Financial Times: Türk basını baronu, medya kolunu Erdoğan'ın müttefikine satmayı kabul etti
Doğan Medya Grubu'nun Erdoğan Demirören'e satışı dış basında da yankı buldu.
İngiliz Financial Times gazetesi, Türkiye tarihinin en büyük medya sahipliği değişimini ifade eden Doğan Medya Grubu’nun Erdoğan Demirören’e satılışını, “Türk basını baronu, medya kolunu Erdoğan’ın müttefikine satmayı kabul etti” başlığıyla duyurdu.
Doğan Medya Grubu çatısındaki Vatan ve Milliyet gazetelerini Nisan 2011’de bünyesine katan Demirören Holding’in kurucusu ve sahibi Erdoğan Demirören’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ‘yakın bağları’ bulunduğuna dikkat çekilen Laura Pitel imzalı haberde, “Anlaşma, hükümet yanlısı gazeteler ve televizyonlar tarafından domine edilen medya için şok oldu” ifadelerine yer verildi.
“Türkiye’nin en önde gelen yayın organlarının devri; basının agresif şekilde hükümet yanlısı çizgideki yayınlar tarafından domine edildiği bir döneme denk geldi” denen haberde, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye’de eleştirel basına yönelik baskının arttığı kaydedildi.
"İnsanların bunun kaçınılmaz olduğunu anlayacağını düşünüyorum”
Financial Times’a konuşan Doğan Medya Grubu’ndan bir yetkili de, “Bu Türk medyası için tarihi bir an. Bunlar zor zamanlar. Herkes üzgün ancak insanların bunun kaçınılmaz olduğunu anlayacaklarını düşünüyorum” dedi.
Doğan Medya Grubu'nun, Onursal Başkanı Aydın Doğan tarafından, daha önce de grup bünyesindeki Milliyet ve Vatan gazetelerinin satıldığı ve Erdoğan Demirören'in sahibi olduğu Demirören Holding'e satışı, dün medyaya yansımıştı. Henüz resmi olarak ilan edilmeyen satış haberinin duyurulmasının ardından Doğan Holding bünyesindeki şirketlerin borsadaki değerinde kesin bir artış gözlemlenmişti. 3 Kasım 2002'de iktidara gelen AKP ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la ciddi sorunlar yaşayan Doğan Grubu ve kurucusu Aydın Doğan'ın satış kararı, Türkiye tarihindeki en büyük medya el değiştirmesini ifade ediyor. Alınan bilgilere göre, grubun toplam 1.2 milyar dolara satışında anlaşmaya varıldı.
1979'da Karacan ailesinden aldığı Milliyet'le basın sektörüne giren, 1994'te Simavi ailesinden Hürriyet grubunu satın alarak Türkiye'nin en büyük medya grubunun sahibi olan Aydın Doğan, yaklaşık 40 yıldır kesintisiz olarak medya sektöründeydi. Doğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğindeki AKP'nin 3 Kasım 2002 seçimlerinde iktidara gelmesinin ardından iş hayatında en sıkıntılı dönemini yaşadı.
Erdoğan'ın defalarca ağır ifadelerle hedef aldığı ve hapse girmesine neden olan hakkındaki siyaset yasağını 24 Eylül 1998'de "Muhtar bile olamaz" başlığıyla duyuran Hürriyet'i işaret ederek "28 Şubat davasında yargılanmalılar" mesajı verdiği Doğan Grubu, Nisan 2011'de Milliyet ve Vatan'ı, internet siteleri dâhil bütün haklarıyla toplam 74 milyon dolara Demirören-Karacan ortaklığına satmıştı. Demirören Grubu, daha sonra Milliyet ve Vatan'ın tek başına sahibi olmuş, dönemin başbakanı Erdoğan, Erdoğan Demirören'in sahibi olduğu medya grubunun başına kimin getirileceğini kendisine sorduğunu gazetecilere açıklamıştı.
Erdoğan Demirören, "İmralı Zabıtları" haberine sinirlenen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "patron" diye hitap ettiği telefon konuşmasında ağlamasıyla da gündeme gelmişti.
Doğan Medya Grubu çatısındaki Vatan ve Milliyet gazetelerini Nisan 2011’de bünyesine katan Demirören Holding’in kurucusu ve sahibi Erdoğan Demirören’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ‘yakın bağları’ bulunduğuna dikkat çekilen Laura Pitel imzalı haberde, “Anlaşma, hükümet yanlısı gazeteler ve televizyonlar tarafından domine edilen medya için şok oldu” ifadelerine yer verildi.
“Türkiye’nin en önde gelen yayın organlarının devri; basının agresif şekilde hükümet yanlısı çizgideki yayınlar tarafından domine edildiği bir döneme denk geldi” denen haberde, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye’de eleştirel basına yönelik baskının arttığı kaydedildi.
"İnsanların bunun kaçınılmaz olduğunu anlayacağını düşünüyorum”
Financial Times’a konuşan Doğan Medya Grubu’ndan bir yetkili de, “Bu Türk medyası için tarihi bir an. Bunlar zor zamanlar. Herkes üzgün ancak insanların bunun kaçınılmaz olduğunu anlayacaklarını düşünüyorum” dedi.
Doğan Medya Grubu'nun, Onursal Başkanı Aydın Doğan tarafından, daha önce de grup bünyesindeki Milliyet ve Vatan gazetelerinin satıldığı ve Erdoğan Demirören'in sahibi olduğu Demirören Holding'e satışı, dün medyaya yansımıştı. Henüz resmi olarak ilan edilmeyen satış haberinin duyurulmasının ardından Doğan Holding bünyesindeki şirketlerin borsadaki değerinde kesin bir artış gözlemlenmişti. 3 Kasım 2002'de iktidara gelen AKP ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la ciddi sorunlar yaşayan Doğan Grubu ve kurucusu Aydın Doğan'ın satış kararı, Türkiye tarihindeki en büyük medya el değiştirmesini ifade ediyor. Alınan bilgilere göre, grubun toplam 1.2 milyar dolara satışında anlaşmaya varıldı.
1979'da Karacan ailesinden aldığı Milliyet'le basın sektörüne giren, 1994'te Simavi ailesinden Hürriyet grubunu satın alarak Türkiye'nin en büyük medya grubunun sahibi olan Aydın Doğan, yaklaşık 40 yıldır kesintisiz olarak medya sektöründeydi. Doğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğindeki AKP'nin 3 Kasım 2002 seçimlerinde iktidara gelmesinin ardından iş hayatında en sıkıntılı dönemini yaşadı.
Erdoğan'ın defalarca ağır ifadelerle hedef aldığı ve hapse girmesine neden olan hakkındaki siyaset yasağını 24 Eylül 1998'de "Muhtar bile olamaz" başlığıyla duyuran Hürriyet'i işaret ederek "28 Şubat davasında yargılanmalılar" mesajı verdiği Doğan Grubu, Nisan 2011'de Milliyet ve Vatan'ı, internet siteleri dâhil bütün haklarıyla toplam 74 milyon dolara Demirören-Karacan ortaklığına satmıştı. Demirören Grubu, daha sonra Milliyet ve Vatan'ın tek başına sahibi olmuş, dönemin başbakanı Erdoğan, Erdoğan Demirören'in sahibi olduğu medya grubunun başına kimin getirileceğini kendisine sorduğunu gazetecilere açıklamıştı.
Erdoğan Demirören, "İmralı Zabıtları" haberine sinirlenen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "patron" diye hitap ettiği telefon konuşmasında ağlamasıyla da gündeme gelmişti.