Günün şok haberi düne kadar Sözcü TV’de çalışan İsmail Saymaz’dan geldi. Saymaz 15 ay önce “Gazeteciliğimi, siyasetin gölgesinin düşmediği bir mecrada sürdürmek için ayrıldım” dediği Halk TV’ye döndü.
Halk TV mi siyasetin gölgesinden kurtuldu da İsmail yuvaya döndü; yoksa gazeteciliğini siyasete feda mı etti; bilmiyorum.
Bunun değerlendirmesini siz yapın!
Gerçek ayrılma nedeni konusunda bildiğim iki şey var:
Sözcü TV’nin anchormen olarak yeniden anlaştığı Fatih Portakal’a verdiği yıllık net 14 milyon lira maaşın, Saymaz ile kanal arasında sorun yarattığı… Halen yılda 5 milyon liraya çalışan Saymaz’ın, Portakal’a verilen ücreti öğrenince kanal yönetimiyle pazarlığa giriştiği ancak olumsuz yanıt alınca ayrılma kararı verdiği gelen bilgiler arasında…
Ama ipleri koparan neden bu değil…
Gerçek neden, çok daha “azman…”
*
Biliyorsunuz; İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bazı Adalar ilçesi sakinleri tarafından adada seferlere başlayan “Azmanbüs”ler nedeniyle protesto ediliyor. Bu kitlenin içinde yazar Ahmet Ümit gibi kamuoyunun yakından tanıdığı isimler de var.
Geçenlerde Büyükada’da yapılan yapılan bir protesto, Sözcü TV tarafından canlı olarak ekrana getirildi. İşte; bu yayın, Ekrem İmamoğlu’na yakınlığıyla bilinen İsmail Saymaz’ı istifa noktasına getirdi.
*
Yaklaşık iki yıldır Sözcü Grubu ile Ekrem İmamoğlu arasında esen soğuk rüzgarlar, İBB’nin Sözcü Grubu’na reklam vermeyi kesmesi ve Burak Akbay’ın Boğaz’daki evi hakkında işlem yapması üzerine tamamen kopmuştu.
Ancak dönemin CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, son cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde bu medya grubunu ziyaret ederek, taraflar arasında yeniden temas kurulmasını sağlamıştı.
Bu temas taraflar arasındaki restleşmenin bir süreliğine askıya alınmasını sağladıysa da eski yakınlık bir türlü kurulamadı.
Azmanbüs eyleminin Sözcü TV’den canlı yayınlanması ise köprülerin yeniden atılmasına neden oldu.
İddialara göre grup yöneticileriyle muhatap olmak istemeyen İmamoğlu, sitemini bu kanalın etkili yayıncısı ve yakın dostu İsmail Saymaz’a iletti.
Saymaz da Sözcü TV Genel Yayın Yönetmeni Alişer Delek’i arayarak, “Niye canlı yapıyoruz? İBB’yi mi yıpratmak istiyoruz?” diye sorunca, aldığı yanıt çok sert oldu:
“Sen kendi işine bak. Hangi haberi nasıl ekrana getireceğimize sadece biz karar veririz.”
İşte bu sözler üzerine İsmail Saymaz gemileri yaktı ve istifasını verdi.
Sonra da “Gazeteciliğimi siyasetin gölgesinde bırakıyor” dediği Halk TV’ye döndü.
İşin ilginci Halk TV de, kendisini aşağılayan bu isme kapılarını yeniden açmakta hiçbir sakınca görmedi.
*
İsmail Saymaz yakın bir zamana kadar “güvenilir” bir gazeteciydi…
Ancak bana göre artık sadece, “tükürdüğünü yalayan” biri...
Daha çok maaşı görünce, yıllarca ekmeğini yediğin kurumu karalayacak; onun siyasetin gölgesinde yayın yaptığını söyleyeceksin…
Sonra bir siyasetçiyle yakınlığın yüzünden yeni kanalınla kavga edip yerin dibine soktuğun eski kurumuna geri döneceksin…
*
Sevsinler senin güvenilirliğini!