Hasan Cemal ve Tuğçe Tatari kitaplarına toplatma kararı!
Hasan Cemal'in 'Delila/Bir Genç Kadın Gerillanın Dağ Günlükleri', 'Çözüm Sürecinde Kürdistan Günlükleri' ve Tuğçe Tatari'nin 'Anneanne, Ben Aslında Diyarbakır'da Değildim' kitapları için toplatma kararı verildi.
Gaziantep'te PKK'ya bağlı Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi'ne yönelik operasyon kapsamında gözaltına alınan şüphelilerin evlerinde, Abdullah Öcalan'ın kitaplarının yanı sıra gazeteciler Hasan Cemal'in iki, Tuğçe Tatari'nin de bir kitabı çıktı. Gaziantep 3. Sulh Ceza Mahkemesi, evden çıkan tüm yayınlarla birlikte Cemal ve Tatari'nin kitapları hakkında "şiddeti teşvik edecek şekilde terör örgütü propagandası, suç işlemek için tahrik, suçu ve suçluyu övmek" iddiasıyla toplatma kararı verdi.
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı geçen 11 Ekim'de PKK'ya bağlı Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi üyesi oldukları ve YPG'ye eleman ve silah temin ettikleri iddiasıyla bir gruba operasyon düzenlendi. Operasyon kapsamında gözaltına alınan dört şüphelinin evlerinde yapılan aramada çoğunluğu Abdullah Öcalan'a ait olmak üzere çok sayıda kitap, dergi, broşür ve takvim bulundu.
Şüphelilerden Haşim Vesek'in evinde diğer kitapların yanı sıra gazeteci Hasan Cemal'e ait "Delila / Bir Genç Kadın Gerillanın Dağ Günlükleri" ile "Çözüm Sürecinde Kürdistan Günlükleri" adlı iki kitabı çıktı. Şüpheli Ömer Taşar'in evinde de gazeteci Tuğçe Tatari'nin "Anneanne, Ben Aslında Diyarbakır'da Değildim" kitabını bulundu.
Savcılık aynı gün Gaziantep 3. Sulh Ceza Mahkemesi'ne başvurarak, aralarında Hasan Cemal'e ve Tuğçe Tatari'nin kitapları da dahil olmak üzere bütün kitap, dergi ve takvimler hakkında toplatma kararı verilmesini istedi. Mahkeme de "Ele geçirilen materyaller üzerinde yapılan incelemede terör örgütünün cebir, şiddet yahut tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasının yapıldığı, suç işlemek için alenen tahrikte bulunduğu, şunun ve suçlunun övüldüğü" gerekçesiyle 4 Aralıkta toplatma kararı verdi.
Tatari'nin avukatı Aslı Kazan Gilmore, "Kürt sorununun çözümüne ilişkin hükümet politikasının değişmesinden sonra verilmiş haksız ve hukuka aykırı bir sulh ceza hakimliği kararıyla karşı karşıyayız. Kitap okunmamış, incelenmemiş, hatta o kadar ki adı bile yanlış yazılmış. Bu şekilde verilmiş bir toplatma kararı anayasaya ve yasalara aykırıdır. Kitabın yayınevi bile kararda belirtilmemiştir. İtiraz edeceğiz. Düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğünü ihlal eden bu karara karşı gerekirse Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz. Kitabın toplatılmasından doğan maddi zararımızın tazmini talep edeceğiz. Yaklaşık bir yıl önce Doğan Kitap'tan çıkmış, aylardır çok satılan kitapların bulunduğu raflarda / vitrinlerde sergilenen, 8 baskı yapmış bir eser için Gaziantep Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen bu kararın haksız ve hukuka aykırı olduğu apaçık ortadadır" dedi.
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı geçen 11 Ekim'de PKK'ya bağlı Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi üyesi oldukları ve YPG'ye eleman ve silah temin ettikleri iddiasıyla bir gruba operasyon düzenlendi. Operasyon kapsamında gözaltına alınan dört şüphelinin evlerinde yapılan aramada çoğunluğu Abdullah Öcalan'a ait olmak üzere çok sayıda kitap, dergi, broşür ve takvim bulundu.
Şüphelilerden Haşim Vesek'in evinde diğer kitapların yanı sıra gazeteci Hasan Cemal'e ait "Delila / Bir Genç Kadın Gerillanın Dağ Günlükleri" ile "Çözüm Sürecinde Kürdistan Günlükleri" adlı iki kitabı çıktı. Şüpheli Ömer Taşar'in evinde de gazeteci Tuğçe Tatari'nin "Anneanne, Ben Aslında Diyarbakır'da Değildim" kitabını bulundu.
Savcılık aynı gün Gaziantep 3. Sulh Ceza Mahkemesi'ne başvurarak, aralarında Hasan Cemal'e ve Tuğçe Tatari'nin kitapları da dahil olmak üzere bütün kitap, dergi ve takvimler hakkında toplatma kararı verilmesini istedi. Mahkeme de "Ele geçirilen materyaller üzerinde yapılan incelemede terör örgütünün cebir, şiddet yahut tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasının yapıldığı, suç işlemek için alenen tahrikte bulunduğu, şunun ve suçlunun övüldüğü" gerekçesiyle 4 Aralıkta toplatma kararı verdi.
Tatari'nin avukatı Aslı Kazan Gilmore, "Kürt sorununun çözümüne ilişkin hükümet politikasının değişmesinden sonra verilmiş haksız ve hukuka aykırı bir sulh ceza hakimliği kararıyla karşı karşıyayız. Kitap okunmamış, incelenmemiş, hatta o kadar ki adı bile yanlış yazılmış. Bu şekilde verilmiş bir toplatma kararı anayasaya ve yasalara aykırıdır. Kitabın yayınevi bile kararda belirtilmemiştir. İtiraz edeceğiz. Düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğünü ihlal eden bu karara karşı gerekirse Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz. Kitabın toplatılmasından doğan maddi zararımızın tazmini talep edeceğiz. Yaklaşık bir yıl önce Doğan Kitap'tan çıkmış, aylardır çok satılan kitapların bulunduğu raflarda / vitrinlerde sergilenen, 8 baskı yapmış bir eser için Gaziantep Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen bu kararın haksız ve hukuka aykırı olduğu apaçık ortadadır" dedi.