"ERGENEKON DAVASININ SAĞLIĞI AÇISINDAN YALÇIN KÜÇÜK SERBEST BIRAKILMALIDIR"!.. HINCAL ULUÇ'TAN İLGİNÇ TEKLİF!..

Sabah yazarı Hıncal Uluç,Mekteb-i Mülkiye'den okul arkadaşı olan Yalçın Küçük hakkında tutuklama kararı verilmesi üzerine "bu dava hapı yuttu" dedi ve geçmişten bir örnek verdi.Küçük bakın okul seçiminde ne yapmış?


İşte Hıncal Uluç'un Ergenekon üzerine çeşitlemeler başlıklı köşe yazısından ilgili bölüm...



Yalçın Küçük'ü tutuklamışlar. Yani Ergenekon Davasının içine girdi ve bu dava hapı yuttu.
Ergenekon artık bitmez..
Zaten iddianame 2500 sayfa.. 450 kilo da klasörü var. Asıl ek iddianameler de bundan sonra..
Şimdi bu bitmez tükenmez iddianamenin karşısına bir de Yalçın Küçük savunması konacak.
Mahkeme heyeti "İllallah" demezse, ben Yalçın'ı tanımıyorum..
Mekteb-i Mülkiye'ye girdiğimizde Yalçın üçüncü sınıftaydı ve okulda o zamana dek egemen olan sağcılara karşı yönetimi ele geçirmek üzere kurulan bizim solcu gurubun lideriydi.
Yanlış anlamayın.. Sağcısı, solcusu can ciğer arkadaşlardık. O zamanlar öyle düşmanlık, kavga, silah, milah yoktu. Kongre biter, karşı kahveye gider, beraber briç oynardık, öylesi..
Şimdi bizim lider, harika konuşan Yalçın Küçük.. Başkan adayımız da Yılmaz Karakoyunlu .. O da şimdi yazar.. Hem kitapları, hem de Yeni Asır'daki köşesiyle..
Sağcıların lideri de sonra ünlü valilerimizden Sadrettin Yedidağ ..
Bu sağcılar, Anadolu'dan gelen ve Mülkiye Yurdunda kalan öğrenciler.. Biz solcular, Ankara'da yaşayan kentli Tüllap..
Kongre açıldı, kongre başkanı seçimi yapıldı, sağcılara fark attık. İki misli falanız. Seçimi kazanacağımız ortaya çıktı..
Ardından Yalçın kürsüye geldi. Bir konuşuyor, olmaz böyle şey.. Ağzından bal damlıyor.. Nasıl güzel, nasıl meraklı, nasıl mizah dolu konuşuyor. Eleştirileri vurmuyor, öldürüyor, ama ayni zamanda stand up şov gibi eğlendiriyor..
Bir saat, iki saat, üç saat.. Yahu bitirdi Yalçın sağcıları teker teker.. Hepsinin ipliğini pazara çıkardı, rezil etti.. Adamlar kalkıp "Kifayeti müzakere" istemiyor, onlar da ses etmeden dinliyorlar Yalçın'ı..
Oyunlarını anladığımızda iş işten geçmişti.
Yalçın bitirip inince oylamaya geçildi ve bir baktık ki, bizim Ankara'da yaşayan hanım evladı tüllap "Geç oldu" diye kalkıp evine gitmiş bile.. Oysa hepsi yurtta kalan sağcıların alayı tüm kadro salonda.. Kongre başkanı seçerken biz iki misli fazlaydık ya.. Yalçın'ın gevezeliği sonunda bizimkiler birer ikişer gidince seçimi Sadrettin kıl payı da olsa kazandı.. Yalçın onları birer birer ele alıp rezil eder ve biz kahkahalar atarken, asıl onlar içlerinden kıs kıs gülerlermiş.. "Son gülen.." diyerek..
Şimdi bu Yalçın, bu Ergenekon'a adı karışan herkesin, ama herkesin, yargıçlar, savcılar, şahitler dahil cemaziyel evvelini bir anlatmaya başlasın, dava en az 10 yıl sürer, ordan da zaman aşımına düşer gider..
Davanın sağlığı açısından Yalçın tez elden serbest bırakılmalı, bana sorarsanız!..



Hıncal Uluç/SABAH