GAZETECİLERDEN CEZA VE SANSÜRE SERT TEPKİ
Avrupa Türk Gazeteciler Derneği, gazeteci ve yazarlara verilen cezaları kınadı
Avrupa Türk Gazeteciler Derneği, gazeteci ve yazarlara verilen cezaları, düşünce, basın ve yayın özgürlükleri karşısındaki engelleri kınayan bir basın açıklaması yayımladı. Basın açıklamasında Türkiye’de birçok gazeteci ve yazarın hükümlü ve tutuklu bulunduğunu belirten dernek bu durumun halkın haber alma özgürlüğünü de kısıtladığının altını çiziyor . Dernek yaptığı basın açıklamasında, gazeteci ve yazarların artık korktuklarını ama yine de cesaretle mücadeleyi sürdürdüklerini söylerken, düşünce ve basın özgürlüğü için dayanışmanın oluşmasını bekliyor.
Avrupa Türk Gazetecileri Derneği Başkanı Gürsel Köksal’ın imzasıyla yayımlanan basın açıklaması şöyle:
Türkiye’de basın özgürlüğü ihlalleri sürüyor
İrfan Aktan ve Merve Erol’a verilen cezaları kınıyoruz.
Türkiye’de savcıların hapsedilmesini istediği Araştırmacı Gazeteci Nedim Şener, "Basın Özgürlüğü Kahramanı" seçildi. Nedim Şener’i kutluyoruz...
Türkiye’de düşünce, basın ve yayın özgürlükleri açısından halen karanlık bir durumda. Yurdumuzdan gelen son haberler, bu alandaki endişelerimizi arttıyor.
Bu ihlaller, Avrupa’daki basın yayın çalışanları olarak bizlerin, Türkiye’deki meslektaşlarımızın öncülüğünde yürütülen basını özgürleştirme mücadalesiyle dayanışma içinde olması gerektiğini gösteriyor.
Türkiye’de çok sayıda gazeteci ve yazar hapishanelerde tutuklu ya da hükümlü olarak bulunuyor. Çok sayıda gazeteci, hapis cezası talebiyle yargılanıyor.
Son olarak Express dergisinin yazar ı İrfan Aktan’ın dergide yayınlanan bir haber nedeniyle 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldığını, aynı davada yargılanan derginin Yazı İşleri Müdürü Merve Erol’a da para cezası verildiğini öğrendik.
Bu cezalarla, ülkemizde düşünce, basın ve yayın özgürlüğü mücaledelesi ağır bir darbe daha almıştır. Bu aynı zamanda halkın haber alma özgürlüğüne de ağır bir darbedir. Bu cezaları, bu cezalara yol açan yasaları, adli uygulamaları kınıyoruz.
Bu cezalar, Türkiye içindeki ve dışındaki birçok gazetecilik meslek örgütünce de kınandı. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF / Paris), Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ / Brüksel), Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ / New York), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI / Viyana) ile Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Ankara Temsilciliği, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Parlamento Muhabirleri Derneği (PMD), Foto Muhabirleri Derneği (FMD), Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD), Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD), Profesyonel Haber Kameramanları Derneği (PHKD), Turizm ve Çevre Gazetecileri Derneği (TURÇEV), Avrupa Gazeteciler Birliği (AEJ) Türkiye Temsilciliği, Basın Yayın ve İletişim Emekçileri Sendikası’nı (Haber-Sen) içine alan G-9 oluşumu, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin açıklamalarında, bu cezalara dayanak olan Terörle Mücadele Kanunu’nun basın ve haber alma özgürlüğünü engellediği vurgulandı.
Bu örgüt ve kurumları destekliyoruz.
Aldığımız bir diğer haber de Gazeteci Yazar Nedim Şener’in Uluslararası Basın Enstitüsü’nce (IPI) "Dünya Basın Özgürlüğü Kahramanı" ilan edilmesi.
Gazeteci Hrant Dink’in katledilmesiyle ilgili yazılarından ve kitabından tanıdığımız araştırmacı gazeteci Nedim Şener, bu yayınlarından dolayı 32 yılı aşkın hapis cezası talebiyle yargılanıyor.
Meslektaşımız Nedim Şener, IPI’nin ödülüyle ilgili açıklamasında "Onur duydum, ama korkuyorum" diyor ve devam ediyor: "Korkuyorum. Türkiye’de kendinizi güvende hissedemiyorsunuz, iletişim ve basın özgürlüğü çok kötü durumda. Dink cinayetiyle ilgili yazarsanız öldürülebilirsiniz. Bu çok tehlikeli bir durum."
Biz de korkuyoruz!...
Türkiye’de yazılarıyla, haberleriyle, yayınlarıyla otoriteleri, bazı kesimleri rahatsız eden gazeteciler, yasal ya da yasa dışı engellerle karşı karşıya. Bu engeller yıllarca ağır hapis cezası talebiyle açılan davalardan, Mustafa Balbay örneğinde olduğu gibi uzun sürdüğü için fiilen mahkumiyete dönüşen tutukluluklara, ölüm tehditlerinden, cinayetlere kadar çeşitli biçimler alıyor...
Bu durum bizleri de korkutuyor.
Ama her fırsatta vurguladığımız gibi Türkiye’ye büyük bir cesaretle yürütülen düşünce ve basın özgürlüğü mücadelesi var. Bu mücadele bize kıvanç veriyor.
ATGB hep bu mücadeleyi verenlerin yanında olacak...
Avrupa’daki tüm meslektaşlarımızı, İrfan Aktan ve Merve Erol’a verilen cezaları kınamaya, gerçeği bulma ve yayma görevini yerine getirirken haklarında ceza soruşturmaları, davalar açılan, hapsedilen, baskılarla karşılaşan, meslektaşlarımızla dayanışmaya ve "Dünya Basın Özürlüğü Kahramanı" meslektaşımız Nedim Şener’i kutlamaya çağırıyoruz...
