Fatih Altaylı'yı sinirlendiren mesaj! 'Hangi sakallı dine zarar veriyor!'

Habertürk yazarı Fatih Altaylı yeni yıl sabahı aldığı mesaja çok sinirlendiğini ve tanıdığı bir kişiden gelen bu mesaja uzunca bir cevap verdiğini söyledi...

Habertürk yazarı Fatih Altaylı yeni yılın ilk günü aldığı mesaja çok sinirlendi.

"Telefonuma bir mesaj geldi.“Yeni yılımızı kutlayan birindendir, yanıt vereyim” diyerek aldım elime.Hayır tam aksi imiş gelen mesaj. Mesaj bir tanıdıktan geliyor, sevdiğim birinden ama zehir zemberek." diyen Altaylı, bu mesajın karşılığı uzunca bir cevap verdiğini belirterek köşesinde paylaştı.

Altaylı mesajında, "Çocuklara hediye getiren yaşlı ve sakallı bir amcaya tepki göstereceğine, tarikat yurtlarında çocuklara tecavüz eden sakallılara tepki göstersen belki daha insani bir tavır sergilemiş olurdun. Kutladığımız yeni yıla yolladığın eleştiriler gibi, bu sapıklıklar ortaya çıktığı zaman da eleştiri mesajlarını bekliyorum." ifadelerine yer verdiğini belirtti.

İşte Fatih Altaylı'nın yazısından ilgili bölüm:

Hangi sakallı dine zarar veriyor!

Yeni yılın ilk günü, yani dün sabah uyandım.

Ailece kahvaltı sofrasındayız.

Aile dediysem geniş aile.

Anneanneler, babaanneler, kuzenler, kardeşler hep beraber.

Telefonuma bir mesaj geldi.

“Yeni yılımızı kutlayan birindendir, yanıt vereyim” diyerek aldım elime. Hayır tam aksi imiş gelen mesaj.

Mesaj bir tanıdıktan geliyor, sevdiğim birinden ama zehir zemberek.

Yeni yıl kutlamak gavur adetiymiş, yılbaşı çamı gavurlara özenmekmiş, Noel Baba bir Hristiyan inanışıymış, çocukları Hristiyanlaştırmak içinmiş, dinden ve yoldan çıkma alametleriymiş tüm bunlar.

Tepem attı.

Oturdum kendisine uzunca bir yanıt verdim.

Sizinle de paylaşmak isterim:

“Sevgili kardeşim,

Sana kimse 'Yeni yılı kutla' demiyor. İstemezsen kutlamazsın.

Ama bilgisizliğinle kendini bana rezil etme.

Hristiyanların kutladığı şey yeni yıl değil, Noel’dir.

Yani 31 Ocak gecesini değil, 24 Aralık gecesini kutlarlar.

Tüm dinler gibi Hristiyanlık da bölündüğü için onlar arasında da farklı tarihlerde kutlamalar yapılır.

Ortodokslar ayrı tarihte, Katolikler ayrı tarihte kutlarlar.

Bizim yaptığımız kutlamanın Hristiyan gelenekleri ile alakası yok.

Biz yeni bir yılın gelişini kutluyoruz.

Yeni yılla birlikte yeni umutlar olsun istiyoruz.

Ama asıl mesele bu da değil bizim için.

Sevdiğimiz dostlarımızla, ailemizle bir araya gelip neşelenmenin keyfini sürüyoruz.

Ayıp mı bu?

Günah mı bu?

Biz bu yılbaşında da eşim, kızım, annelerimiz, kardeşlerimiz, yeğenlerimizle bir araya geldik.

Aileyi bir araya getiren, dostları bir araya getiren bir şeye hangi izanla kötü dersin.

Cehaletinle devam edelim.

Yılbaşı ağacı dediğin şey bir Hristiyan geleneği değil, bir Ortadoğu geleneğidir.

Doğanın yeniden canlanacak olmasını simgeler.

Hayat döngüsünü gösterir.

Sümer’den beri vardır.

Almışsa Hristiyanlık oradan almıştır.

Anadolu’da üzerine ipler kumaşlar bağlanmış ağaçlar da, bazı kabirlerde dilek için aynı şekilde kullanılan ağaçlar da aynı geleneğin uzantısıdır.

Gönül Alpay Tekin’in Hayat Ağacı adlı kitabını okursan belki anlarsın ne anlattığımı.

Noel Baba’ya da çok kızgınsın anladığım kadarıyla.

Noel Baba’nın ne olduğu bile meçhul.

Kimine göre Antalya’da yaşamış bir Hristiyan azizi.

Kimine göre Kuzey ülkelerinde uydurulmuş bir şey.

Kızakla ve karda gezdiğine göre ikincisi daha muhtemel.

Çocuklara hediye getiren yaşlı ve sakallı bir amcaya tepki göstereceğine, tarikat yurtlarında çocuklara tecavüz eden sakallılara tepki göstersen belki daha insani bir tavır sergilemiş olurdun.

Kutladığımız yeni yıla yolladığın eleştiriler gibi, bu sapıklıklar ortaya çıktığı zaman da eleştiri mesajlarını bekliyorum.

Yeni yılın sana da mutluluk getirmesini diliyorum.

Gözlerinden öperim.”