HABERTÜRK'TEKİ ŞOK FOTOĞRAFLA İLGİLİ İNCELEMEDEN HANGİ SONUÇ ÇIKTI?

Habertürk'te sırtından bıçaklanarak öldürülen kadının kanlar içindeki fotoğrafının yayınlanmasının ardından başlatılan inceleme tamamlandı.

Habertürk Gazetesi'nde, eşi tarafından sırtından bıçaklanarak öldürülen kadının kanlar içindeki fotoğrafının sürmanşetten sansürsüz yayımlanmasının ardından Manisa Valiliği tarafından başlatılan inceleme tamamlandı. Olayda itfaiye, 112 Acil Sağlık, Sosyal Hizmetler, Emniyet, İl Sağlık Müdürlüğü ve hastane görevlilerine atfedilebilecek bir suç, kusur ve eksiklik görülmediği belirtildi.

Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz, yaptığı açıklamada, "Acaba o resimlerin o şekilde çıkmasında kamu görevlilerinin herhangi bir kusuru var mı veya o annenin kadın konukevinden ayrılmasında herhangi bir kamu görevlisinin kusuru var mı diye araştırdık. Sosyal Hizmetler Müdürlüğü personeli, Emniyet görevlileri, hastane görevlileri, Sağlık Müdürlüğü'ne bağlı görevliler açısından inceleme yaptık. Ayrıntılı bir inceleme oldu. Bütün kayıtlar, kamera kayıtları A'dan Z'ye izlendi. Görevlilerin görüşleri ve ifadeleri alındı. Kamu görevlilerine atfedilebilecek bir suç, bir kusur ve eksiklik görülmedi. İlk bakışta gazetede çıkan resmin, sanki hastane acil servisinde çekilmiş gibi bir görüntüsü vardı fakat ayrıntılı incelendiğinde evde çekildiği belli oluyor." dedi.

Söz konusu olayın yangın olarak ihbar edildiğini vurgulayan Vali Daşöz, itfaiye ekiplerinin de bunun üzerine olay yerine gittiğini söyledi. Olaya itfaiyeciler tarafından müdahale edildiğini belirterek, "İlk etapta insanlar kurtarılmaya çalışılıyor. Kadın yangından kurtarıldığı anda dışarıda kısa bir sürede gazeteciler tarafından fotoğrafı çekiliyor ve bu şekilde yayımlanıyor. İnceleme, işin bu boyutunu kapsıyordu. Herhangi hiçbir kamu görevlisinde kusur görülmedi." şeklinde konuştu. Daşöz, inceleme sonucunun rapor halinde bakanlığa sunulduğunu bildirdi.

Bu üzücü olaydan sonda Manisa Kadın Sığınmaevi'nde önlemler alındığını ifade eden Vali Daşöz, "Bir de sığınmaevinden niye ayrıldığı üzerinde durduk. Ayrılmamış olsaydı, belki böyle bir durum yaşanmayacaktı. Ayrılmak için çok ısrarcı olmuş, 'Eşimle anlaştım.' demiş. Belki de başlangıçta anlaşmışlardı ama gidince tekrar tartışma başlıyor. Şimdi geride kalan iki çocuklarıyla ilgileniyoruz. Balıkesir'de oturan amcaları var, onlarla da işbirliği halinde hem psikolojik hem de diğer anlamda ilgileniyoruz. Çocukların biri sanayide çalışıyor, diğerine de arzularına göre bir iş bulma çabası içindeyiz." dedi.