GAZETECİLİKTE EN TEHLİKELİ MUHABİR, "KULAKTAN DOLMACI"DIR!..FATİH ÇEKİRGE'DEN FATİH ALTAYLI'YA BİR MESLEK DERSİ!..

Fatih Çekirge, Altaylı'ya tavsiyede bulundu: "Turgay Ciner´e söz ver: -Sizden ayrılınca Aydın Doğan´a yaptığımı size yapmayacağım. Sizi satmayacağım..."


Fatih Altay'lı önceki günkü yazısında Aydın Doğan'ın gazete yazarlarıyla yaptığı toplantıdan notlar aktarmış ve Fatih Çekirge'nin toplantıda en fevri davranan kişisi olduğunu yazmıştı. Altaylı, Çekirge'nin daha önce Cem Uzan'a da akıl verdiğini ve durumun ortada olduğunu anlatan bir yazı kaleme almıştı. Altaylı'ya cevap bugün geldi.

Fatih Çekirge yazılanların yalan olduğunu belirterek, tetikçilikle suçladığı Altaylı'ya eski patronlarını satmakla itham etti. Çekirge bir de tavsiye de bulundu:

FATİH ALTAYLI'YA BİR MESLEK DERSİ


Meslek hayatım boyunca polemikten, kavgadan, ağız dalaşından uzak durdum...


Çünkü bu benim tarzım değil..


Ama bu defa zorunlu bir açıklama gereği doğdu...


Çünkü iftira var. Çünkü yalan var.


Fatih Altaylı dün yazmış...


Aydın Doğan´ın yazarlarla yaptığı toplantıda, güya ben çok keskin konuşmalar yapmışım. Benim söylemediğim şeyleri söylemişim gibi yazmışsın...


Gazetecilikte en tehlikeli muhabir, "kulaktan dolmacı"dır...


Duyduğunu yazar, araştırmaz, sormaz, denetlemez... Yazdığı kişi zarar görmüş., haksızlığa uğramış umurunda değildir...


Fatih Altaylı´nın düştüğü durum budur işte...


Kulaktan dolmadır... Uydurmadır...


Çünkü ben böyle bir konuşma yapmadım. Böyle bir üslup kullanmadım


Yazdığı tümüyle yalandır.


Orada ne konuştuğumu ise elbette açıklamam. Çünkü oradaki konuşmalar, samimidir ve yalnızca bir sohbettir.


Ve orada kalır...


Bana göre bu bir profesyonel ahlaktır.


Acaba Fatih Altaylı bunu anlar mı?


İlk tanıdığım günlerdeki Fatih´in anlayacağını düşünürdüm...


Ama şimdi görülüyor ki, anlayacak durumda değil...


Çünkü, "tetikçilik yaparak" patronuna yaklaşanlar ve orada yaşanan gündelik şeyleri dosyalayanlar bu mesleki ahlaktan anlamazlar...


Dosyacıdırlar...


Bir duygusal anı "Evet hatırlıyorum futbol maçı seyrediyorduk. Bir telefon geldi." diye o gruptan ayrıldıktan sonra bir silah gibi kullanmak "pusu kültürü"dür...


Yakışmaz...


Aslında bu yazdıklarım Altaylı´yı değil, daha çok şimdiki patronu Turg