Gazete sayfalarında kaybolmuşlardı! 239 tefrika roman okuyucuyla buluşacak!
Gazete sayfalarında, arşivlerin tozlu raflarında kalmış, edebiyat tarihinde adı hiç geçmeyen romanlar yeniden canlanıyor.
Türk edebiyatı tarihinde adına rastlanmayan, bir zamanlar dizi film gibi takip edilen, gazetelerde her gün bölüm bölüm yayımlanan 239 yeni "tefrika roman" bulundu. Özyeğin Üniversitesi, TÜBİTAK'ın desteklediği projesi ile bu 'kayıp' romanları bir araya getirerek yeniden okuyucuyla buluşturacak.
Milliyet'ten Görkem Evci'nin haberine göre gazetelerde her gün bir bölümü yayımlanan ‘tefrika romanlar’, bir zamanların dizi filmleri gibi takip ediliyor, ‘sezon finalleri’ gazetelerin abone yenileme dönemine denk getirilerek okuyucu kazanılıyordu. Bu romanlardan yarım kalanı da var, ‘reytingi yüksek’ olduğu için 156 bölüm devam edeni de... Bir dönemin bu popüler tefrikalarının çoğu, Kitaplaşmadan unutulup gitti. Gazete sayfalarında, arşivlerin tozlu raflarında kalmış, edebiyat tarihinde adı hiç geçmeyen bu romanlar Özyeğin Üniversitesi’nin TÜBİTAK destekli projesi sayesinde şimdi yeniden canlanıyor, okuyucu ile buluşuyor. Proje kapsamında edebiyat tarihinde adına rastlanmayan 239 yeni roman bulundu.
Harf devriminin yapıldığı 1928 yılına kadar Arap harfli gazete ve dergilerde basılmış 569 telif, 784 çeviri roman, Özyeğin Üniversitesi’nin yürüttüğü 3 yıllık bir çalışma ile 302 gazete ve derginin tüm sayıları taranarak tespit edildi. Tek tek dijital ortama aktarılan bu romanlar, şimdi okuyucu ile buluşuyor. Projenin yürütücüsü Yardımcı Doçent Doktor Ali Serdar’la tefrika romanları ve yaptıkları çalışmayı anlattı.
"Gazete satışı artıyor"
Tefrika roman Osmanlı’da ne zaman ortaya çıkıyor?
Tefrika, Avrupa’da 18. yüzyılın sonunda çıkıyor ama asıl patlaması 1830’lu yıllarda... Osmanlı’da 1830’lu yıllarda ilk gazete çıkıyor ama bildiğimiz anlamda gazeteler 1860-1870’li yıllarda... Osmanlı’da roman türünün doğuşuyla tefrika roman aynı tarihlerde gerçekleşiyor.
Tefrika romanın ortaya çıkışıyla kapitalizmin yakın bir ilişkisi var. Kitap pahalı. Kitabı satabileceğiniz kitle bu yüzden sınırlı. Yayıncılar şunu fark ediyorlar:
'Kitabın yüzde biri fiyatına gazetenin içine bunu yerleştirirsek hem gazetenin çok satmasını sağlarız, hem romanın çok okunmasını sağlarız' Bu sayede okuyucu sayısını artıyorlar.
Tefrikanın, bölüm bölüm yayımlanmasından kaynaklanan kendine ait özellikleri var. Bu durum romanın yapısını nasıl etkiliyor?
Tefrika gün gün yayımlanıyor, takip eden bir kitle var. Yazar öyle bir bitirmeli ki ertesi gün okur onu yine alsın. Romanda kitapla okur baş başa. Oysa tefrikada bir gazete sayfasının içindesiniz. O günkü siyasi, ekonomik, cinayet haberlerinin ortasında bir roman var. Bir cinayet haberi çıkıyor, o haberden yola çıkarak tefrika roman yayımlanmaya başlıyor. Gerçek ve kurmaca arasındaki farkın yer yer kaybolduğu durumlar ortaya çıkabiliyor.
