HANGİ TÜRK GAZETECİYE RUSYA'YA GİRME YASAĞI KONDU?

Radikal gazetesi Dış Haberler Müdürü ve yazarı Fehim Taştekin 30 Eylül'de yapılacak kutlamalara katılmak üzere Abhazya devletinin resmi davetlisi olarak Abhazya'ya gitmek üzere yola çıktı.

Taştekin, sadece Rusya üzerinden geçilebilen Abhazya'ya ulaşabilmek için Adler-Soçi Havalimanı'nda uçaktan indi ancak Rusya'ya alınmadı.

Rus yetkililer tarafından kendisine beş yıl Rusya'ya giriş yasağı getirildiği öğrenen Fehim Taşteekin, havalimanında bekliyor.

Yer olmadığı için Türkiye'ye geri de dönemeyen Taştekin için Türk ve Abhazya'dan yetkililer devrede. Türkiye'nin Novorossik Konsolosu'nun görüşmeler yürüttüğünü anlatan Taştekin "Onlara da herhangi bir gerekçe söylenmedi. Yazılı talepte bulunulması gerektiğini söylediler ancak bunun için de pazartesiyi beklemek gerekiyor. Türkiye'deki Rus Konsolosluğu da arandı ancak herhangi bir netice alınamadı" dedi.

"ÖLÜMCÜL BİR ŞEY"
Rusya'ya giriş yasağının kendisi için "ölümcül" bir şey olduğunu söyleyen Taştekin "Ben Kafkasya üzerine çalışan bir gazeteciyim. Bu yasak benim için ölümcül bir şey. Türkiye'ye gelince gerekli başvuruları yapacağım" dedi.

"RUS İSTİHBARATINA AKIL ERMEZ"
Taştekin, Rusya'ya giriş yasağı konusunda kendisine de bir açıklama yapılmadığını belirtti. Bu yasakla ilgili tahminleri sorulduğunda ise Taştekin şunları söyledi:

"Rusya'nın Soçi'deki olimpiyatlar için olağanüstü önlemler aldığını hepimiz biliyoruz. Bu konudaki yazılarım etkili olmuş olabilir. Benim Rusya'yı rahatsız ettiğimi düşünebildiğim tek şey bu. Rusya devlet medyası benimle sık sık röportaj yapar, bir rahatsızlık olsa röportaj yapmazlardı herhalde. Ama Rus istihbaratının işlerine akıl sır ermez."

TAŞTEKİN'DEN 'OLİMPİK TOPLAMA KAMPI' YORUMU
Fehim Taştekin'in 16 Eylül'de Radikal'de çıkan "Usta oyuncunun Kafkasya paranoyası" başlıklı yazısından bazı bölümler şöyle:

‘Olimpik toplama kampı’
* Putin 51 milyar dolarlık harcamayla en pahalı olimpiyat unvanını alan Soçi oyunlarının olası bir saldırıyla iptal edilmesi riskine karşı paranoya derecesinde önlem alıyor. Kafkasya’nın sınır boylarına onlarca yeni karakol inşa edildi. Soçi güvenlik adına büyük bir toplama kampına dönüştürüldü. Bölge sakinlerini yaşamlarından bezdiren son tedbirler şöyle: Bütün gösteriler ve kente araç girişi yasaklandı. Belli bölgeler halka kapatıldı, buralara girmek için izin şartı getirildi. Abhazya sınırında geçişler de yeni düzenlemelere tabi.
* Putin, Kafkasya’yı kendi haline bırakmaya da niyetli değil. 2003’ten önce olduğu gibi özerk bölge başkanlarının halkoyuyla seçilmesi geleneğine tekrar dönüldüğü halde Kafkasya bundan istisna tutuldu. Her yerde halkın seçtiği, Kafkasya’da ise Putin’in seçtiği aday (meclisteki göstermelik oylamayla) başkan olacak.
* Putin, Suriye’ye bolca militan veren Dağıstan’da güvenlik ve ekonomi alanında hızlı sonuçlar alamadığı için Magomedselam Magomedov’u başkanlıktan aldı. Yerine atanan Ramazan Abdulatipov, Çeçenya’da demir yumrukla otorite tesis eden Ramzan Kadirov’un militanların evlerini yakmak gibi taktiklerini ivedilikle Dağıstan’a taşıdı.
Bir Rus gazeteciye “Putin’in asıl korkusu ne?” diye sordum, “Savaşanların eve dönmesi” dedi. Bırakın Rusya pasaportu taşıyanların dönmesi, savaştan kaçıp anavatanlarına sığınan Çerkeslere bile ‘istenmeyen’ muamelesi yapılıyor. 29 Ağustos’ta Nalçik mahkemesi Kabardey-Balkar’a iş vizesiyle gelip geçici oturma izni isteyen 19 kişiye yasayı ihlalden ceza kesti. Ki bu kişiler sözüm ona rejim yanlısı! Rusya anavatanda kalmışına da sürülmüşüne de hâlâ ‘potansiyel asi’ gözüyle bakıyor. Suudi başcasusu Bender bin Sultan’ın Putin’e “Esad’a desteği kes, yoksa militanlar Soçi’ye saldırır” şantajı boşuna değil.