Ezgi Başaran trollere fena yüklendi! 'Yarbay Alevi! Yarbay Paralel! Siz Alçak!'
Radikal Genel Yayın Yönetmeni Ezgi Başaran, bugünkü yazısında Şehit Yüzbaşı'nın Yarbay Ağabeyi hakkında başlatılan linç kampanyasını sert sözlerle eleştirdi.
Şehit yakınıdır, acısı vardır dahi demeden yaftayı yapıştırdıklarını belirten Başaran, Siz 'ölmüşlerin ailelerini yuhalatma' tıynetinin memurusunuz diyerek ağır göndermede bulundu.
Ezgi Başaran'ın yazının sonunda " Değil sekiz pespaye gazete, on sekiz gazeteniz, otuz sekiz tv kanalınız, bin beş yüz küfürbaz trolünüz olsa da yönetemezsiniz. Çünkü hakikat demir gibi sağlam, demir gibi soğuk bir biçimde memleketin orta yerinde dikiliyor" sözleri de dikkat çekti.
İşte Ezgi Başaran'ın 'Yarbay Alevi! Yarbay Paralel! Siz Alçak!' Başlıklı Yazısı...
Ne dediler, biliyor musunuz? "Yarbay FETÖ ağzıyla konuşuyor." "Ölmesini bilmeyenler asker olmasın."
Her gün bizleri, gazetecileri sistematik bir zorbalıkla hedef gösteriyorsunuz ya...
Tedirginlikle bekledik.
Bunu da yapacak mısınız acaba diye bekledik. Vallahi de billahi de yaptınız.
Şehit ailelerini de ağzınızdan köpükler saçarak ezberinizdeki 'kötü' tanımlamalarla etiketlediniz.
Siirt'teki bombalı saldırıda şehit olan Jandarma er Bahadır Aydın cenaze töreninde Sağlık Bakanı Müezzinoğlu'nu protesto eden aile büyüğüne DHKP-C'li dediniz.
Eski Eğitim-Sen Şube Başkanı bir ÖDP'liydi.
Yine Siirt saldırısında şehit olan Recep Beycur'un cenazesinde "Cumhurbaşkanı gurur duysun. Kardeşi kardeşe kırdırıyor. Bu yaşa getirene kadar ne çektik. Onun oğlu olsa böyle olur muydu" diye bağıran yakınını 'PKK sempatizanı provokatör' ilan ettiniz.
Öyle bir PKK'li, öyle bir provokatör ki... "Kardeşi kardeşe kırdırıyorsunuz, akan kan dursun" diyor.
Şehit yakınıdır, acısı vardır dahi demeden yapıştırdınız yaftayı.
**
Hadi en karanlık yollara saptınız ve bir şekilde onları terörist yaptınız, özel yerleştirilmiş kışkırtıcıymışlar gibi sundunuz, şimdi bu içi ezilmiş, üzerinde üniforması olan Yarbay'a ne diyeceksiniz diye bekledik.
Sürpriz yapmadınız.
Pazar günü 32 yaşındaki kardeşini şehit veren Yarbay Mehmet Alkan tabuta kapanıp şöyle diyordu: "Buradaki vatan evladı daha 32 yaşında. Vatanına, sevdiklerine doyamadı. Bunun katili kim? Bunun sebebi kim? Düne kadar çözüm diyenler ne oldu da sonradan savaş diyor. Saraylarda 30 tane korumayla gezip, zırhlı arabalara binip 'Şehit olmak istiyorum' diye bir şey yok. Git o zaman oraya git."
Birkaç saat içinde Twitter'da "Yarbay Alevi" sözü trending topic oldu, biliyor musunuz?
Sonra da ne dediler, biliyor musunuz? "Yarbay FETÖ ağzıyla konuşuyor." FETÖ yani Fetullah Terör Örgütü!
Bir de ne dediler, biliyor musunuz? "Ölmesini bilmeyenler asker olmasın. Kardeşi ölen Yarbay hakkında TSK işlem başlatsın."
Soğukkanlı bir katilin kelime dağarcığından çıkabilir ancak şu cümle. Acımasızlığa bakın.
İşinize gelmeyeni duyduğunuzda düğmesine basılmış aptal bir çamaşır makinesi gibi dönmeye ve kötülüklerinizi üstümüze saçmaya başlıyorsunuz.
Yarbay Alevi! Yarbay paralelci! Yarbay terörist!
Velev ki Alevi! Velev ki Gülen cemaatinden! Suç mu?
Bu insanın kardeşi ölmüş, bunun arkası önü var mı?
O Yarbay, Alevi olduğu için mi yoksa Gülenci olduğu için mi isyan ediyor?
Sonradan da efendim, "Yarbay Alevi tamlamasını Twitter'da trending topic yapan paralelciler" diye bir şey de çıkardınız.
Öyle pis ki kavganız, önünüzden geçen tabutları gözleriniz görmüyor.
Aslında işin özü nedir, biliyor musunuz?
Siz 'ölmüşlerin ailelerini yuhalatma' tıynetinin memurusunuz.
O yüzden de çok güzel yakıştırıyorsunuz bu alçaklıkları kendinize.
Aslında işin özü nedir, biliyor musunuz?
Siz bugün niye savaş halinde olduğumuzla ilgili halkın aklını yönetebileceğinizi sanıyorsunuz.