Kayıp romancı: Boyar
Bu proje kapsamında nasıl bir çalışma yürüttünüz? Ortaya çıkardığınız yeni romanlar oldu...
2014 mayısında başladık. 2017 mayısına kadar sürdü. 302 süreli yayın taradık. Bazıları 20-30 yıl çıkmış gazeteler, bazıları da 10-15 sayı çıkmış. 569 telif roman bulduk. 784 de çeviri roman tefrikası bulduk. 569 romanın 481’i, 155 erkek yazar, 46’sı da 23 kadın yazar tarafında kaleme alınmış. 43 romanın yazarı ise tespit edilemedi. 239 yeni roman bulundu. Bunlar herhangi bir edebiyat tarihinde, arşivde adı geçmeyen, gazete sayfasında kalmış romanlar. Koç Üniversitesi ile bir tefrika dizisi başlattık. Önemli olduğunu düşündüğümüz, mutlaka günümüz okuru ile buluşmalı dediğimiz romanları basmaya çalışıyoruz. İlk bastığımız roman Belkıs Sami Boyar’ın Aşkımı Öldürdüm romanı. Belkıs Sami Boyar, Halide Edip’in kız kardeşi. Bulabildiğimiz tek romanı bu. Dönemin çok satan Son Saat gazetesinde tefrika edilmiş.
İkinci bastığımız kitap Selahattin Enis’in Orta Malı romanı. Bu roman 156 tefrika sürmüş. Belki 18 bölüm olarak tasarlamış ama roman tutmuş demek ki. 156 sayısına çok az rastladım. Okuduğunuz zaman fark ediyorsunuz, Selahattin Enis bu romanı uzatmak için elinden geleni yapmış.
"Bu ay 2 roman basılıyor"
Yayına hazırlanan yeni kitaplar var galiba...
Kasım ayı içinde Fatma Fahrünnisa’nın Dilharap romanı çıkacak. 4. kitap da Mehmet Rauf’un Kâbus romanı. O da bu ay içinde çıkıyor. O da sarsıcı bir metin. Bunlar dışında Recaizade Mahmut Ekrem’in Saime, Ercüment Ekrem’in Şevketmeab ve Vedat Örfi’nin Kırk Bela romanını 2018 yılında çıkartacağız.
Milliyet'ten Görkem Evci'nin haberine göre gazetelerde her gün bir bölümü yayımlanan ‘tefrika romanlar’, bir zamanların dizi filmleri gibi takip ediliyor, ‘sezon finalleri’ gazetelerin abone yenileme dönemine denk getirilerek okuyucu kazanılıyordu. Bu romanlardan yarım kalanı da var, ‘reytingi yüksek’ olduğu için 156 bölüm devam edeni de... Bir dönemin bu popüler tefrikalarının çoğu, Kitaplaşmadan unutulup gitti. Gazete sayfalarında, arşivlerin tozlu raflarında kalmış, edebiyat tarihinde adı hiç geçmeyen bu romanlar Özyeğin Üniversitesi’nin TÜBİTAK destekli projesi sayesinde şimdi yeniden canlanıyor, okuyucu ile buluşuyor. Proje kapsamında edebiyat tarihinde adına rastlanmayan 239 yeni roman bulundu.
Harf devriminin yapıldığı 1928 yılına kadar Arap harfli gazete ve dergilerde basılmış 569 telif, 784 çeviri roman, Özyeğin Üniversitesi’nin yürüttüğü 3 yıllık bir çalışma ile 302 gazete ve derginin tüm sayıları taranarak tespit edildi. Tek tek dijital ortama aktarılan bu romanlar, şimdi okuyucu ile buluşuyor. Projenin yürütücüsü Yardımcı Doçent Doktor Ali Serdar’la tefrika romanları ve yaptıkları çalışmayı anlattı.
"Gazete satışı artıyor"
Tefrika roman Osmanlı’da ne zaman ortaya çıkıyor?
