Fethullah Gülen'den 'telefon dinleme' açıklaması!
Fethullah Gülen Hocaefendi'nin avukatı Nurullah Albayrak, basında yer alan 7 bin kişinin telefonunun dinlendiği iddiasıyla ilgili açıklama yaptı.
Avukat Albayrak’ın yaptığı açıklama şöyle:
“Bugün bazı gazetelerde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında siyasetçiler, bürokratlar, gazeteciler ve akademisyenlerden oluşan 7.000’in üzerinde kişinin telefonlarının dinlendiği iddia edilmiş ve bu uygulama insafsızca ve haksız bir biçimde müvekkilime atfedilmeye çalışılmıştır. Birbiriyle düşünsel irtibatı olmayan 7.000’in üzerinde kişinin aynı soruşturma kapsamında dinlendiği iddiası doğru ise; bu işlemi yapan sorumlular sıfatlarına bakılmaksızın cezalandırılmalıdır.
Ancak, son günlerde yapılan haberlere bakıldığında, akla ve mantığa uygun olmayan ve halkı tedirgin edebilecek bu iddianın önceki iddialar gibi sadece miting meydanlarında kullanılmaya yönelik olduğu çok açıktır. Bu durum toplumda oluşturulmaya çalışılan kin ve düşmanlığı daha fazla tahrikten başka bir işe yaramayacaktır.
Söz konusu iddialar üzerinden ağıtlar yakılıp masum insanlara iftira atılmamalı, bu iddiaları aydınlatmak için derhal hukuki gereği yapılmalıdır. HSYK ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da gecikmeksizin bu iddiaları incelemeli ve kamuoyunu tatmin edecek şekilde açıklama yapmalıdır.
Ceza Muhakemesi Kanununa göre soruşturma kapsamında yapılan dinleme faaliyetleri gizli olduğu için teyit edilmesi mümkün olmayan bu iddianın ortaya atılmasıyla, devleti daha otoriter hale getirecek İnternet, HSYK ve MİT Yasası gibi Anayasa’ya aykırı düzenlemelerin tartışılması perdelenmektedir.
Ülkemizde son bir yıldır, 'Korkutma, Damgalama, Günah Keçisi İlan Etme' şeklinde kara propaganda teknikleri sıkça kullanılmaktadır. Bu haber ile amaçlanan da her görüşten onlarca aydın, yazar, siyasetçi ve sanatçıda 'Korku ve Nefret' hasıl etmek ve 'Paralel' damgalaması ile müvekkilim ve Camiayı 'Günah Keçisi İlan Etmektir.'
Bir kez daha anlaşılmıştır ki, söz konusu haber sahipleri ve bu haberi servis edenler, Joseph Goebbles’in ‘Propagandası yapılan şeyin gerçek ya da yalan olduğu önemli değildir, önemli olan ne kadar çok kişiye ulaştığı ve ne kadar çok kişiyi inandırabildiğinizdir’ ilkesini amaç edinmişlerdir.
Ancak, kara propagandayı pervasızca kullananlar bilmelidir ki, ‘yalan ve gösterişler gürültülü, hakikat ve samimiyet ise sessizdir’ ve gerçekler ergeç ortaya çıkacaktır.
Müfteriler hakkında önceden olduğu gibi yasal başvurular yapılacaktır.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur."
“Bugün bazı gazetelerde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında siyasetçiler, bürokratlar, gazeteciler ve akademisyenlerden oluşan 7.000’in üzerinde kişinin telefonlarının dinlendiği iddia edilmiş ve bu uygulama insafsızca ve haksız bir biçimde müvekkilime atfedilmeye çalışılmıştır. Birbiriyle düşünsel irtibatı olmayan 7.000’in üzerinde kişinin aynı soruşturma kapsamında dinlendiği iddiası doğru ise; bu işlemi yapan sorumlular sıfatlarına bakılmaksızın cezalandırılmalıdır.
Ancak, son günlerde yapılan haberlere bakıldığında, akla ve mantığa uygun olmayan ve halkı tedirgin edebilecek bu iddianın önceki iddialar gibi sadece miting meydanlarında kullanılmaya yönelik olduğu çok açıktır. Bu durum toplumda oluşturulmaya çalışılan kin ve düşmanlığı daha fazla tahrikten başka bir işe yaramayacaktır.
Söz konusu iddialar üzerinden ağıtlar yakılıp masum insanlara iftira atılmamalı, bu iddiaları aydınlatmak için derhal hukuki gereği yapılmalıdır. HSYK ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da gecikmeksizin bu iddiaları incelemeli ve kamuoyunu tatmin edecek şekilde açıklama yapmalıdır.
Ceza Muhakemesi Kanununa göre soruşturma kapsamında yapılan dinleme faaliyetleri gizli olduğu için teyit edilmesi mümkün olmayan bu iddianın ortaya atılmasıyla, devleti daha otoriter hale getirecek İnternet, HSYK ve MİT Yasası gibi Anayasa’ya aykırı düzenlemelerin tartışılması perdelenmektedir.
Ülkemizde son bir yıldır, 'Korkutma, Damgalama, Günah Keçisi İlan Etme' şeklinde kara propaganda teknikleri sıkça kullanılmaktadır. Bu haber ile amaçlanan da her görüşten onlarca aydın, yazar, siyasetçi ve sanatçıda 'Korku ve Nefret' hasıl etmek ve 'Paralel' damgalaması ile müvekkilim ve Camiayı 'Günah Keçisi İlan Etmektir.'
Bir kez daha anlaşılmıştır ki, söz konusu haber sahipleri ve bu haberi servis edenler, Joseph Goebbles’in ‘Propagandası yapılan şeyin gerçek ya da yalan olduğu önemli değildir, önemli olan ne kadar çok kişiye ulaştığı ve ne kadar çok kişiyi inandırabildiğinizdir’ ilkesini amaç edinmişlerdir.
Ancak, kara propagandayı pervasızca kullananlar bilmelidir ki, ‘yalan ve gösterişler gürültülü, hakikat ve samimiyet ise sessizdir’ ve gerçekler ergeç ortaya çıkacaktır.
Müfteriler hakkında önceden olduğu gibi yasal başvurular yapılacaktır.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur."