"GAZETECİLERİ İÇERİDE TUTAN İKTİDARIN YÜZÜ KIZARMALI"
Milliyet yazarı Melih Aşık, Gazeteci Hikmet Çiçek'in tutukluluğundan yola çıkarak çok sert bir yazıyı kaleme aldı
Hapisteki Çiçek
Gazeteci Hikmet Çiçek, 25 Mart 2008’den beri Silivri’de Ergenekon tutuklusu. Yarın hapisteki 5. yılını bitiriyor 6’ya basıyor. 12 Mart dönemi dahil hapislerde geçirdiği süre ise 19 yılı buluyor.
Çiçek mevcut durumunu anlatırken diyor ki:
“Özel hukuki durumum, hukuk fakültelerinde ders olarak okutulacak niteliktedir!
Şöyle ki:
- Tutuklandığım suçtan yargılanmamaktayım... (Devletin gizli belgelerini temin etmek, TCK. 326/1’den tutuklandım. İddianamede bu suçtan ceza talebi yok.)
- Yargılandığım maddelerden ise hakkımda tutuklama kararı yoktur... (Silahlı örgüt üyeliği, TCK 314/2)
Görülüyor ki, bu dava bir hukuk davası değildir. Cumhuriyet’le hesaplaşma davasıdır. Bu dava toplumu sindirmek, susturmak, korkutmak için açılmıştır. Burada hukuk sadece bir alettir.”
Muğla Barosu yaptığı açıklamada şöyle diyor:
“Türk dilinde Adalet, Tüze demektir. Tüze... Düz... Doğru sözünden gelir.
Bir gazetecinin 5 yıldır tutuklu kalması ve yargılanmasının doğruluk neresindedir.. Tüze neresindedir? Doğru eğrilmiştir...”
Gazetecileri hapsederek ayakta durabilen bir iktidarın yüzünün kızarması gerekir...
Melih Aşık'ın yazısının tamamı için tıklayın
Gazeteci Hikmet Çiçek, 25 Mart 2008’den beri Silivri’de Ergenekon tutuklusu. Yarın hapisteki 5. yılını bitiriyor 6’ya basıyor. 12 Mart dönemi dahil hapislerde geçirdiği süre ise 19 yılı buluyor.
Çiçek mevcut durumunu anlatırken diyor ki:
“Özel hukuki durumum, hukuk fakültelerinde ders olarak okutulacak niteliktedir!
Şöyle ki:
- Tutuklandığım suçtan yargılanmamaktayım... (Devletin gizli belgelerini temin etmek, TCK. 326/1’den tutuklandım. İddianamede bu suçtan ceza talebi yok.)
- Yargılandığım maddelerden ise hakkımda tutuklama kararı yoktur... (Silahlı örgüt üyeliği, TCK 314/2)
Görülüyor ki, bu dava bir hukuk davası değildir. Cumhuriyet’le hesaplaşma davasıdır. Bu dava toplumu sindirmek, susturmak, korkutmak için açılmıştır. Burada hukuk sadece bir alettir.”
Muğla Barosu yaptığı açıklamada şöyle diyor:
“Türk dilinde Adalet, Tüze demektir. Tüze... Düz... Doğru sözünden gelir.
Bir gazetecinin 5 yıldır tutuklu kalması ve yargılanmasının doğruluk neresindedir.. Tüze neresindedir? Doğru eğrilmiştir...”
Gazetecileri hapsederek ayakta durabilen bir iktidarın yüzünün kızarması gerekir...
Melih Aşık'ın yazısının tamamı için tıklayın