HANGİ ÜNLÜ DİZİ OYUNCUSU AKŞAM GAZETESİ'NE KÖŞE YAZARI OLDU?
Bir kitap yazdı, Akşam'a kapağı attı! Akşam Gazetesi'nden şaşırtan transfer!
Yaprak Dökümü dizisinde rol alan Başak Sayan Akşam gazetesinin Pazar ekinde yazmaya başlayacak. Sayan’ın geçtiğimiz günlerde Aşk ve Baştan Çıkarmak Üzerine isimli kitabı piyasaya çıkmıştı.
MEDYARADAR YORUMLUYOR: DEVİR DEĞİŞTİ, GAZETECİLİĞİN KISTASLARI DA!
Çalışanlarının maaşlarını aylardır ödeyemeyen bir yayın organının, ayakta kalmak için masrafı minimuma indirgeyerek, maksimum fayda sağlamak amacıyla başvurduğu yöntemler hepimizi şaşırttı.Peki neydi bu yöntem? Popüler isimleri parlatmak. Ancak ne kadarı kar, ne kadarı zarardır, bilinmez...
Bu haftanın en ilgi çekici haberlerinden biri, bir oyuncunun kitap çıkardıktan sonra, bir gazetede köşe yazarı olması haberi oldu... Prosedür belki doğru; ancak Türkiye sistemi göz önünde bulundurulunca. Yurt dışında, bizdeki kadar çok life-style yazarı olmadığı gibi gazeteler oyuncular üzerinden pirim yapmaya da gitmez. Alanının akademik dereceli ya da mesleki tecrübeli uzmanları yazar gereken konuda... Bakalım bu dalganın son vurgununda, popüler isimler, düşüşe geçen gazeteleri kendine getirmeyi başaracak mı? Yoksa bu hikaye, böyle sürüp gidecek mi?
Zamanında Pakize Suda, erkek dergilerine verdiği röportajlarda kitap okumadığını söylerdi; sonra ülkenin en civcivli köşecilerinden oldu... Bu bir şanstır ve benzeri pek çok örneğin, yarı yolda kaldığı da açıktır.
Artık ülkede en popüler meslek köşe yazarlığı zaten... Köşe yazarları, kendini dünyanın merkezi zannettiğinden ya da reklamverenler onlara öyle davrandığından böyle olabilir bu... Herkesin hedefi aynı; minik de olsa bir köşe bulup, basın pastasının içinde yer almak. 15 yaşındaki gençler bile: "Köşeci olmak istiyorum!" diyor artık. Haklılar... Eli kalem tutan herkesin, bu medya momentinde köşe yazarı olması an meselesi!
MEDYARADAR YORUMLUYOR: DEVİR DEĞİŞTİ, GAZETECİLİĞİN KISTASLARI DA!
Çalışanlarının maaşlarını aylardır ödeyemeyen bir yayın organının, ayakta kalmak için masrafı minimuma indirgeyerek, maksimum fayda sağlamak amacıyla başvurduğu yöntemler hepimizi şaşırttı.Peki neydi bu yöntem? Popüler isimleri parlatmak. Ancak ne kadarı kar, ne kadarı zarardır, bilinmez...
Bu haftanın en ilgi çekici haberlerinden biri, bir oyuncunun kitap çıkardıktan sonra, bir gazetede köşe yazarı olması haberi oldu... Prosedür belki doğru; ancak Türkiye sistemi göz önünde bulundurulunca. Yurt dışında, bizdeki kadar çok life-style yazarı olmadığı gibi gazeteler oyuncular üzerinden pirim yapmaya da gitmez. Alanının akademik dereceli ya da mesleki tecrübeli uzmanları yazar gereken konuda... Bakalım bu dalganın son vurgununda, popüler isimler, düşüşe geçen gazeteleri kendine getirmeyi başaracak mı? Yoksa bu hikaye, böyle sürüp gidecek mi?
Zamanında Pakize Suda, erkek dergilerine verdiği röportajlarda kitap okumadığını söylerdi; sonra ülkenin en civcivli köşecilerinden oldu... Bu bir şanstır ve benzeri pek çok örneğin, yarı yolda kaldığı da açıktır.
Artık ülkede en popüler meslek köşe yazarlığı zaten... Köşe yazarları, kendini dünyanın merkezi zannettiğinden ya da reklamverenler onlara öyle davrandığından böyle olabilir bu... Herkesin hedefi aynı; minik de olsa bir köşe bulup, basın pastasının içinde yer almak. 15 yaşındaki gençler bile: "Köşeci olmak istiyorum!" diyor artık. Haklılar... Eli kalem tutan herkesin, bu medya momentinde köşe yazarı olması an meselesi!