Hacı Yakışıklı, İstanbul Havalimanı sözlerine açıklık getirdi: "İnanmak bile güç"

Hacı Yakışıklı "150 yıl önce İstanbul Havalimanı'ndan iç hatlar terminalinden uçağa bindiğiniz zaman Mekke'ye Sırbistan'a Varna'ya gidiliyordu" sözlerinin montajlanarak servis edildiğini söyledi.

Geçtiğimiz pazartesi günü tv100'de Gürkan Hacır'ın moderatörlüğünü üstlendiği Taksim Meydanı adlı programda sığınmacı konusu tartışılırken görüşlerini aktaran Hacı Yakışıklı, "Mesele mültecilerin, göçmenlerin, geçici sığınmacıların Türkiye’ye gelmesi değil, Türkiye’nin buralara ilgi ve etki alanı olarak açılması. Yani Irak diye bir devlet, Suriye diye bir devlet yoktu ki 100 yıl önce; Şam vardı, Halep vardı, Musul vardı, Kerkük vardı. Ve bu beldelerin tamamı Türkiye Devletinine bağlı beldelerdi. 100-150 sene önce İstanbul Havalimanı'ndan iç hatlar terminalinden uçağa bindiğiniz zaman Mekke'ye, Sırbistan'a Varna'ya gidiliyordu" dedi.

Gürkan Hacır'ın “100-150 sene” ifadesini sorması ve konuklardan Murat Sarı'nın “Havayoluyla mı?” sorusu üzerine Yakışıklı şu ifadeleri kullandı:

“Havayolu derken, eğer bugün havalimanı olsaydı diyorum. 100-150 yıl önce İstanbul Havalimanı olsaydı, biz Mekke, Medine, Şam, Kudüs, Varna, Kırım, Belgrad, Sırbistan, bu toprakların tamamına iç hatlardan Türkiye’nin toprağı olarak gidiyorduk. Bu yüzden Türkiye bu tarihi geçmişini - 400 sene Sırbistan’ı yönettiyseniz - siz bu tarihi geçmişinizi bugün - tekrar o toprakları alalım demiyorum ama bu toprakların da ilgi ve etki alanımız olduğunu, bu topraklarda bizim de adamlarımız olduğunu, bu topraklarda da Türkiye’yi seven insanlar olduğunu düşünerek ilgi ve etki alanımızı buraya genişletelim. Yani Türkiye’yi mülteci ve göçmenlerin sığınacağı bir ülke algısından çıkarıp, Türkiye’nin buralara yayılacağı bir ülke algısına döndürmeyi daha doğru buluyorum.”

'İNANMAK BİLE GÜÇ'

150 yıl evvel İstanbul’da havalimanı olsaydı biz Medine’ye, Mekke’ye iç hatlardan giderdik, bu bir tarihi gerçek, bu Türkiye’nin büyüklüğü aslında. Bunu kırptılar ve ‘150 yıl önce havalimanı mı vardı?’ dediler. Bunu açıklamış olduğumuza inanmak bile güç. Özellikle bizi izleyen insanlar, bizim seyircilerimiz bir kere gündemi takip eden insanlar. Yani alalade insanlar, herkes izlemiyor. Gündemi takip ediyor. Bu insanlara bir şey anlatırken, tutup da fi tarihi öncesine gitmeye gerek yok.

Biz aslında neyi konuşuyorduk o zaman. Suriye ve geçici sığınmacıları konuşuyorduk. Hep içerden dışarı çıkacaklar mı diye konuşuyorduk. Biz hep Türkiye'yi kendi kabuğunun içinde görüyoruz ama Türkiye'nin ilgi ve etki alanları var. Bugün Türkiye'nin ilgi ve etki alanları dediğimiz, 'yeniden toprağımıza katalım' anlamında söylemiyoruz. Bir zamanlar Cezayir'i, Fas'ı siz yönettiniz. Kahire'yi, Balkanları siz yönettiniz. Peygamber efendimizin medfun olduğu Medine ve bugün müslümanların bugün kıblesi olan Kabe'yi Türkler yönetti. Ve Kabe Türkiye'den, İstanbul'dan yönetildi. Bu hakikati de görmemiz gerekiyor."