Hakan Ural'ın anlattıkları Ertuğrul Özkök'ün tüylerini ürpertti: Dolar sorunu gelir geçer, ama bu mesele var ya...
Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Hakan Ural'ın programında 'suç duyurusunda bulunuyorum' ifadesi ile anlattığı olayı köşesine taşıdı.
Hakan Ural, 'Gel Konuşalım' adlı programın kamera arkasında çalışan İrem adlı genç kadın'ın kız kardeşiyle oturduğu Ortaköy'de bir kafede kendini avukat olarak tanıtan bir kişinin işletmeciyi çağırarak 'Bu kızların şortu çok kısa ben rahatsız oluyorum kaldırın' dediğini, işletme sahibinin 'ne münasebet' diyerek müşteri ile tartışmaya girdiğini ve sonunda polislerin kafeye inceleme yapmaya geldiklerini anlattı. Yazar Özkök, olayın en çarpıcı kısmının polisler geldikten sonra yaşandığına dikkat çekerek, "Ama o ne yapıyor? Kadına 'Kalk da bakalım şortun kısa mı' diye soruyor" diyerek, "Dolar sorunu gelir geçer, ama bu mesele var ya. Toplumu böler, paramparça eder, darmadağın eder" vurgusu yaptı.
Ertuğrul Özkök'ün köşesinde "O kafa yuvarlanmış o kafatasını bulmuş" başlığıyla yayımlanan yazısı şu şekilde:
"Hakan Ural’ı uzun zamandır tanırım.
Ciddi insandır.
Öyle siyasi bir tarafgirliği, bu hükümete karşı tavrı falan yoktur...
Medeni insandır.
Dün sabah yaptığı televizyon programında anlattığı olayı tüylerim ürpererek izledim.
Düşünebiliyor musunuz...
Kafede oturan bir adam, müessesenin sahibini çağırıp “Şu kadının şortu beni rahatsız ediyor, atın buradan” diyor iyi mi...
Olay orada bitse “Densizin biri” deyip geçeceğiz...
Ama asıl facia ondan sonra başlıyor.
Müessese sahibi itiraz edince polis geliyor...
Ne beklersiniz hepimizin güvenliğini sağlayacak olan polisimizden...
Adama “Kalk git kardeşim şuradan, insanları rahatsız etme” demesini değil mi...
Ama o ne yapıyor?
Kadına “Kalk da bakalım şortun kısa mı” diye soruyor...
İki öyle kafa işte...
O kafa yuvarlanmış, kafatasını bulmuş der geçersiniz...
Ama o kadar basit değil...
Biri avukat...
Adaletin insanı...
Öteki polis, güvenliğin insanı...
Ama onlardan biri kendini ahlakın savcısı ilan etmiş...
Öteki de o ahlakın hâkimi...
Bakın size söylüyorum...
Dolar sorunu gelir geçer...
Ama bu mesele var ya...
Toplumu böler, paramparça eder, darmadağın eder...
Ve üstelik geçmez..."
Ertuğrul Özkök'ün köşesinde "O kafa yuvarlanmış o kafatasını bulmuş" başlığıyla yayımlanan yazısı şu şekilde:
"Hakan Ural’ı uzun zamandır tanırım.
Ciddi insandır.
Öyle siyasi bir tarafgirliği, bu hükümete karşı tavrı falan yoktur...
Medeni insandır.
Dün sabah yaptığı televizyon programında anlattığı olayı tüylerim ürpererek izledim.
Düşünebiliyor musunuz...
Kafede oturan bir adam, müessesenin sahibini çağırıp “Şu kadının şortu beni rahatsız ediyor, atın buradan” diyor iyi mi...
Olay orada bitse “Densizin biri” deyip geçeceğiz...
Ama asıl facia ondan sonra başlıyor.
Müessese sahibi itiraz edince polis geliyor...
Ne beklersiniz hepimizin güvenliğini sağlayacak olan polisimizden...
Adama “Kalk git kardeşim şuradan, insanları rahatsız etme” demesini değil mi...
Ama o ne yapıyor?
Kadına “Kalk da bakalım şortun kısa mı” diye soruyor...
İki öyle kafa işte...
O kafa yuvarlanmış, kafatasını bulmuş der geçersiniz...
Ama o kadar basit değil...
Biri avukat...
Adaletin insanı...
Öteki polis, güvenliğin insanı...
Ama onlardan biri kendini ahlakın savcısı ilan etmiş...
Öteki de o ahlakın hâkimi...
Bakın size söylüyorum...
Dolar sorunu gelir geçer...
Ama bu mesele var ya...
Toplumu böler, paramparça eder, darmadağın eder...
Ve üstelik geçmez..."