Bir kere düşüverin…
Hiç inmem dediğim zirvelerden, tepelerden, yerlerden…
Öyle bir hızla inersiniz ki, siz bile şaşarsınız.
Eliniz, ayağınız tutulur…
En çok da aklınız…
İsmail Küçükkaya işte tam da bunu yaşıyor…
Sırdaşlar, ben eminim…
Bilgim kesin, kaynaklarım sağlam.
Kaynaklarımın ne kadar sağlam olduğunu bilseniz şaşarsınız hatta.
İsmail Küçükkaya SBK, Korkmaz Karaca, Cihan Ekşioğlu gibi isimlerle yakın ilişkisi nedeniyle Fox’tan gönderildi.
Ve İBB aracılığıyla Halk TV’ye transfer edildi.
Başka detaylar da var ve az sonra sizlerle paylaşacağım.
En hafif tabirle bu rezaletin Halk TV patronu Cafer Mahiroğlu’na çok ağır patlayacağını defalarca yazdım.
Çünkü iktidarın bile sahip çıkmadığı yolsuz isimlerle arkadaşlığını, iş tutuşunu gizlemeyen birini, davulla zurnayla transfer etmek, rezalettir.
Hele ki muhalif olduğunu söyleyen bir kanala hiç yakışmamaktadır.
Ve yazdım:
Halk TV fokur fokur kaynıyor dedim.
İki kuruşa talim eden emekçi rahatsız.
İki kuruşa ekrana çıkan emekçi rahatsız.
Küçükkaya’yla aynı ekranda görünen gazeteci rahatsız.
Bir yönetim rahat.
Bir de bu işi finanse eden Ekrem İmamoğlu-Murat Ongun ikilisi.
Peki son yazımdan bu yana ne oldu?
Halk TV’nin amiral ekran yüzlerinden Gökmen Karadağ istifa etti.
İşte yazıyorum:
İstifanın nedeni İsmail Küçükkaya!
Kesin bilgi!
Küçükkaya düştüğü durumu düzeltmek için, açıklama üzerine açıklama yaptı.
Hamaset dolu…
Dinlerken ben kendimden, medyanın düştüğü halden utandım.
Neymiş efendim, Küçükkaya tarihi görev üstlenmiş.
Ülkeyi kurtaracakmış.
Atatürk’ün izindeymiş.
Fakat panikten aklını izanını öyle kaybetmiş ki, neden Halk TV’de olduğunu anlatırken yayında,
aynen şunu deyiverdi:
‘Biz fakir bir kanalız onu söyleyeyim. Ama hedefleri, umutları ve hepsinden önemlisi geleceği olan bir kanalız. Ben bu vizyon için geldim. Yoksa kolay değil uluslararası markanın bir kanalından çıkıp gelmek kolay değil.’
Ne diyor?
Çalıştığı kanala fakir diyor.
Ben zenginliği bıraktım, fakirliğe geldim diyor.
Ülkeyi kurtarmak için.
Adeta bir Batman…
Yok yok Superman…
Yazarken hem ağlıyorum, hem gülüyorum.
Neyse, keskin kulaklarıma geldi, bu sözler Halk TV koridorlarındaki rahatsızlığı resmen had safhaya çıkardı.
Tam bir kaynağımdan kulisleri aldım, telefonu kapattım, bir saat sonra İrfan Değirmenci, Küçükkaya’nın 'fakiriz' sözlerine yanıt verdi.
Küçükkaya’nın niyeti belli.
Burası fakir zaten, ben de sizin gibi az para alıyorum diyerek, Halk TV’deki rahatsızlığı bastırmaya çalışıyor.
Ancak, o iş ne kendisinin ne de patronu Mahiroğlu’nun, resmen deneyimsiz, çocukça ve mantık dışı açıklamalarıyla olmaz!
Halk TV yönetiminin bilmediği bir şeyi söyleyeyim.
Hem de büyük harflerle:
PEK ÇOK EMEKÇİ VE EKRAN YÜZÜ,
KÜÇÜKKAYA SKANDALI BÖYLE DEVAM EDERSE, HALK TV’DEN AYRILMAYI DÜŞÜNÜYOR.
HEM DE NEEEE İSİMLER.
Pek çok editörün de başka kanallarla görüştüğü bilgisi geliyor kulaklarıma.
Asıl isyansa ara kademe çalışanlarda.
Fakat belli ki, patron Caferoğlu’nun ne maddi adaletsizlik, ne de Küçükkaya’nın gazetecilik sınırlarını aşan ilişkileri umurunda değil.
Nereden mi biliyorum?
Independent Türkçe GYY’si Nevzat Çiçek’e verdiği röportajdan.
Müsaadenizle o konuya ayrı bir başlıkla değineceğim.
NEVZAT ÇİÇEK, O SORUYU MAHİROĞLU’NA NEDEN SORMADI?
Evveeet sevgili sırdaşlar.
Haftalardır buradan yazdıklarımı, Halk TV yönetiminin çok yakından takip ettiğini biliyordum.
Sadece o mu?
Patron katlarında yazılarım herkesin ekranında.
Çok eminim!
Neyse ki Sayın Mahiroğlu da okumuş, kendisine teşekkür ediyorum.
Ve iddialarıma cevap vermek için, Sayın Nevzat Çiçek’e bir röportaj vermiş.
Kolayca bulup okuyabilirsiniz.
Ben röportajın, kendi iddialarımı ilgilendiren kısmına kısaca değineceğim.
Mahiroğlu diyor ki, İsmail parasını Fox’tan aldı geldi.Tüm iddialar yalan.
Röportajı dinlerken resmen şaşırdım.
Bir patrona yakışmayacak acemilikte cevaplar, savunmalar…
Açıkçası daha iyisini beklerdim.
Yahu Küçükkaya 10 senedir çalıştığı Fox’tan elbet bir tazminat alıp ayrılmıştır.
İyi de meselemiz bu mu?
Herkes çok iyi bilir ki, böyle ekran yüzü transferlerinde, davet eden kanal yüklü bir transfer ücreti öder.
Küçükkaya’ya ne kadar verildi?
Peki ya parasını Fox’tan aldı da, sizden şu anda ne kadar alıyor?
Bir de asıl şaşırdığım şeyi söyleyeyim.
Nevzat Çiçek bir gazeteci olarak nasıl oldu da, Küçükkaya’nın SBK’yla, Korkmaz Karaca’yla, Cihan Ekşioğlu’yla fotoğraflarını, ilişkisini bir kere bile sormadı?
Nasıl bunu hiç gündeme getirmedi?
Medyamızda gazetecilik bu hale mi geldi?
Küçükkaya’nın Caferoğlu’nun aklayıcısı, Davutoğlu’na yakınlığıyla bilinen Nevzat Çiçek mi olmalıydı?
Aklımda deli sorular…
İŞTE BÜYÜK HARFLERLE SORUYORUM:
- İSMAİL KÜÇÜKKAYA’NIN MAAŞI NE?
- MAAŞINI KİM ÖDÜYOR?
- FOX’TAN ALDIĞI TAZMİNAT DIŞINDA, NE KADAR TRANSFER ÜCRETİ ALDI?
- EKİBİNİ KURMASI İÇİN NE KADAR BÜTÇE AYRILDI?
- BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNİ ONGUN’LA MI YAPTI?
- NİHAİ ONAYI İMAMOĞLU MU VERDİ?
İddia ediyorum.
Bu soruların gerçek yanıtı, samimiyetle kamuoyuyla paylaşılmazsa, Halk TV’de huzur sağlanamaz.
Böylesine büyük bir kriz, öyle ayarlanmış, danışıklı dövüş röportajlarla, becerilememiş PR çalışmalarıyla yönetilemez.
KEMAL KILIÇDAROĞLU KESKİN KALEM OKUYOR: ÖZDEMİR, ALTAYLI, SAYMAZ, ZEYREK KİME ÇALIŞIYOR?
Üşenmeyin yoldaşlar.
Sıkılmayın.
Medya düzenimizin şifrelerini çözmek mi istiyorsunuz?
Yazı arşivime dalın.
Sevgili sırdaşlarım.
Elbette hatasız kul olmaz.
Yazdığım ve gerçekleşmeyen ya da henüz gerçekleşmemiş olan, kulislerim oldu.
(Keskin not: Mesela Ahmet Hakan gidici diye yazarak, ömrünü üç beş ay uzatmış olabilirim. Sırf beni haklı çıkarmamak için sepetlenmesini ertelemiş olabilirler.)
Ancaaaak sanırım hakkımı en çok siz teslim edeceksinizdir.
Çünkü, bu garip köşemden, kimin ipliğini pazara çıkardıysam, tarih beni haklı çıkardı.
Haklı çıkmam uzun sürdü evet.
Ama göreceksiniz yoldaşlar, daha neler yaşayacağız, daha neler işiteceğiz…
Kulisler son birkaç gündür, Kılıçdaroğlu’nun ‘Alo Holding’ tweetiyle çalkalanıyor:
Sonrasında CHP Genel Merkezi, Medyascope ve Diken’e sızdırdığı ve bir grup gazeteciyi gizliden gizliye hükümete çalışmakla suçladığı haberle resmen ortalığı toz duman etti.
Pekiiiiii kim bu gazeteciler?:
Fatih Altaylı: Buradan defalarca nelerini nelerini ifşaladım. Artık yazmaya gerek yok, isteyen arşivime bakar. Ama Alo Fatih lakaplı Fatih Saraç’la, Habertürk gazetesinde anketleri hükümet lehine değiştirdiği, Saraç’ın da daha sonra Bilal Erdoğan’ı bilgilendirdiği vaka hala hafızalarda. Ben 'Alo Fatih’ değilim diyor her yerde ama evet, kendisi bence mini Alo Fatih. Yani gerçek Alo Fatih’in yancısı. Bu kadar. Geçmişi hatırlatılınca da ‘üstüme alınmadım’ diyor. Umurunda mı ki zaten? Patronu medyada kaldıkça işi garanti, malum, patronu onu çalıştırmak zorunda, ne de olsa Altaylı’nın elindeki ‘kozlar’ büyük.
Cüneyt Özdemir: Kendisiyle ilgili kaleme aldığım ’SBK’nın medya yapılanmasına dair önemli bilgiler sizde, lütfen açıklayın’ yazılarıma sert tepkiler vermişti. Zaten son zamanlarda izlediği yayın çizgisi ortada. İzleyiciler aptal değil. Kimin yavaştan nereye çark ettiğini görüyor. Bir süredir zaten Özdemir’in muhalif görüneyim, kritik meselelerde hükümetin yanında olayım politikasını görmeyen yok. Görüldükçe de agresifleşiyor Özdemir. Öyle ki Ruşen Çakır’a saldıracak kadar…
Deniz Zeyrek: Aylar önce, Sözcü’deki köşesinde SBK’yı övdüğü yazısını dikkatlerinize sunmuştum. SBK’nın Karslı gazeteci grubunun parçası kendisi. Yazıyı ‘Karslıyım, hayır işiydi ondan kaleme aldım’ diyerek savundu. Ancak durum ortada, Sözcü de hala kendisini çalıştırıyor.
İsmail Saymaz: Medyamızın en orta yolcu arkadaşı. Veyis Ateş’e karşı SBK’nın ablası Sevilay Yılman’a siper olmasıyla hala hafızalarda. Küçükkaya’nın kankası. Daha neler neler… Sanırım önümüzdeki dönemlerde onu daha çok konuşacağız. Fakat son vakası, artık ‘yok beee daha neler İsmail öyle biri değil’ diyenleri bile şoka soktu. Çünkü CHP genel merkezinin, ‘CHP aleyhine anketler dolaşıma sokuluyor, hükümetten gizlice destek alan gazeteciler de o anketleri paylaşıyor dediği sızdırma haberlerden önce bilin bakalım kim böyle bir anketi paylaşmıştı. Tabii ki İsmail Saymaz! Twitter’dan paylaştığı bu anketi de tepkiler üzerine sildi!
E ben taaaa ne zamandır, özellikle de muhalefeti Saymaz’la ilgili uyarıyor muydum?
Uyarıyordum.
Demek ki en azından, Sayın Kılıçdaroğlu’nun yanından birileri bu uyarıları dikkate almış.
Bakınız gelinen şu noktaya.
Sokağa çıksanız herkesin muhalif zannettiği gazeteciler, muhalefet aleyhine algı işine girişmiş!
Ben demiyor muydum, medyadaki bu rezil düzen iyice patlamaya yakın?
İşte buyurun.
Hiç inanmayacağınız isimler, cisimler…
Fakaaat hepsinin ortak bir noktası var, bunları iş üzerinde yakalasanız, yaptıklarını inkar edecek kadar fütursuzlar.
Çünkü bunlar kendini medyanın sahibi sananlar…
Bunlar kendilerini kurşun geçirmez zannedenler…
BİZZZZZZ ŞÖHRETLİ GAZETECİLERİZZZZZZ diyenler…
CHP yönetimine sesleniyorum.
Biraz cesur olun lütfen. İpin ucunu çekin.
Medya sitelerine sızdırmayın.
Siz açıklayın.
Sayın Kılıçdaroğlu ülkeye yeni bir düzen getireceğini söylüyor.
O halde en başta bu kokuşmuş medya düzenine de bir el atmak gerek.
Çünkü asıl tehdit, en yakınınızda görünenler…
keskinkalem@medyaradar.com