Türk vatandaşlarının, özellikle Suriyeli göçmen sorununun patlak vermesinden sonra “vize başvurusunda ret yanıtı alma” oranı inanılmaz oranda arttı.
AB ve ABD dahil olmak üzere birçok ülke, çeşitli gerekçeler göstererek Türk vatandaşlarının vize başvuralarını geri çeviriyor.
Bu engeli aşmanın en kesin yolu, “yeşil pasaport” sahibi olmak. Çünkü yeşil pasaportu olanlar diledikleri ülkeye, diledikleri zaman gidebiliyor.
Kimlere yeşil pasaport verilebileceği ise yasayla belirleniyor. Yakın zamana kadar sadece birinci, ikinci ve üçüncü derece devlet memurları, milletvekilleri , eski milletvekilleri, bakanlar, eski bakanlar, belediye başkanları, milli sporcular, Türk Telekom, T.C. Ziraat Bankası, Halk Bankası, Emlak Bankası çalışanları ve aileleri bu haktan yararlanabiliyordu.
Kısa bir süre önce bu “ayrıcalıklılar listesi” genişledi.
Önce bazı şartları taşıyan ihracatçılar ve işadamları listeye dahil edildi. Sonra iktidara yanaştığı gerekçesiyle kendi meslektaşları tarafından afaroz edilen ve bugün KKTC Büyükelçisi olarak görev yapan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun girişimleri sayesinde, meslekte 15 yılını dolduran avukatlara da bu hak tanındı.
*
Uzunca bir süredir bu pasaportu almak için uğraşan meslek gruplarından biri de gazeteciler.
İktidar da dahil olmak üzere çeşitli partilerin milletvekilleri ve yetkilileri tarafından defalarca söz verildiği halde gazeteciler her yurt dışına çıkmaları gerektiğinde büyük sorun yaşamaya devam ediyor.
Oysa ülkemizde 2023 yılının Ocak ayı itibarıyla sadece 17 bin 618 kişi sarı basın kartı taşıyor.
Resmi olarak açıklanmasa da bugün bu sayının 19 bin civarında olduğu söyleniyor.
Yani eşleri ve 25 yaşını geçmemiş çocukları ile birlikte bu hakkı kazanacak olan kişi sayısı en fazla 40 bin…
*
Konu en son Anadolu Yayıncılar Federasyonu Başkanı Sinan Burhan başkanlığındaki bir gazeteciler heyetinin TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’u 26 Nisan’daki ziyaretinde gündeme gelmişti.
Numan Kurtulmuş, iktidara yakınlığıyla bilinen Oral Çalışlar, Hande Fırat, Zafer Şahin, Melik Yiğitel ve Mehmet Acet’in yer aldığı bu görüşmede “Önümüzdeki haftadan itibaren bu konuyu gündeme alacağım ve siyasi parti gruplarıyla görüşerek Genel Kurul’a getirilmesini sağlayacağım” demişti.
Ancak yedi hafta geçmesine karşın hiç bir adım atılmaması, özellikle heyette yer alan gazetecilerin, “Demek ki Metin Feyzioğlu kadar hatırımız yokmuş” diye sitem etmesine neden oldu.
Yine de konunun Meclis’in tatile girmesinden önce Genel Kurul gündemine alınması umut ediliyor.