Fatih Altaylı'dan Fuat Uğur'a veryansın! Ayşe Barım ve Serenay Sarıkaya'ya destek!

ID İletişim ve ünlü isimlerin menajerliğini yapan Ayşe Barım hakkında sektörde tekelleşmeye neden oldukları iddiaları gündeme gelmişti. Sektördeki oyuncular yorumlarını esirgemezken Ayşe Barım'a destek veren bir isim de Fatih Altaylı oldu. Ayşe Barım'ı sektörde tanıdığını dile getiren Altaylı, Fuat Uğur'a sert eleştirilerde bulundu.

tv100 yazarı Fuat Uğur'un 2024 tarihli bir yazısı sosyal medyada tekrar gündem oldu. Uğur, "TV kanallarında ve dijital platformlarda hep aynı isimlerin oynadığını, bir mafya sistematiği" olduğunu ileri sürmüştü. Sektörün tekelleştiğini iddia eden Uğur, belli başlı birkaç menajerlik ajansına bağlı olmayanların sektörde şansı olmadığını belirtmiş, sektörü elinde tutan birkaç isim olduğunu iddia etmişti.

"EMİNSEN ADIYLA SANIYLA YAZARSIN"

Gazeteci Fatih Altaylı YouTube kanalında Ayşe Barım ve ünlü oyuncu Serenay Sarıkaya olayını da yorumladı. Ayşe Barım'ı yıllardır sektörde bildiğini söyleyen Altaylı çirkin bulduğu iddialar hakkında "Böyle bir şeyi biliyorsan ve kendinden eminsen adıyla sanıyla yazarsın... Ayşe Barım herhalde işini iyi yapıyor ki sanatçılar da onu tercih etmişler. Onu tercih eden sanatçıların iş buluyor olması Ayşe Barım'ın başarısı olduğu kadar sanatçıların da iyi olmasından kaynaklanıyor. 'Onun şirketindekiler iş buluyor, benimkiler bulamıyor' diyorlar, şimdi Ayşe Barım ne yapsın buna? Ayşe Barım'ın yapım şirketlerine kendi sanatçılarını önermesi ayıp bir şey mi? Zaten bir menajerin işi bu değil mi? Dünyada da işler böyle yürümüyor mu?" dedi.

"BUNLAR ÇİRKİN İDDİALAR"

İşte Fatih Altaylı'nın çok konuşlulacak o yorumu:

Şimdi bu aslında Fuat Uğur isimli bir yazarın diyim ortaya bundan bir kaç ay önce Eylül ayında yanılmıyorsam ortaya attığı bir takım iddiaların bugünlerde yeniden ısıtılarak önümüze getirilmesi. Fuat Uğur'u tanır mısın bilmiyorum. Ben şahsen tanımam ama şöyledir. Eski bir solcudur ağır bir solcuyken şimdi islamcılığa doğru evrildi bildiğim kadarıyla ya da neye evrildiğini de çok bilmiyorum. evrildi mi onu da çok bilemiyorum ama iktidara yakın durmaya çalışıyor uzunca bir süredir. TGRT'de yazıyordu şimdi tv100'de yazıyormuş galiba. Bunun yazdığı bir yazıda patlıyor her şey. Bu diyor ki; işte bir sanatçı var bir iş adamıyla falan filan çirkin çirkin iddialar. Bu yazı yazıldıktan aylar sonra 2 ay sonra 3 ay sonra tekrar sosyal medyada bazı isimler gündeme getirdi. Bir takım sözde sanatçılar falan bunu da arkasından iteleyen bir takım sözde sanatçılar da var. Sözde dememim sebei şu; ya bunlar çirkin iddialar. Niye çirkin? Bir öyle bir şeyi biliyorsan ve eminsen ve kendine de güveniyorsan bunu adıyla sanıyla yazarsın kardeşim. Dersin ki bu olay böyle böyle şu tanık var şu belge var şimdi böyle bir şey demek. Yok o Gaydi o onunla birlikteydi bilmem nesi vardı şuşuydu bu buydu falan.
Evet, Ayşe Barım ben yıllardır samimiyetim falan yok ama tanırım bilirim piyasadan. Evet bir menejerlik şirketi var ve Türkiye'nin önde gelen pek çok sanatçısı bu menajerlik şirketinin içerisinde. Her halde işini iyi yapıyor ki sanatçılar da onu tercih etmişler. Onu tercih eden sanatçıların iş buluyor olması Ayşe Barım'ın başarısı olduğu kadar sanatçıların da iyi olmasından kaynaklanıyor. Şimdi onun şirketi iş buluyor benimkiler bulamıyor. Abi Ayşe Barım ne yapsın buna? Ya da Ayşe Barım'ın yapım şirketlerine kendi sanatçılarını önermesi ayıp bir şey mi? Zaten bir menejerin işi bu değil mi? Dünyada da bu işler böyle yürümüyor mu? Ayşe Barım diyecek ya benden 2 tane sanatçı aldın ayıp olur şimdi biraz da B şirketinden alın. Böyle mi diyecek? Bunu kim diyor Türkiye'de. Ya da dünyada kim diyor? Herkes elindeki sanatçıyı pazarlamak ister.

