Gazeteci Barış Pehlivan cezaevinde yaşadıklarını yazdı

Köşe yazısı nedeniyle 15 Ağustos’ta beşinci kez cezaevine giren gazeteci Barış Pehlivan, Silivri Açık Cezaevi'nde volta sırasında mahkumların kendisine anlattıklarını yazdı. Bir mahkûmun kendisine, “Biz neyse de utanıyorum sizi burada görmekten” dediğini aktaran Pehlivan, “Sohbetlerimden öğreniyorum ki... ‘Cinsel’ diye kodlanan istismar ve tecavüz suçluları bu son infaz yasasıyla hızlıca cezaevinden çıkarılmış” dedi.

Gazetecilik faaliyetleri nedeniyle 5. kez cezaevine giren Cumhuriyet gazetesi yazarı-gazeteci Barış Pehlivan, “Koğuşlarından bahçesine, yemekhanesinden kuyruklarına açık cezaevi tıpkı asker kışlası gibi” dedi. Pehlivan, açık cezaevinin, Silivri yerleşkesinin içindeki 10 kapalı cezaevini beslediğini, tüm üretimde de mahkûmların görev aldığını anlattı.

Bir mahkûmun kendisine, “Biz neyse de utanıyorum sizi burada görmekten” dediğini aktaran Pehlivan, yazısında, şunları kaydetti:

“Sohbetlerimden öğreniyorum ki... ‘Cinsel’ diye kodlanan istismar ve tecavüz suçluları bu son infaz yasasıyla hızlıca cezaevinden çıkarılmış. Yerlerine, aynı yasadan faydalanıp kapalıdan açık cezaevine erkenden geçenler konulmuş. Ama işte yetmiyor kapasite... Kimi kısa kimi uzun süre kalmak için onlarca mahkûm geliyor her gün. Duyuyorum, yan binada 3 kata çıkarılan ranzalarda ya da yerlerde yatanlar oluyor. Haliyle, en çok ‘Sen bilirsin, af çıkar mı’ sorusuyla karşılaşıyorum. Bildiklerimi, tahminlerimi, meselenin açmazlarını anlatıyorum. Yanıtlarımdan pek tatmin olmuşa benzemiyorlar.

Volta atarken malum bir eski bakanın adını veriyor biri: ‘15 yıl uyuşturucu sattım. O bakanın yeğenlerinden alıyordum malı. Onlar neden burada değil? Yıllardır cezaevindeyim, bir tane baron görmedim. Bize ‘torbacı’ diyorlar, güçleri bize yetiyor.’”

Yazının tamamını okumak için tıklayın.