Tefrika, Avrupa’da 18. yüzyılın sonunda çıkıyor ama asıl patlaması 1830’lu yıllarda... Osmanlı’da 1830’lu yıllarda ilk gazete çıkıyor ama bildiğimiz anlamda gazeteler 1860-1870’li yıllarda... Osmanlı’da roman türünün doğuşuyla tefrika roman aynı tarihlerde gerçekleşiyor.
Tefrika romanın ortaya çıkışıyla kapitalizmin yakın bir ilişkisi var. Kitap pahalı. Kitabı satabileceğiniz kitle bu yüzden sınırlı. Yayıncılar şunu fark ediyorlar:
'Kitabın yüzde biri fiyatına gazetenin içine bunu yerleştirirsek hem gazetenin çok satmasını sağlarız, hem romanın çok okunmasını sağlarız' Bu sayede okuyucu sayısını artıyorlar.
Tefrikanın, bölüm bölüm yayımlanmasından kaynaklanan kendine ait özellikleri var. Bu durum romanın yapısını nasıl etkiliyor?
Tefrika gün gün yayımlanıyor, takip eden bir kitle var. Yazar öyle bir bitirmeli ki ertesi gün okur onu yine alsın. Romanda kitapla okur baş başa. Oysa tefrikada bir gazete sayfasının içindesiniz. O günkü siyasi, ekonomik, cinayet haberlerinin ortasında bir roman var. Bir cinayet haberi çıkıyor, o haberden yola çıkarak tefrika roman yayımlanmaya başlıyor. Gerçek ve kurmaca arasındaki farkın yer yer kaybolduğu durumlar ortaya çıkabiliyor.
Kayıp romancı: Boyar
Bu proje kapsamında nasıl bir çalışma yürüttünüz? Ortaya çıkardığınız yeni romanlar oldu...
2014 mayısında başladık. 2017 mayısına kadar sürdü. 302 süreli yayın taradık. Bazıları 20-30 yıl çıkmış gazeteler, bazıları da 10-15 sayı çıkmış. 569 telif roman bulduk. 784 de çeviri roman tefrikası bulduk. 569 romanın 481’i, 155 erkek yazar, 46’sı da 23 kadın yazar tarafında kaleme alınmış. 43 romanın yazarı ise tespit edilemedi. 239 yeni roman bulundu. Bunlar herhangi bir edebiyat tarihinde, arşivde adı geçmeyen, gazete sayfasında kalmış romanlar. Koç Üniversitesi ile bir tefrika dizisi başlattık. Önemli olduğunu düşündüğümüz, mutlaka günümüz okuru ile buluşmalı dediğimiz romanları basmaya çalışıyoruz. İlk bastığımız roman Belkıs Sami Boyar’ın Aşkımı Öldürdüm romanı. Belkıs Sami Boyar, Halide Edip’in kız kardeşi. Bulabildiğimiz tek romanı bu. Dönemin çok satan Son Saat gazetesinde tefrika edilmiş.
İkinci bastığımız kitap Selahattin Enis’in Orta Malı romanı. Bu roman 156 tefrika sürmüş. Belki 18 bölüm olarak tasarlamış ama roman tutmuş demek ki. 156 sayısına çok az rastladım. Okuduğunuz zaman fark ediyorsunuz, Selahattin Enis bu romanı uzatmak için elinden geleni yapmış.
"Bu ay 2 roman basılıyor"
Yayına hazırlanan yeni kitaplar var galiba...
Kasım ayı içinde Fatma Fahrünnisa’nın Dilharap romanı çıkacak. 4. kitap da Mehmet Rauf’un Kâbus romanı. O da bu ay içinde çıkıyor. O da sarsıcı bir metin. Bunlar dışında Recaizade Mahmut Ekrem’in Saime, Ercüment Ekrem’in Şevketmeab ve Vedat Örfi’nin Kırk Bela romanını 2018 yılında çıkartacağız.