Ertuğrul Özkök'ten Cumhurbaşkanı'na Sözcü 'itirazı': Eski bir genel yayın yönetmeni olarak...
Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Sözcü’nün, imtiyaz sahibi Burak Akbay’ın da aralarında bulunduğu 4 çalışanı hakkında verilen gözaltı kararına tepki gösterdi.
Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, darbe girişiminin ardından Gülen cemaatine yönelik başlatılan soruşturma kapsamında Sözcü’nün, imtiyaz sahibi Burak Akbay’ın da aralarında bulunduğu 4 çalışanı hakkında verilen gözaltı kararına tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a "Eski bir genel yayın yönetmeni" olarak çağrıda bulunan Özkök, "Bir gazeteci arkadaşımızın 15 Temmuz günü Cumhurbaşkanı’nın nerede olduğunu bulmasının, bir gün suç unsuru haline geleceğini inanın ne ben, ne başka bir gazeteci aklına getirebilirdi" dedi.
Özkök, sözlerine şöyle devam etti:
"İnanın, size en yakın Sabah gazetesinin, Star’ın bir muhabiri de o gece sizin nerede olduğunuzu merak etmiş, mutlakta bulmaya çalışmıştır."
Sayın Cumhurbaşkanım...
Sayın Adalet Bakanı...
AKP hükümetinin sayın bakanları...
Sayın AKP’liler...
Türkiye’nin en büyük gazetesi Hürriyet’in 3.5 yıl Ankara temsilciliğini, 20 yıl genel yayın yönetmenliğini yaptım.
Bu kadar süre içinde, özellikle resmi ve dini bayram günlerinde, tatil günlerinde en büyük telaşımız, cumhurbaşkanı veya başbakanın nerede tatil yaptığını aramaktı.
Tatil günü ortadan kaybolan Özal’ın, nerede tatil yaptığını ilk bulan olmak, Ankara bürolarının en büyük başarı ölçülerinden biriydi.
Hürriyet’ten Muharrem Sarıkaya, Cumhuriyet’ten Faruk Bildirici, Milliyet’ten Süreyya Oral, Sabah’tan Emin Varol, Günaydın’dan Şükrü Küçükşahin, Orhan Uğurluoğlu birbirleriyle kıyasıya bir yarışa girerlerdi.
Ben Uğur Dündar’ın Göcek’te yüzerek rahmetli Turgut Özal’a ulaşmaya çalıştığı günleri hatırlıyorum.
Eğer bir başka gazetenin muhabiri bulmuşsa, inanın bulamayan arkadaşımız iyi bir azar yerdi.
Bir gazeteci arkadaşımızın 15 Temmuz günü Cumhurbaşkanı’nın nerede olduğunu bulmasının, bir gün suç unsuru haline geleceğini inanın ne ben, ne başka bir gazeteci aklına getirebilirdi...
İnanın, size en yakın Sabah gazetesinin, Star’ın bir muhabiri de o gece sizin nerede olduğunuzu merak etmiş, mutlakta bulmaya çalışmıştır.
Zaten merak etmediyse ona gazeteci de denemez.
19 Mayıs günüydü...
Herkes milli bir coşkuyla milletimizin zafer mücadelesinin başladığı günü kutlarken, böyle bir operasyonun kime yararı olabilir?
17 gün sonra Güney Afrika’nın Durban şehrinde “Dünya Gazeteciler Birliği”nin kongresi başlıyor.
Lütfen elinizi vicdanınıza koyarak söyleyin.
Böyle bir şeyin ülkemize hayırı, yararı olabilir mi ...
Emin olun böyle olaylar FETÖ operasyonlarını sulandırmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a "Eski bir genel yayın yönetmeni" olarak çağrıda bulunan Özkök, "Bir gazeteci arkadaşımızın 15 Temmuz günü Cumhurbaşkanı’nın nerede olduğunu bulmasının, bir gün suç unsuru haline geleceğini inanın ne ben, ne başka bir gazeteci aklına getirebilirdi" dedi.
Özkök, sözlerine şöyle devam etti:
"İnanın, size en yakın Sabah gazetesinin, Star’ın bir muhabiri de o gece sizin nerede olduğunuzu merak etmiş, mutlakta bulmaya çalışmıştır."
Sayın Cumhurbaşkanım...
Sayın Adalet Bakanı...
AKP hükümetinin sayın bakanları...
Sayın AKP’liler...
Türkiye’nin en büyük gazetesi Hürriyet’in 3.5 yıl Ankara temsilciliğini, 20 yıl genel yayın yönetmenliğini yaptım.
Bu kadar süre içinde, özellikle resmi ve dini bayram günlerinde, tatil günlerinde en büyük telaşımız, cumhurbaşkanı veya başbakanın nerede tatil yaptığını aramaktı.
Tatil günü ortadan kaybolan Özal’ın, nerede tatil yaptığını ilk bulan olmak, Ankara bürolarının en büyük başarı ölçülerinden biriydi.
Hürriyet’ten Muharrem Sarıkaya, Cumhuriyet’ten Faruk Bildirici, Milliyet’ten Süreyya Oral, Sabah’tan Emin Varol, Günaydın’dan Şükrü Küçükşahin, Orhan Uğurluoğlu birbirleriyle kıyasıya bir yarışa girerlerdi.
Ben Uğur Dündar’ın Göcek’te yüzerek rahmetli Turgut Özal’a ulaşmaya çalıştığı günleri hatırlıyorum.
Eğer bir başka gazetenin muhabiri bulmuşsa, inanın bulamayan arkadaşımız iyi bir azar yerdi.
Bir gazeteci arkadaşımızın 15 Temmuz günü Cumhurbaşkanı’nın nerede olduğunu bulmasının, bir gün suç unsuru haline geleceğini inanın ne ben, ne başka bir gazeteci aklına getirebilirdi...
İnanın, size en yakın Sabah gazetesinin, Star’ın bir muhabiri de o gece sizin nerede olduğunuzu merak etmiş, mutlakta bulmaya çalışmıştır.
Zaten merak etmediyse ona gazeteci de denemez.
19 Mayıs günüydü...
Herkes milli bir coşkuyla milletimizin zafer mücadelesinin başladığı günü kutlarken, böyle bir operasyonun kime yararı olabilir?
17 gün sonra Güney Afrika’nın Durban şehrinde “Dünya Gazeteciler Birliği”nin kongresi başlıyor.
Lütfen elinizi vicdanınıza koyarak söyleyin.
Böyle bir şeyin ülkemize hayırı, yararı olabilir mi ...
Emin olun böyle olaylar FETÖ operasyonlarını sulandırmaktan başka bir işe yaramayacaktır.