Erk Acarer Fatih Altaylı’yı canlı yayında topa tuttu! ‘Gazeteci değil...’

Erk Acarer, kendisini isim vermeden eleştiren Fatih Altaylı’yı katıldığı canlı yayında adeta topa tuttu.

HaberTürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in mesajlarını Twitter hesabından paylaşan gazeteci Erk Acarer'i yazısında ismini vermeden eleştirdi. Acarer, Altaylı'nın yazısını alıntılayarak, "Yeni dönem yaklaşırken, AKP ile en çok biz mücadele ettik diyecek, şanlı şöhretli köşelerinden ayrılmamak için kıvırıp duracak çakallardır bunlar. Yazmaya dahi korksan da benim bir adım var. Öğreneceksin!" yanıtını verdi. KRT TV canlı yayınında da Acarer, Altaylı için zehir zemberek sözler sarf etti.

"BENCE BİRGÜN GAZETESİNE HAKSIZLIK EDİLİYOR"

Fatih Altaylı, söz konusu yazısında, "Sedat Peker’in Youtube videolarında yaptığı açıklamalar ile başlayan tartışmalar, Sedat Peker’e söyletilmeyenler ve söyleyemedikleri üzerinden sürüyor. Belli ki, Türkiye’nin baskısı ile Birleşik Arap Emirlikleri, Peker’in Türkiye’deki meselelerle ilgili ortaya koyduğu iddiaları, video ve tweetleri yayınlamasını istemiyor. Sedat Peker de gidecek başka yeri, elinde geçerli bir pasaportu olmadığı için bu videoları yayınlamayı kesti, tweet de atmıyor. Sedat Peker’in tweetleri engellenince iddialarını, bir gazetecinin twitter hesabı üzerinden paylaşması ise etik tartışmalarına neden oldu. O gazetecinin de Birgün gazetesindeki yazılarına gazete son verdi. Ve şimdi Birgün’e eleştiriler var. 'Sedat Peker’in sözlerini siz de yayınlıyordunuz, ne oldu şimdi!' diye özetleyebileceğimiz. Bence Birgün gazetesine haksızlık ediliyor" düşüncesini dile getirdi.

"GAZETECİ BİR SUÇ ÖRGÜTÜ LİDERİNİN SÖZCÜLÜĞÜNE SOYUNAMAZ"

Altaylı, yazısının devamında ise şu görüşü savundu: "Bir gazete veya gazeteci bir suç örgütü liderinin sözlerini elbette yayınlayabilir. Kendisi ile röportaj da yapabilir. Hele hele açıklamaları toplumu ilgilendiren iddialar içeriyorsa. Ama bir gazete veya gazeteci bir suç örgütü liderinin sözcülüğüne soyunamaz. Daha doğrusu soyunmamalıdır. Habercilikle sözcülük arasında çok ciddi bir fark vardır.

Sedat Peker bugün toplum lehine bir takım açıklamalar yapıyor gibi görünse de sonuç olarak nedamet getirmiş bir kişi değildir, kendisinin de sıklıkla söylediği gibi damarına basıldığı için konuşmaktadır ve asıl amacı kendisine dönüş bileti sağlamaktır.

Sözleri önemli midir! Önemlidir. Her biri bir savcı tarafından araştırılacak, bazıları TBMM’de komisyon kurulup incelenecek kadar ciddidir. Muhalefetin tüm bu meselelere ilgisiz, umursamaz ve sessiz kalması bu iddiaları ciddiye almamasından mı yoksa Peker ile aynı safta görünmek istememesinden mi kaynaklanıyor bilmem ama Sedat Peker’in bugünkü öfkesi ve intikam hissi ülkenin en azından bazı konularda bir temizlik yapmasına imkan sağlayacak gibi durmaktadır.”

‘ HADDİNİZİ BİLİN, BEN PEKER’E MİKROFON UZATTIM’

Fatih Altaylı’nın yazısına tepki gösteren Acarer de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarında şu ifadeleri kullandı: “Alo Fatih hadisesine imza atmış, Gezi’de Erdoğan’ın sözcülüğünü yapmış, tarikatları Cübbeli Ahmet aracılığı ile başımıza çıkarmış, kendisi ile direk bağı olmayan bir ‘gazeteciye’ telefon alıp hemen "açacaksın demiş biri de ayar vermesin! Haddinizi bilin! Ben Peker’e mikrofon uzattım.

"YAZMAYA DAHİ KORKSAN DA BENİM BİR ADIM VAR"

Yeni dönem yaklaşırken, AKP ile en çok biz mücadele ettik diyecek, şanlı şöhretli köşelerinden ayrılmamak için kıvırıp duracak çakallardır bunlar. Yazmaya dahi korksan da benim bir adım var. Öğreneceksin!

"EĞER BİR GAZETECİLİK TARTIŞMASI YAPILACAKSA..."

Eğer bir gazetecilik tartışması yapılacaksa bunu hocalarla yapmayı tercih ederim, AKP’yi başımıza bela etmiş her dönemin adamlarıyla değil! Herkes haddini bilecek!

Gazetecilikmiş! Pehh… Siyasilerin ve bakanların kokain kaçakçılığını tartışmayalım diye ne yapacağınızı, nasıl kıvıracağınızı şaşırdınız. Ama esas meselemiz bu! Bunu da öğreteceğim. İkiyüzlüsünüz!

Alayınız kıvırırken, ben evimin içinde saldırıya uğradım, tuvalete polise haber vererek gitmeye mahkum olduğum bir yaşamım ve sıfır can güvenliğim var. Söz verdim ve devam ettim. Bana muhalifçilik oynamayın! Kutuyu çok kötü açarım, insan içine çıkamazsınız. Yeter lan artık, susuyoruz diye…. Edebimizden!”

"FATİH ALTAYLI GAZETECİ DEĞİLDİR"

Yaptığı sert paylaşımların ardından Altaylı'ya bir cevap da KRT TV canlı yayınında veren Acarer, "Fatih Altaylı kamu yararına bir şey yapmamıştır. Telefonlarla ayar yemiş birisinin gazetecilik etiğinden bahsetmesine şerh koyarım. Altaylı gazeteci değildir." ifadelerini kullandı.

İşte Acarer'in canlı yayındaki o sözleri:

NE OLMUŞTU?

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, ‘gazetecilik meslek etiğini ihlal ettiğini’ savunduğu Erk Acarer'in, Sedat Peker'in mesajlarını kendi hesabından paylaşmasının ‘gazetecilik faaliyeti değil aracılık olduğu’ eleştirisini yöneltmişti. Bildirici'nin ardından T24 yazarı Tuğçe Tatari'nin "Sedat Peker'in karşısında yapılan gazetecilik mi aracılık mı?" yazısıyla da tartışma sosyal medyada gündem olmuştu.

Acarer, bilgileri teyit ettiğine dair kendisine destek veren Peker'e teşekkür etmiş, "Eleştirilerin de başımın üstünde yeri var" demişti.

Peker ise Acarer'i eleştiren Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici'yi hedef alarak, "Erk Acarer’in bu namuslu tavrını Z kuşağı gelecekte saygıyla anarken Faruk Bildirici gibi kişileri ise nasıl anacaklarını hep beraber göreceğiz." görüşünü savunmuştu. Peker, yaklaşık iki saat sonra attığı ek tweet'te ise "Eleştirirken nezaket sınırını biraz aşmış olabilirim." ifadeleriyle Bildirici'yi etiketleyerek 'özür' dilemişti.

Tüm bu gelişmeler üzerine BirGün gazetesi ise Acarer'le ilişkisini kesmişti.