Habertürk'ten gelen isim Cumhuriyet'te ilk yazısını yazdı!
Şubat ayında gazetenin kadrosuna katılan Doğan Satmış'ın gazetedeki ilk yazısı yayınlandı.
Kasım ayında Habertürk'teki Genel Yayın Yönetmen Yardımcılığı görevinine son verilen Doğan Satmış, Şubat ayında Cumhuriyet gazetesinin Yazı İşleri Müdürlüğü'ne getirilmişti.
Satmış'ın Cumhuriyet'teki ilk yazısı bugün yayınlandı.
Satmış, gazetedeki ilk yazısında, '3 aylık zorunlu tatil'ini, 'Alo Fatih hattı'nı ve Osmanlıca öğrenmesi gibi konuları ele aldı.
Satmış'ın Cumhuriyet'teki ilk yazısı şöyle:
Alo Fatih Hatları, Osmanlıca, iPhone ve Erdoğan
Türk basını, doların yükselişi gibi, dünya listelerinde rekorlarla, daha altlara düşerken, gazeteciler de bundan nasibini alıyor tabii ki.
Ben de basınımızdaki “İleri demokrasi” koşulları ve “Alo Fatih” hatlarının etkisiyle 3 ay zorunlu tatile çıkmıştım.
İşte bu 3 ayı boş geçirmeyip, bol bol gezdim, bir de “Osmanlıca alfabe”yi öğrendim.
Sakın, “Erdoğan’a yaranmak için mi bunu yaptın” demeyin.
Bir kere derslere, Erdoğan’ın sözlerinden önce başlamıştım.
İkincisi, zaten bırakın Osmanlıcayı öğrenmeyi, 3 kez umre yapsam bile, yine de Erdoğan’ın selamımı almayacağını gayet iyi biliyorum.
Neyse, Osmanlıca 3 ayımı aldı.
Önce, internetten bulduğum “Kolay yoldan Osmanlıca” başlıklı bir çalışmadan çıkış aldım, sonra da Sahaflar Çarşısı’ndan bir iki kitap edinip, üzerinde çalıştım.
Sonunda, Halide Edip Adıvar’ın “Ateşten Gömlek” kitabını satır satır ama zorlanarak sökmeye başladım.
Tabii ki, kitabı rahat okumam için bir hayli çalışmam, bol bol pratik yapmam lazım, bunu da biliyorum.
Peki, ne işime yarayacak derseniz, henüz faydasını gördüğümü söyleyemeyeceğim.
Yazının tamamını okumak için tıklayın
Satmış'ın Cumhuriyet'teki ilk yazısı bugün yayınlandı.
Satmış, gazetedeki ilk yazısında, '3 aylık zorunlu tatil'ini, 'Alo Fatih hattı'nı ve Osmanlıca öğrenmesi gibi konuları ele aldı.
Satmış'ın Cumhuriyet'teki ilk yazısı şöyle:
Alo Fatih Hatları, Osmanlıca, iPhone ve Erdoğan
Türk basını, doların yükselişi gibi, dünya listelerinde rekorlarla, daha altlara düşerken, gazeteciler de bundan nasibini alıyor tabii ki.
Ben de basınımızdaki “İleri demokrasi” koşulları ve “Alo Fatih” hatlarının etkisiyle 3 ay zorunlu tatile çıkmıştım.
İşte bu 3 ayı boş geçirmeyip, bol bol gezdim, bir de “Osmanlıca alfabe”yi öğrendim.
Sakın, “Erdoğan’a yaranmak için mi bunu yaptın” demeyin.
Bir kere derslere, Erdoğan’ın sözlerinden önce başlamıştım.
İkincisi, zaten bırakın Osmanlıcayı öğrenmeyi, 3 kez umre yapsam bile, yine de Erdoğan’ın selamımı almayacağını gayet iyi biliyorum.
Neyse, Osmanlıca 3 ayımı aldı.
Önce, internetten bulduğum “Kolay yoldan Osmanlıca” başlıklı bir çalışmadan çıkış aldım, sonra da Sahaflar Çarşısı’ndan bir iki kitap edinip, üzerinde çalıştım.
Sonunda, Halide Edip Adıvar’ın “Ateşten Gömlek” kitabını satır satır ama zorlanarak sökmeye başladım.
Tabii ki, kitabı rahat okumam için bir hayli çalışmam, bol bol pratik yapmam lazım, bunu da biliyorum.
Peki, ne işime yarayacak derseniz, henüz faydasını gördüğümü söyleyemeyeceğim.
Yazının tamamını okumak için tıklayın