HERKESİN BOY AYNASI OLMALI!..STAR ANA HABER SUNUCUSU NAZLI ÖZTARHAN RAKİPLERİNE BAKIŞINI ANLATTI!..

Erdoğan Aktaş'ın liderliğini yaptığı Star Ana Haber Bülteni'nin genç ve başarılı spikeri Nazlı Öztarhan,Milliyet Magazin Müdürü Ali Eyüboğlu'na konuştu.

Herkesin bir boy aynası olmalı


Türkiye'de televizyonların reyting ölçümlerini yapan AGB'nin verilerinin ortaya koyduğu tablo şu:

Türkiye'de televizyon izleyicilerinin çoğu ana haberleri Star TV'den izlemeyi seviyor. Star TV'nin Ana Haber Bülteni'nin arkasında Erdoğan Aktaş'ın liderliğini yaptığı genç bir ekip vitrininde ise Ayşe Nazlı Öztarhan var. Vepa'nın ortağı Burak Öztarhan ile beş yıllık evli olan eski polis muhabiri Nazlı Öztarhan'la işini ve "en"lerini konuştuk.

* Star TV´nin ana haber spikeri için mesai kaçta başlar, kaçta biter?

Gazetecilik boyutuyla aslında tüm gün mesai devam ediyor. Zira haberin insanı hangi saatte, nerede yakalayacağını belli olmaz. Rutin bozulmadığı sürece, hafta içi her gün saat 13.00 gibi şirkete geliyorum. Çıkış saatimse normal şartlarda 20.30'u buluyor.



* İzinli olduğunuz günlerde de haberleri takip eder misiniz?

Haftalık izin, yıllık izin hiç fark etmez, şartlar el verdikçe, en azından saat başlarında haber kanallarından gelişmeleri takip ediyorum. Ama hareketli bir gündem olmadıkça, bir bülteni baştan sona seyredemiyorum..



* Ana Haber bültenine nasıl hazırlık yapıyorsunuz?

Güne mutlaka gazete okuyarak başlıyorum. Öte yandan her gün düzenli okuduğum köşe yazarları var. Yılmaz Özdil mesela... Şirkete geldiğimde ilk işimse interneti ve ajansları taramak... Ardından toplantı başlıyor. Gün içinde bültende yer alacak haberler, süreleri ve akışın hazırlanışı toplantıda kararlaştırılıyor... Hazırlanan haberleri izliyorum. Saç, makyaj, son kontroller... Ardından her gün izleyen önünde verilen yeni bir sınava giriyoruz. Burada hepimizin ortak paydası ekip ruhu. Haberlerin hazırlanma aşamasında da destek veriyorum ancak bu ortamdaki asli görevim, tüm ekibin ortaya koyduğu emeği en üst düzeyde ekran önünde temsil etmek.



* Haber Merkezi´nin hazırladığı haberleri sunmakla mı yetiniyorsunuz yoksa o haberlere kendinizden de bir şeyler katıyor musunuz? Katıyorsanız bunlar nelerdir?

Okul yıllarında yurtdışında geçen 7 yılın ardından, NTV´de işe başladığımda, hayat da aynı paralellikte değişti benim için... Muhabirlik yaptığım süreçte, sahada tanıklık ettiğim hayatlar ve olaylar, dünyamı zenginleştirdi... Ve benim için en önemlisi, tüm bunları iyi tahlil etmek; eksiklikler, aksaklıklar noktasında bir şeyler yapabilmekti... Şu anda ben bu süreci yaşıyorum. Haberin kalbinin attığı sokaklarda yaşadığım tecrübeler şimdi beni ekran önünde daha inandırıcı kılıyor.. Hani "yaşamadan anlatılamaz" denir ya öyle bir durum. Yani hissetmezsen, hissettiremezsin... Hem içerik, hem editoryal açıdan habere destek veriyorum.



* RTÜK Başkanı Zahid Akman, bir süre önce TV´lerin haber müdürlerini toplayıp daha ciddi haberler yapmaları konusunda uyardı. Bu konuda sizin görüşünüz ne?

Bültenlerin eleştirilecek tarafları olduğu konusunda hemfikirim ancak bu sancılı ve tartışmalı bir süreç... Haber bültenlerinin zamanla daha istenilen düzeyde olacağına inanıyorum... Ciddiyet soyut bir konu.



* Haber spikerliğinin güzel yanları neler, zorlukları neler?

Ekran önünde olmanın büyük bir sorumluluk olduğunu düşünüyorum.. Gün içinde yaşayabileceğiniz farklı ruh hallerini ekrana yansıtma lüksünüz yok.. Kötü, yorgun bir gün bile geçmiş olsa, yayın başladığı an tüm duygulardan arınmış olarak oturmak zorundasınız masa başına... Öte yandan, ağır bir koltu