"BUNLARIN AYNISI SANA YAPILSA HOŞUNA GİDER Mİ?"

O konuda yapım şirketleriyle iyi bir ilişkisi var ise eğer diğerleri bulamıyorsa eğer bu Ayşe Barım'ın suçu mu? Veya bu eğer suçsa bile bunun karşılığı iftira atmak iş adamından santajla para aldılar falan filan mı demek? Ayıp, ama Fuat Uğur'un bunu yazmasında bir şey yok. Fuat Uğur her şeyi yazabilir. Buradaki korkaklık isim misimsiz bir iddia olarak ortaya atması ve sonrasında çekilmesi ve şimdi milletin orada birbirini parçalaması. Böyle ben kızdığım bazı tırnak içinde sanatçılar. Onlarda mal bulmuş magribi gibi bunun üstüne atlayıp birbirlerine ağır hakaretler etmeler. Ya kardeşim, hanımefendi güzel kızım bunların aynısı sana yapılsa hoşuna gider mi? Bir başka gazeteciye benzeyen bir yaratık köşesi olan bir tip kalkıp bunları senle ilgili yazsa ve başkası da o diye bunu heyecanla bu yalanı palavrayı ve doğrusa kime ne ayrıca şantaj tarafı ayrı o polisiye mesele o da zaten ayrı bir soruşturma konusu yazsalar hoşuna gider mi? Sen bunu niye köpürtüyorsun ki? Ne istiyorsun ki bundan? Bunlar çirkin çirkin işler. Bu çirkin işlerle bir takım sanatçılar durduk yere karalanıyor.

"SERENAY SARIKAYA'NIN NE GÜNAHI VAR?"

Şimdi Serenay Sarıkaya'nın ne günahı var? Burada ne yapmış Serenay Sarıkaya? Zaten Ayşe Barım yırtınsa Serenay Sarıkaya'nın bir karşılığı yok ise eğer televizyon seyircisi karşısında zaten kimse almaz çalıştırmaz onları. Bir dizi kolay bir şey mi? Bir dizi milyonlarca dolarlık bir yatırım televizyon için yapım şirketi için. Aaa Ayşe Barım söyledi bir Serenay'ı alalım , Seranay seyredilmezse kimse Serenay'ı oynatmaz ki zaten. Bir oynatır, hadi iki oynatır üçüncüde oynatmaz. Burada torpilin işlediği bir yer değil ki. Torpil işlese bütün dizi yapımcıları benim arkadaşım ben oynarım abi. Ne sürüneceğim sabah akşam burada yorum yapacam diye. Giderim televizyonda ooo diziler miziler kakara kikiri. Benden şimdi Şakir Paşa olmaz mıydı? Yapımsını tanıyorum hatta senaristini tanıyorum. Bu işler torpille olmuyor. Torpille çıkartırsın hiç kimse izlemez. Var öyle televizyonlar. Torpille yorumcular, torpille spikerler. Seyretmiyor abi. Benden de Şakir Paşa olmuyor o yüzden. Yoksa şimdi ne güzel dizide oynuyordum.
Kıskançlık fesatlık bunun içinde yüzde 2 doğruluk payı varsa eğer Ayşe Barım muhakkak diyordur ki işte benim oyuncumu alın falan der, herkes der bunu yani. Bu birilerinin hoşuna gitmiyordur onlar yüzünden iş yapamıyorum diyordur böyle kıskançlıktan başlayan pislik yani. Sonra onu bir gazeteciye üfürüyorlar gazeteci olmadığı için onu yazıyor böyle saçma sapan mesnetsiz ondan sonra al başına belayı. Linç yani bu ayıp linç kültürü.