GÜL YABANCI MEDYAYA ÇATTI; "ULUSLARARASI KANALLAR DİKKAT ETMELİ"

Cumhurbaşkanı Gül, Gezi Parkı'nda yaşanan olayları ve bu olayların Batı medyasındaki yansımasını değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Taksim ve Gezi Parkı'nda yaşanan olayları ve bu olayların Batı medyasındaki yansımasını değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, barışçı ve şiddete kaçmayan gösterinin demokratik hak olduğunu ifade etti. "Barışçı bir şekilde şiddetin içinde olmayan her türlü gösteri, ifade, düşüncelerin açıklanması demokratik haktır. Bunu söylemekle de onur duyuyoruz. Şiddet vatandaşların hayatını rahatsız edici kuralları tanımayan, kilit noktaları rahatsız bir şekilde buralar sürekli bir şekilde şiddetle tutulmaya çalışılırsa buna da demokratik hak olarak bakılamaz. Taksim’deki parkta insanların ne diyor diye kulak vermek de hepimizin görevidir." şeklinde konuştu.

"Uluslararası kanallar yayınlarına dikkat etmeli." diyen Gül, Taksim'de yaşananların Ortadoğu'daki olaylara benzetilmesine tepki gösterdi. Gül, "Taksim’de olup bitenleri seyredenler birden bire benzerlik kurmaya başladılar. O ülkelerde insanlar demokrasiye geçelim diye ayaklandılar. Türkiye’de böyle talepler yok. Avrupa’nın en gelişmiş ülkelerinde olduğu gibi insanlar sokakları doldurup iş bulun diyorlar. Türkiye’de böyle şeyler yok. Olup bitenleri ve Türkiye’yi farklı bir noktaya koymak gerekir. Türkiye’nin açık bir toplum olduğunu herkesin bilmesi gerekir." dedi.

Gül, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

Farklı düşünceleri konuşarak, görüşerek hukuk içinde itirazlar olur, bu şekilde şiddetten uzak bir şekilde çözülür. Bunun bu şekilde olacağına inanıyorum. Şiddetten uzak durmak gerekir. New York’ta da Berlin’de de şiddete müsaade etmezler. Uluslararası basına duyurmak isterim: Türkiye’de olup bitenler farklıdır. Temel hak ve özgürlükler talebiyle değil başka talebi olan insanların sesini duyurmak için Gezi’de eylemi vardır
Dün olduğu gibi şiddete başvuranlar da ayrı bir şeydir. Bunları ayırmamız gerekir. Kurallara herkesin uyması gerekir. Bunları dikkate almak ve dinlemek demokratik olgunluğun gereğidir.

Parti liderlerinin görüşleri var. Ana muhalefet lideri ile görüştüm. Fikirlerini söyledi
Bütün siyasi partilerin başkanlarını bir araya toplamak zaman zaman olabilir
Ben bu noktada neticeye ne yardımcı oluyor buna bakarım
Bugünkü siyasi ortam içinde çok katkı sağlayacağı kanaatinde değilim
Bunun yerine liderlerle tek tek görüşüp fikirlerini alıp, neticede bunu görüştüğüm diğer liderlere de anlatarak daha faydalı olacağını düşünüyorum
Başbakan’la görüşmemde ana muhalefet partisinin düşüncelerini paylaşma ve aktarma fırsatı buldum

İlk günün bir karmaşası vardı. Başbakan yurtdışındaydı. Bugün niçin görüşüyor. Demek ki onların da görüşlerini öğrenmek için. Birinci elden öğrenmek için. Bunlar güzel şeyler. Bunları hep demokratik olgunlukla aşacağız dedik. Bunlar zafiyet değil demokratik olgunluk.

Herkes her şeyi söyleyebilir. Türkiye açık bir toplum. Türkiye’de olup bitenleri başkasının seyretmesi de normaldir. Kimi vardır ki iyi yayıncılık yapar kimi vardır ki yapmaz. Ortadoğu ülkelerinde bu tip olaylar olurken ne tip maliyetleri oldu değil mi?
Burada polisin elinde cop yok. Her polisin miğferinde numaraları yazılı. Gerçi bazısının yok o da soruşturuluyor. Türkiye’de farklı gazeteler de farklı farklı yansıtıyorlar değil mi?