayıplanıyorlar. Bazı siyasetçilerin sözümona ‘duyarlı’ açıklamaları “akbabalık”la bir tutuluyor..

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN