Faruk Bildirici’den Demirören Medya’ya ‘patron medyası’ eleştirisi! ‘Habercilik firar ediyor…’

Tayfun Demirören olayı üzerine Demirören Medya’ya ‘patron medyası’ tespiti yapan Faruk Bildirici, “Habercilik işte böyle firar ediyor, editoryal bağımsızlığın esamesi okunmuyor. Patronun çıkarları, kamu yararından, toplumun öğrenme hakkından önde geliyor. Okura, izleyiciye saygı sıfır, patrona bağlılık on numara oluyor. Patron bir yerlere bağlıysa, oraya da biat kaçınılmaz oluyor doğal olarak” eleştirisinde bulundu.

Almanya’daki şirketiyle bağlantılı 66 milyon liralık iki karşılıksız çek nedeniyle ile geçtiğimiz hafta Demirören Holding Yönetim Kurulu Üyesi Tayfun Demirören tutuklandı. Demirören ailesinin borcu ödemesinin ardından ise Tayfun Demirören tahliye edildi.

Yaşananların medyaya yansımasını köşesine taşıyan Faruk Bildirici, “Bir holdingin yönetimindeki iş insanının tutuklanması haberdir. Üstelik bir de karşılıksız çek söz konusu. Ama Demirören Grubu’nun gazete ve televizyonları doğru düzgün haber yapamadı bu olayı. Hürriyet, Milliyet, Posta, CNN Türk, Demirören Holding’in açıklamasını kısacık yayımladılar, o kadar. Cezaevinde bir gün kalan Tayfun Demirören’in, ailenin borcu ödemesinden sonra tahliye olmasını bile haber yapamadılar, sessizliğe gömüldüler” değerlendirmesinin ardından şu eleştirilerde bulundu:

“Patron medyası olunca habercilik işte böyle firar ediyor, editoryal bağımsızlığın esamesi okunmuyor. Patronun çıkarları, kamu yararından, toplumun öğrenme hakkından önde geliyor.

Okura, izleyiciye saygı sıfır, patrona bağlılık on numara oluyor. Patron bir yerlere bağlıysa, oraya da biat kaçınılmaz oluyor doğal olarak…”

Faruk Bildirici’nin bugünkü köşesinden ‘Patron Medyasında Habercilik Firarda’ başlıklı bölüm şöyle:

Demirören Holding yönetim kurulu üyesi Tayfun Demirören, havalimanında tutuklanınca, o güne değin medyaya yansımayan bilgiler ortalığa saçıldı.

Tayfun Demirören’in Almanya’da kurduğu şirket batmış, oradan aldığı 240 milyon Euro krediyi de geri ödeyemeyince gayrimenkul projesine el konulmuştu. Ardından 66 milyonluk çekleri karşılıksız çıkmış, iki ay kadar önce Türkiye’de de hapis cezası kararı verilmişti.

Yıldırım Demirören’in kardeşi Tayfun Demirören’in borçları, Demirören Holding’in milyar dolarlık borcunun yanında çok küçüktü ama onun muhatabı Ziraat Bankası değil özel şirketlerdi!

Tutuklama kararı, muhalif haber sitelerinden duyuldu ilk akşam. Bunun üzerine Demirören Holding, “Tayfun Demirören’in, şahsına ait ‘Mikare Real Estate’ şirketindeki faaliyetlerinden doğan bir konuyla ilgili tutuklandığını” ve “üzüntü duyduklarını” belirten bir açıklama yaptı.

Bir holdingin yönetimindeki iş insanının tutuklanması haberdir. Üstelik bir de karşılıksız çek söz konusu. Ama Demirören Grubu’nun gazete ve televizyonları doğru düzgün haber yapamadı bu olayı. Hürriyet, Milliyet, Posta, CNN Türk, Demirören Holding’in açıklamasını kısacık yayımladılar, o kadar. Cezaevinde bir gün kalan Tayfun Demirören’in, ailenin borcu ödemesinden sonra tahliye olmasını bile haber yapamadılar, sessizliğe gömüldüler.

Patron medyası olunca habercilik işte böyle firar ediyor, editoryal bağımsızlığın esamesi okunmuyor. Patronun çıkarları, kamu yararından, toplumun öğrenme hakkından önde geliyor.

Okura, izleyiciye saygı sıfır, patrona bağlılık on numara oluyor. Patron bir yerlere bağlıysa, oraya da biat kaçınılmaz oluyor doğal olarak…