Ersun Yanal'dan sistem eleştirisi: "AVM sayımız futbol sahasından fazla"

Tecrübeli teknik direktör Ersun Yanal, Türk futbolunun geleceği için neler yapılmasına dair görüşlerini paylaştı. Ersun Yanal coğrafyanın kader olmadığını, doğru sistemle ülke futbolunun ileriye taşınabileceğini savundu.

Süper Lig'in tecrübeli teknik direktörü Ersun Yanal, Türk futbolundaki sistem sorununu eleştirdi.

Ersun Yanal, "AVM sayısı futbol sahasından daha fazla olan ülke var mıdır merak ediyorum" diye sordu.

Coğrafyanın kader olmadığını anlatan Ersun Yanal bir dizi paylaşım yaptı.

Ersun Yanal şunları yazdı:

Coğrafya kader değildir ve "doğuştan yetenekli" diye bir şey yoktur.
Her yetenek için 5 temel şart vardır:

Fırsat

Olanak

Ortam

Scout

Organizasyon

Bilim, kültür, eğitim, plan ve proje ise bu beş şartı destekler. Şimdi gelin, başta Brezilya olmak üzere farklı örneklerle bu iki konuyu biraz açalım.

"DOĞUŞTAN YETENEKLİ DEĞİLLER"

Brezilyalılar doğuştan futbola yetenekli değildir. Ülkede, iklim şartları gereği çim saha yapmak neredeyse imkansızdır. Hemen her yerde, toprak-çamur karışımı sahalar vardır. Brezilyalılar, zor şartlar altında futbol oynayıp doğayı yenebilmek için daha yaratıcı olmak zorunda kalırlar.

Tenekeli evlerden kurulu fakir mahalleler ise futbolun fabrikalarına hammadde sağlamak için sonsuz bir döngüyle çalışır. Evet, şartlar ilkeldir ancak her şey futbol ve spora hizmet etmeye evrilmiştir.

Kısacası; Brezilya’nın savaşı doğaya karşıdır. “Coğrafya kaderdir” demeden 5 Dünya Kupası kazandılar, dünyanın en fazla futbolcu ihraç eden ülkesi oldular ve TENEKELİ EVLERDEN KURULU fakir mahallelerden “Brezilya ekolu” diye bir kavram yarattılar. Brezilya, futbolun zirvesidir.

İZLANDA VE İSVİÇRE ÖRNEĞİ

Kırklareli kadar nüfusa sahip, her tarafı buz ve yanardağlar ile kaplı İzlanda’da nüfusun 30 bine yakını lisanslı futbolcu. Zorlukla yaptıkları çim sahaları korumak için üzerlerini kapatıyor, doğaya karşı bilim ve eğitimle savaş veriyorlar. Coğrafya onlar için kader değil.

İsviçre, yine doğa koşullarının çok ağır olduğu bir ülkedir ve 1800’lü yıllarda kış nedeniyle evlerine kapanmak zorunda kalan insanlar, yoğun sabır gerektiren saatçiliğe yönelerek bugün dünya lüks saat endüstrisinin baş köşesine oturdular. “Coğrafya kaderdir” demediler.

"ALMANYA'DA BİLİM VAR"

Türkiye’de lisanslı futbolcu sayısı Almanya’daki Türk nüfusu içerisindeki futbolcu sayısından daha az.

Almanya hatta Avrupa, bizim evlatlarımızdan dünya çapında yıldızlar çıkarıyor. Doğuştan yetenek değil burada konu, en başta saydığım 5 şart; Bilim, kültür, eğitim, plan, proje!

"BAKIŞ AÇIMIZI DEĞİŞTİRELİM"

Toplumun bakış açısını değiştirmeye ihtiyacımız var. Bugün, Avrupa’nın en fazla sıfır otomobil alan ülkeleri arasında yer alıyoruz. Avrupa’da bizden başka AVM sayısı, futbol sahasından fazla olan ülke var mıdır, merak ediyorum.

Dünyanın en güzel ülkesinde yaşıyoruz. Hemen her karış toprağımız futbol sahasına elverişli. Artık yeni bir şey söylememiz gerekir. Yukarıda anlattıklarımın sonucunu kısa bir şekilde verip, sizi de fazla sıkmadan bu zinciri tamamlamak istiyorum.

YATAY YAPILANMA

İlk etapta ihtiyacımız olan “yatay yapılanma”… Küçük yaş gruplarında dikey yarışma tarzını bırakıp her çocuğa yılda en fazla sayıda, ancak kısa süreli maçlar oynatacak, elemenin ve şampiyonluğun olmadığı, ilkokullardan başlayan bir sistem kurmalı, yaşatmalı ve geliştirmeliyiz.

Futbol şenlikleri, turnuvalar, eğlenceli etkinliklerle aileleri, özellikle anneleri sistemin içerisinde dahil etmeliyiz. Şunu hiç unutmayın, “ANNE SPOR YAPARSA, ÇOCUK DA YAPAR”… Bir spor ülkesi olmak istiyorsak işe önce annelerden başlamalıyız.

Bu memleket bizim…. Sorumlu bir spor adamı ve iliklerine kadar teknik direktör olan biri olarak paylaşımlarıma devam edeceğim. Birlikte bir dip dalgası yaratabiliriz belki ve gerçekten çok da mutlu oluruz.