HANEFİ AVCI'YA KİTABI YAZDIRAN CEMAATİN HANGİ LİDERİ?

Posta yazarı Nedim Şener Avcı'ya kitabı yazdıran cemaatin İstanbul polisindeki liderini yazdı.

Avcı'ya kitabı yazdıran cemaatin İstanbul polisindeki lideri

Eskişehir Emniyet eski Müdürü Hanefi Avcı’nın yazdığı ‘Haliç’te Yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat’ adını verdiği ve Fethullah Gülen cemaatinin devleti ele geçirdiğini anlattığı kitap, tam bir bomba etkisi yarattı. Kitaptan Emniyet Genel Müdürlüğü’nün gayri resmi müdürünün ‘Kozanlı Ömer’ diye bilinen Osman Hilmi Özil olduğunu öğreniyoruz. “Cemaatin İstanbul polisindeki lideri kim/kimler?” diye soracak olursanız onun yanıtı da kitapta gizli.

Bu kişi aynı zamanda Hanefi Avcı’nın kitabı yazmasına sebep olan kişi? Avcı onu “İstanbul Emniyeti’ndeki cemaatin lideri konumundaki polis şefi” diye tarif ediyor.

Peki kim bu polis şefleri?

Avcı kitapta ismini vermemiş ama sorduğumda söyledi: Emniyet Müdür Yardımcısı Ali Fuat Yılmazer ve İstihbarat Şube Müdürü Erol.

Peki ne yapmış bu polis şefleri? Avcı kitabında bunu şöyle anlatıyor:

“Uyuşturucu kaçakçılarına yardım ettiği iddiasıyla tutuklanan Emin (Aslan) Bey hakkında yapılan işlemlere karşı çıktığım için, ona kefil olduğumu söylememden bir süre sonra bu açıklamalarımdan memnun olmayan İstanbul Emniyeti’ndeki cemaatin lideri konumundaki polis şefleri benim toplumdaki saygınlığımı sarsacak bir çalışma başlattıklarını ve yakında işleme koyacaklarını söylemişlerdi. Hakkımda araştırma yapıldığını söyleyen kişiler cemaatin İstanbul’daki en üst düzey polisleriydi”.

Avcı kısa süre sonra bu polis şeflerinin kendi telefonlarını usulsüz dinlediğini öğrenir. Kendisine komplo kurulduğunu gören Avcı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi yetkilileri hakkında İçişleri Bakanlığı’na şikayette bulunur.

Avcı, kitabında Ali Fuat Yılmazer hakkında ilginç iddialarda da bulunuyor.

“Hrant Dink cinayetinden sonra Ahmet İlhan Güler görevden alındı. Yerine ise normalde hiçbir zaman bu göreve gelemeyecek, gerekli niteliklere sahip olmayan (sol örgütler konusunda bilgi ve deneyim ile evveliyatında pratik sokak tecrübesi yeterli olmayan), hatta sosyal ve psikolojik açıdan sorunlu olduğunu değerlendirdiğim Ali Fuat Yılmazer bu göreve atandı. İstanbul Emniyet Müdürü (Celalettin Cerrah) sahip olduğu güce rağmen Ahmet’in gidişini engelleyemediği gibi Ali Fuat Yılmazer’e alenen muhalefet etmesine rağmen onun göreve getirilişini de engelleyemedi. Belki elli tane müdürü İstanbul’a tayin ettirmemeye muktedir bir güce sahipti, herkese karşı dikleşebilirdi ama Ali Fuat ve benzerlerine karşı koyamadı. Belli amaçları olanlar, istedikleri gibi faaliyette bulunmak isteyenler bu konuda kendilerine mani olacak bir engeli daha önlerinden kaldırmış oldular”.

“BAŞBAKANLA GÖRÜŞÜYOR”

Ali Fuat Yılmazer ilginç bir isim.

Ergenekon Operasyonu konusunda oynadığı rolü vurgulayan bir isim. Ama aynı zamanda eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek ile beraber Başbakanlık Teftiş Kurulu raporuyla Dink cinayeti konusundaki ihmali ortaya çıkan bir kişi. Ramazan Akyürek görevini kaybetti ama o halen İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı.

Peki bu nasıl oluyor?

Nasıl olduğunu Gülen cemaatine yakın olarak bilinen Emrullah Uslu 24 Ağustos 2010 günü Taraf Gazetesi’ndeki yazısından öğreniyoruz. Uslu şöyle yazıyor:

“.... Yılmazer’in arkasında Cemaat varmış. Ben Yılmazer’in Cemaat’le bir ilişkisinin olup olmadığını bilmiyorum ama onun neden güçlü olduğunu bildiğim çok net bir bilgiye sahibim. O, bu göreve getirildi çünkü onu Başbakan Tayyip Erdoğan istedi. İstanbul’a her geldiğinde de onunla mutlaka görüşüyor Erdoğan”.

İlginç değil mi?

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan “’Cemaat devleti ele geçirdi’ diyen Hanefi Avcı ile görüştünüz mü?” diye sorulduğunda “Muhatabı onun üstleridir. İl Emniyet Müdürü ile görüşmeyi fevkalade gereksiz bulurum” demişti.

“Devleti bir örgüt ele geçirdi” diyen bir Emniyet Müdürü ile konuşmayan Başbakan, bir il emniyet müdür yardımcısıyla her İstanbul’a geldiğinde nasıl, neden ve nerede görüşür?

Nedim Şener/Posta