HANGİ YAZAR LOS ANGELES'TA PARİS HİLTON İLE KONUŞTU?.. İŞTE O GAZETECİ!..

Dünyada paparazzileri peşinden koşturan isim Paris Hilton, Türk basınından bir kadın gazeteciye konuştu. Yanyana fotoğraf çektirdi. 4 kez gizlice İstanbul'a geldiğini anlattı...

Günaydın yazarı Rahşan Gülşan, Paris ile kafa kafaya...




İsmi bile bizim için çok ilginç... Hiçbir starımızın hayal edemeyeceği bir hayat sürüyor. Soyadını kullanarak başladığı şöhret yolculuğunda, 'zengin kızın maceraları' tiplemesiyle hem gündemde kalıyor, hem de çok ciddi paralar kazanıyor. Paris Hilton ile görüşme fikri, benim için son derece heyecan vericiydi. Yeni filmi 'The Hottie and The Nottie'nin tanıtımı vardı. Haftalar süren yazışmalardan sonra, onunla nurtopu gibi bir 10 dakikam oldu. Randevumuz, Los Angeles'ın en en pahalı otellerinden Four Seasons'ta idi. Hilton ve ekibi buluşmaya iki saat geç geldi. Otelin önünde önce 10 kadar paparazzi belirdi. Ardından da beş siyah Bentley otomobil park etti. Hilton, siyah ceketi ve siyah mini eteği ile hayli sade idi...

KÖPEĞİ DE YANINDAYDI
Yaklaşık 15 kişilik 'entoruage' yani kişisel kalabalığı ile kendisine ayrılan kata çıktı. Hakkında kitap bile yazdığı 'Tinkerbell' adlı küçük köpeği yardımcılarından birinin elindeydi. Bana ayrılan 10 dakikayı beklerken, Paris'in basın danışmanı soracağım soruları elimden aldı ve hapis, porno film ve eski sevgilisi hakkında asla soru sormamamı hatırlattı! Sıram geldiğinde dev süit odaya girdim ve ilk şoku geçirdim. Paris'in üzerinde siyah bir ceket ve pembe Pierre Cardin gömlek vardı. Makyajı çok azdı. Altta kalmamak için yaptığım makyaj ve dekoltelerime yüklenmiş bluzumla ondan daha şıktım. Uslu uslu filmle ilgili sorularımı sordum. Bu arada 'şişman sempatimi' kullanıp araya bir de Britney Spears sorusu sıkıştırdım. Bu esnada basın danışmanının gözleri ayrıldı.

KAFA KAFAYA POZ VERDİK
Hilton, basındaki imajının aksine arkadaş canlısı, sakin ve mahcup biri. Fotoğraf çektirirken başını başıma dayayıverdi. Odayı terk ederken şaşkındım. İşte umduğumdan çok farklı bulduğum Hilton'la konuştuklarım...

* Yeni filminizde tüm dünyaya dikte ettiğiniz güzellik anlayışıyla biraz dalga geçiyorsunuz sanki...
Ben bir güzellik anlayışı dikte ettirmiyorum. Aksine biliyorum ki vücutlarımız sadece ruhlarımızın taşıyıcısıdır. Filmde bir sahneye bu cümleyi de koyduk. Paparazzilerin yansıttığı ben, aslında arkadaşlarımın bile tanımadığı bir ben. Kalıcı olanın ruhumuz olduğunu düşünüyorum.

* Filmde çirkin arkadaşına umut veren, onu erkeklerle çıkmaya teşvik eden birini canlandırıyorsunuz. Bu karakter gerçek Paris'e yakın mı?
Evet, biraz bana benziyor ama gerçek hayatta işim daha zor.

* Yakın arkadaşınız Britney Spears, şu sıralar hayatının en zor günlerini geçiriyor. Benzer bir medya baskısı sizin üzerinizde de var. Günün birinde onun konumuna düşmemek için çaba gösteriyor musunuz?
Britney gerçekten çok sevdiğim bir arkadaşım. Başına gelenlere çok üzülüyorum. Ama benim sonum ona benzemeyecek. Çünkü benim birçok gerçek arkadaşım var. Britney ise yanlış arkadaşlara sahip ve basın bunu bilmiyor. Bir de ben kendimi tabloidlerden uzak tutarım. Benle ilgili uydurma haberleri okumam.

BEN FARKLIYIM

* Ancak tabloidlerin getirdiği şöhreti de seviyor gibisiniz...
'The Hottie and The Nottie' çekildikten birkaç gün sonra, filmde çirkin makyajı yapılan oyuncu arkadaşımla, yüzünde o makyaj varken bir bara gittik. Kimse onu fark e