HAYIRDIR CENAZEMİZİ KALDIRMIŞSINIZ! MEHMET BARANSU İSTİFALARI YORUMLADI!
Taraf Gazetesi'nin en çarpıcı haberlerinde imzası olan Mehmet Baransu istifalardan sonra durumu yorumladı.
Taraf yazarı Mehmet Baransu, "Yeni bir süreç başladı. Bizler için..." dediği yazısında şunu da ekledi: "Dün olduğu gibi bugün de yolumuza bildiğimiz doğrular ışığında devam edeceğiz"
İşte Baransu'nun bugün yayınlanan köşe yazısı:
OLANLARI BİLİYORSUNUZ
Olanları hepiniz biliyorsunuz. Gazetemizin kurucu genel yayın yönetmeni ve başyazarımız Ahmet Altan, “asıl işine, romanına dönmek için”, “gitme vakti” diyerek, “Son yazı”sıyla okurlarıyla, gazetesiyle vedalaştı. Yardımcısı Yasemin Çongar da aynı gün, beş yıldır büyük sıkıntılarla sürdürdüğü görevini bıraktı. Neşe Düzel de “izin” isteyen üçüncü isimdi.
Minnettardık kendilerine.
Bizlere böyle bir gazetede çalışma imkânı sundukları için.
Minnettardık kendilerine...
Türkiye’nin en cesur gazetesini çıkardıkları için.
Taraf’ın kaybı elbette büyük. Gazeteyle özdeşleşen isimlerin vedasını küçümsemek pek de akla yatkın değil.
YENİ BİR SÜREÇ BAŞLADI
Yeni bir süreç başladı. Bizler için... Ahmet Altan’ın “çocukları, kahramanları” için...
Omzumuzda artık daha büyük bir yük var. Ahmet Altan’ın uzaktan gurur duyacağı bir gazete yapmak. Yolumuza kaldığımız yerden devam etmek.
Son yazısında dediği gibi “bizi hiç yalnız bırakmayan okurlarımıza” her gün bir gazete yapmak.
Ayrılığın yaşandığı gün, medyaya düşen haberleri, dedikoduları okudukça güldüm.
Cenazemiz kaldırılmıştı. “Düşmanlarımız” tarafından...
Sağ olsunlar tabutumuza el vermiş, bizleri mezara koymuş, üstümüze toprağı atmış, dua bile okumadan, mezarımızdan ayrılmış, kalemlerine sarılmışlardı.
Mezar taşımıza neler yazmadılar ki...
İçlerindeki öfke dışa yansımıştı.
Gazetecilik dersi veriyorlardı.
Bir tek gün bile gazetecilik yapamayan bu isimler.
Yaptıkları, yazdıkları ve halen bulundukları durum ortadayken.
Darbecilerle, askerle, iktidarla, güç sahipleriyle, sermayeyle ortak olanlar, “misyon, operasyon, bertaraf, zombi” adı altında gazetecilik öğretiyor, yazı yazıyorlardı.
İlk gün de dedik.
Şimdi de diyoruz.
DÜN OLDUĞU GİBİ BUGÜN DE...
“Biz sizlerin asla yazamadığı, yazamayacağı” haberleri yayımlamak için ortaya çıktık. Bu gazete kurulurken, Ahmet Altan’ın, Alev Er’in kamuoyuna açıkladığı bir deklarasyondu bu.
Sizlerden öğreneceğimiz tek bir gazetecilik dersi yok. Kirli ilişkilerinize bulaşmaya niyetimiz yok.
Dün olduğu gibi bugün de yolumuza bildiğimiz doğrular ışığında devam edeceğiz.
Taraf’ın misyonunun bittiğini söylüyor ve yazıyorsunuz.
Üzüleceğinizi bilerek yazıyorum.
Bu ülkede ve bu evrende haberin misyonu bittiği gün Taraf’ın misyonu bitecek.
Okurlara bir sözümüz var...
Ahmet Altan’a, Yasemin’e, Neşe’ye...
Sizlerin yazamayacağı, çöpe attığınız, şantaj ve tehdit aracı olarak kullandığınız haberleri yazmaya devam edeceğiz.
Bu haberlerin bittiği gün o söylediğiniz “misyonumuz” bitecek.
Ve bu ülke çok iyi biliyor ki yazamadıklarınız o kadar çok ki.
Milyonlarca haber artık Taraf’ı ve Altan’ın “çocuklarını” bekliyor.
Gün yüzüne çıkacağı, Taraf’ın sayfalarında yer alacağı günü, günleri bekliyor.
Böyle bir gazetede yazamadığınızı, “askeri, sermayeyi, hükümeti eleştiren yazılar istemiyorum. Beni zor durumda bırakmayın” diyen patronlarınızın isteklerini geri çeviremediğinizi bildiğiniz için, bizleri kıskandığınızın farkındayız.
Taraf’ın her haberi, her yorumu “size, sizi anlatıyor”. Taraf’a baktıkça aynada kendi gerçek yüzlerinizi görüyorsunuz.
“İstanbul’da, Ankara’da, Anadolu’nun kentlerinde, kasabalarında, köylerinde en zor şartlarda çalışanlar... Acılara direnenler, yoksulluğa katlananlar, ilkeleri ve inançları için genç yaşlarında nice dünya nimetinden vazgeçenler, yargılananlar” bilesiniz ki sizlere her gün gerçek yüzlerinizi hatırlatmak için ayna görevi yapacaklar.
Tıpkı geçmişte yaptıkları gibi.
CENAZEMİZİ KALDIRDINIZ AMA...
Sözü fazla uzatmaya gerek yok.
Cenazemizi kaldırdınız. Toprağı üzerimize attınız.
Ama unuttuğunuz bir şey var.
Necip Fazıl’ın dediği gibi;
“Son gün olmasın dostum, çelengim, top arabam,
Alıp beni götürsün, tam dört inanmış adam.”
Bu gazetenin inanmış sayıca sizden küçük grubu ve okurları henüz ölmedi.
Ve bir gün cenazemiz kaldırılırsa... Hiç merak etmeyin, o inanmış “dört adam”, bizi size bırakmayacak kadar vefalılar. Kirli ellerinizi tabutumuza bulaştırmayacak kadar da mert ve cesurlar.
Bizi izlemeye devam edin...
Üzülerek söylüyorum...
“Misyonumuz” bitmedi...
Sizi daha çok şaşırtacağız.
Çünkü bizler Ahmet Altan’ın “evlatlarıyız”.