Tüm meslektaşlarımızı Türkiye’deki düşünce ve basın özgürlüğü mücadelesini, bu mücadeleyi veren gazetecileri, onların örgütlerini desteklemeye çağırıyoruz.
Gürsel Köksal
ATGB Başkanı
Avrupa Türk Gazetecileri Derneği Başkanı Gürsel Köksal’ın imzasıyla yayımlanan basın açıklaması şöyle:
Türkiye’de basın özgürlüğü ihlalleri sürüyor
İrfan Aktan ve Merve Erol’a verilen cezaları kınıyoruz.
Türkiye’de savcıların hapsedilmesini istediği Araştırmacı Gazeteci Nedim Şener, "Basın Özgürlüğü Kahramanı" seçildi. Nedim Şener’i kutluyoruz...
Türkiye’de düşünce, basın ve yayın özgürlükleri açısından halen karanlık bir durumda. Yurdumuzdan gelen son haberler, bu alandaki endişelerimizi arttıyor.
Bu ihlaller, Avrupa’daki basın yayın çalışanları olarak bizlerin, Türkiye’deki meslektaşlarımızın öncülüğünde yürütülen basını özgürleştirme mücadalesiyle dayanışma içinde olması gerektiğini gösteriyor.
Türkiye’de çok sayıda gazeteci ve yazar hapishanelerde tutuklu ya da hükümlü olarak bulunuyor. Çok sayıda gazeteci, hapis cezası talebiyle yargılanıyor.
Son olarak Express dergisinin yazar ı İrfan Aktan’ın dergide yayınlanan bir haber nedeniyle 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldığını, aynı davada yargılanan derginin Yazı İşleri Müdürü Merve Erol’a da para cezası verildiğini öğrendik.
Bu cezalarla, ülkemizde düşünce, basın ve yayın özgürlüğü mücaledelesi ağır bir darbe daha almıştır. Bu aynı zamanda halkın haber alma özgürlüğüne de ağır bir darbedir. Bu cezaları, bu cezalara yol açan yasaları, adli uygulamaları kınıyoruz.
Bu cezalar, Türkiye içindeki ve dışındaki birçok gazetecilik meslek örgütünce de kınandı. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF / Paris), Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ / Brüksel), Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ / New York), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI / Viyana) ile Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Ankara Temsilciliği, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Parlamento Muhabirleri Derneği (PMD), Foto Muhabirleri Derneği (FMD), Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD), Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD), Profesyonel Haber Kameramanları Derneği (PHKD), Turizm ve Çevre Gazetecileri Derneği (TURÇEV), Avrupa Gazeteciler Birliği (AEJ) Türkiye Temsilciliği, Basın Yayın ve İletişim Emekçileri Sendikası’nı (Haber-Sen) içine alan G-9 oluşumu, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin açıklamalarında, bu cezalara dayanak olan Terörle Mücadele Kanunu’nun basın ve haber alma özgürlüğünü engellediği vurgulandı.
Bu örgüt ve kurumları destekliyoruz.
Aldığımız bir diğer haber de Gazeteci Yazar Nedim Şener’in Uluslararası Basın Enstitüsü’nce (IPI) "Dünya Basın Özgürlüğü Kahramanı" ilan edilmesi.
Gazeteci Hrant Dink’in katledilmesiyle ilgili yazılarından ve kitabından tanıdığımız araştırmacı gazeteci Nedim Şener, bu yayınlarından dolayı 32 yılı aşkın hapis cezası talebiyle yargılanıyor.
Meslektaşımız Nedim Şener, IPI’nin ödülüyle ilgili açıklamasında "Onur duydum, ama korkuyorum" diyor ve devam ediyor: "Korkuyorum. Türkiye’de kendinizi güvende hissedemiyorsunuz, iletişim ve basın özgürlüğü çok kötü durumda. Dink cinayetiyle ilgili yazarsanız öldürülebilirsiniz. Bu çok tehlikeli bir durum."
Biz de korkuyoruz!...
Türkiye’de yazılarıyla, haberleriyle, yayınlarıyla otoriteleri, bazı kesimleri rahatsız eden gazeteciler, yasal ya da yasa dışı engellerle karşı karşıya. Bu engeller yıllarca ağır hapis cezası talebiyle açılan davalardan, Mustafa Balbay örneğinde olduğu gibi uzun sürdüğü için fiilen mahkumiyete dönüşen tutukluluklara, ölüm tehditlerinden, cinayetlere kadar çeşitli biçimler alıyor...
Bu durum bizleri de korkutuyor.
Ama her fırsatta vurguladığımız gibi Türkiye’ye büyük bir cesaretle yürütülen düşünce ve basın özgürlüğü mücadelesi var. Bu mücadele bize kıvanç veriyor.
ATGB hep bu mücadeleyi verenlerin yanında olacak...
Avrupa’daki tüm meslektaşlarımızı, İrfan Aktan ve Merve Erol’a verilen cezaları kınamaya, gerçeği bulma ve yayma görevini yerine getirirken haklarında ceza soruşturmaları, davalar açılan, hapsedilen, baskılarla karşılaşan, meslektaşlarımızla dayanışmaya ve "Dünya Basın Özürlüğü Kahramanı" meslektaşımız Nedim Şener’i kutlamaya çağırıyoruz...
Tüm meslektaşlarımızı Türkiye’deki düşünce ve basın özgürlüğü mücadelesini, bu mücadeleyi veren gazetecileri, onların örgütlerini desteklemeye çağırıyoruz.
Gürsel Köksal
ATGB Başkanı