Değil sekiz pespaye gazete, on sekiz gazeteniz, otuz sekiz tv kanalınız, bin beş yüz küfürbaz trolünüz olsa da yönetemezsiniz.
Çünkü hakikat demir gibi sağlam, demir gibi soğuk bir biçimde memleketin orta yerinde dikiliyor.
Herkes ama herkes onu görüyor.
Ezgi Başaran'ın yazının sonunda " Değil sekiz pespaye gazete, on sekiz gazeteniz, otuz sekiz tv kanalınız, bin beş yüz küfürbaz trolünüz olsa da yönetemezsiniz. Çünkü hakikat demir gibi sağlam, demir gibi soğuk bir biçimde memleketin orta yerinde dikiliyor" sözleri de dikkat çekti.
İşte Ezgi Başaran'ın 'Yarbay Alevi! Yarbay Paralel! Siz Alçak!' Başlıklı Yazısı...
Ne dediler, biliyor musunuz? "Yarbay FETÖ ağzıyla konuşuyor." "Ölmesini bilmeyenler asker olmasın."
Her gün bizleri, gazetecileri sistematik bir zorbalıkla hedef gösteriyorsunuz ya...
Tedirginlikle bekledik.
Bunu da yapacak mısınız acaba diye bekledik. Vallahi de billahi de yaptınız.
Şehit ailelerini de ağzınızdan köpükler saçarak ezberinizdeki 'kötü' tanımlamalarla etiketlediniz.
Siirt'teki bombalı saldırıda şehit olan Jandarma er Bahadır Aydın cenaze töreninde Sağlık Bakanı Müezzinoğlu'nu protesto eden aile büyüğüne DHKP-C'li dediniz.
Eski Eğitim-Sen Şube Başkanı bir ÖDP'liydi.
Yine Siirt saldırısında şehit olan Recep Beycur'un cenazesinde "Cumhurbaşkanı gurur duysun. Kardeşi kardeşe kırdırıyor. Bu yaşa getirene kadar ne çektik. Onun oğlu olsa böyle olur muydu" diye bağıran yakınını 'PKK sempatizanı provokatör' ilan ettiniz.
Öyle bir PKK'li, öyle bir provokatör ki... "Kardeşi kardeşe kırdırıyorsunuz, akan kan dursun" diyor.
Şehit yakınıdır, acısı vardır dahi demeden yapıştırdınız yaftayı.
**
Hadi en karanlık yollara saptınız ve bir şekilde onları terörist yaptınız, özel yerleştirilmiş kışkırtıcıymışlar gibi sundunuz, şimdi bu içi ezilmiş, üzerinde üniforması olan Yarbay'a ne diyeceksiniz diye bekledik.
Sürpriz yapmadınız.
Pazar günü 32 yaşındaki kardeşini şehit veren Yarbay Mehmet Alkan tabuta kapanıp şöyle diyordu: "Buradaki vatan evladı daha 32 yaşında. Vatanına, sevdiklerine doyamadı. Bunun katili kim? Bunun sebebi kim? Düne kadar çözüm diyenler ne oldu da sonradan savaş diyor. Saraylarda 30 tane korumayla gezip, zırhlı arabalara binip 'Şehit olmak istiyorum' diye bir şey yok. Git o zaman oraya git."
Birkaç saat içinde Twitter'da "Yarbay Alevi" sözü trending topic oldu, biliyor musunuz?
Sonra da ne dediler, biliyor musunuz? "Yarbay FETÖ ağzıyla konuşuyor." FETÖ yani Fetullah Terör Örgütü!
Bir de ne dediler, biliyor musunuz? "Ölmesini bilmeyenler asker olmasın. Kardeşi ölen Yarbay hakkında TSK işlem başlatsın."
Soğukkanlı bir katilin kelime dağarcığından çıkabilir ancak şu cümle. Acımasızlığa bakın.
İşinize gelmeyeni duyduğunuzda düğmesine basılmış aptal bir çamaşır makinesi gibi dönmeye ve kötülüklerinizi üstümüze saçmaya başlıyorsunuz.
Yarbay Alevi! Yarbay paralelci! Yarbay terörist!
Velev ki Alevi! Velev ki Gülen cemaatinden! Suç mu?
Bu insanın kardeşi ölmüş, bunun arkası önü var mı?
O Yarbay, Alevi olduğu için mi yoksa Gülenci olduğu için mi isyan ediyor?
Sonradan da efendim, "Yarbay Alevi tamlamasını Twitter'da trending topic yapan paralelciler" diye bir şey de çıkardınız.
Öyle pis ki kavganız, önünüzden geçen tabutları gözleriniz görmüyor.
Aslında işin özü nedir, biliyor musunuz?
Siz 'ölmüşlerin ailelerini yuhalatma' tıynetinin memurusunuz.
O yüzden de çok güzel yakıştırıyorsunuz bu alçaklıkları kendinize.
Aslında işin özü nedir, biliyor musunuz?
Siz bugün niye savaş halinde olduğumuzla ilgili halkın aklını yönetebileceğinizi sanıyorsunuz.
Değil sekiz pespaye gazete, on sekiz gazeteniz, otuz sekiz tv kanalınız, bin beş yüz küfürbaz trolünüz olsa da yönetemezsiniz.
Çünkü hakikat demir gibi sağlam, demir gibi soğuk bir biçimde memleketin orta yerinde dikiliyor.
Herkes ama herkes onu görüyor.