HANGİ KÖŞE YAZARI "MAGAZİN MUHABİRİ" OLMAK İSTİYORDU!... PEKİ BU KÖŞE YAZARI AJDA PEKKAN'IN BACAKLARI İÇİN NE DEDİ?...

BEN her zaman "magazin muhabiri" olmak istemişimdir. Politika gazeteciliği aslında bana göre değil. Öyle bakacaktım magazin álemine; kim kiminle ne yaptı, kimin kalçası nasıl, Begüm kilo aldı mı, kimin memeleri gözüktü?..

Ajda´nın bacakları...


BEN her zaman "magazin muhabiri" olmak istemişimdir. Politika gazeteciliği aslında bana göre değil.

Öyle bakacaktım magazin álemine; kim kiminle ne yaptı, kimin kalçası nasıl, Begüm kilo aldı mı, kimin memeleri gözüktü?..

Tarım Bakanı Mehdi Eker´in karşısına oturup "hayvancılığı teşvik yasası"nı konuşmak yerine, Nez´in karşısına oturup sesimi incelterek sorsaydım:

"Yeni klip çalışması var mı?.."

Ya da:

Yani Haşim Kılıç´ın "kapatma" kararını kovalamak ile şöyle bir haber peşinde koşuşturmak bir mi:

"Ajda bacaklarını açtı..."

*

İşte; beni gören okurlarımın aklına genelde "hükümetin durumu" gelirken, arkadaşımız sevgili Şermin Terzi o gün telefonla aradı. "Yayınlamak üzere bir sorum var" dediğinde, "hükümetin durumu" konusunda ezberim hazırdı.

Şermin sordu:

"Ajda Pekkan´ın bacaklarının durumu?.."

".........!"

Son zamanlarda okurlarımın "hükümetin durumu" konusundaki sorularına yanıt vermeyip konuşmaktan bile kaçmaya çalışırken, Ajda Pekkan´ın bacakları konusunda, sandalyemi öne çekip "Şimdiiiii..." diye başladım.

Peltek-meltek ama, adeta bülbül kesildim.

Ben her zaman magazin muhabiri olmak istemişimdir.

Gerçi AKP´lilere bakmaktan Ajda´nın bacaklarına bakmaya vakit bulamamıştım. Ama o an önümdeki gazeteleri açtım ve baktım:

Gerçekten güzeldi Ajda´nın bacakları.

Ve fikir olarak, "Bu bacaklar parti genel başkanı olsaydı, Demirel´den beter, iktidardan inmezdi" görüşümü açıkladım.

*

Kimi okurlarımın e-mail sorularına yanıt olarak da yazıyorum; böylece pazar günü Hürriyet´in birinci sayfasına girmiş oldum...

Oysa tatil dönüşleri "yazılarına başladı" spotları dışında bir tek yazım ne Hürriyet´in, ne Hürriyet İnternet´in ilgisini çekmiş değil...

Ha varım, ha yokum...

Bir tek gün olsun "gösterilmeye" değer bir yazı yazamadım.

Ama "Ajda´nın bacakları" deyince...

Bacaklar sayesinde oldu bu.

Sağol Ajda...

İşte o günden bu yana, gözüm devamlı bacaklarda...

Hani "soran olursa" diyorum...



BEKİR COŞKUN / HÜRRİYET

">