Erdoğan'dan gazeteciye: Şaka yapıyorsun herhalde!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, havaalanında gazetecilerin sorularına cevap verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , Suudi Arabistan'a hareketi öncesi Atatürk Havalimanı'nda açıklama yaptı. Gazetecilerinde sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının başında ünlü yazar Yaşar Kemal'in vefatından söz ederek, "Gerek hanımefendiyi, gerek yeğenini aramak suretiyle kendileriyle bu acılarını paylaştım. Derin bir teessürümüz olduğu nu kendilerine de ifade ettim. Ayrıca kendisine Allah'tan rahmet yakınlarına ve edebiyat camiamıza başsağlığı diliyorum" dedi.

"SİLAHI BIRAKMASI GEREKEN BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜNÜN MENSUPLARIDIR"

Erdoğan bir gazetecinin, bugün açıklanan çözüm süreci ve silah bırakma çağrısıyla ilgili sorusu üzerine, "Silahların bırakılma çağrısı bizler için çok çok önemli bir beklentiydi. Bu demokratik açılım süreciyle başlayan bir çağrıdır. Milli birlik ve kardeşlik projesiyle başlayan bir çağrıdır. Şimdi de çözüm süreciyle devam eden, 'bunu artık noktalayalım' diye hasretle beklediğimiz bir çağrıdır. Çağrılar güzeldir ve aslolan uygulamadır. Acaba bu uygulama şu seçim öncesinde veya seçimlerde araziye ne kadar yansıyacak. Bundan önce maalesef Mart seçimlerinde yansımadı, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yansımadı. Biliyorsunuz yine aynı şekilde devam etti. Temennin o ki bu yapılan çalışmaların arkasında durulur ve bununla ilgili adımlar da atılır. Fakat burada bir şeyi daha söylemem lazım; burada silahı bırakması gereken bölücü terör örgütünün mensuplarıdır. Eğer burada güvenlik güçlerimizin silahı bırakması bekleniyorsa, bu ham hayaldir. Böyle bir şey olmaz. Güvenlik güçlerinin enstrümanıdır silah. Onunla beraber yaşayacak ve o silahın hedefi huzurdur, güvenliği sağlamaktır, huzuru getirmektir. Kalkıpta asker, polis bunlarda silahı bıraksın deniyorsa böyle saçmalık olmaz. Bunun için vardır ve ne güvenlik ne diğer birimler eğer bir teröre teşebbüs yoksa zaten silaha o da tevessül etmez, onun da meraklısı değildir. Nerede kullanılacağını bilir. Bu konuda da mevzuat zaten nerede kullanılması gerektiğine dair de çerçeveyi çizmiştir. O da o çerçeve içerisinde hareket eder" dedi.

"BURADA İKİ MAYMUN OYNANIYOR"

HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın silah bırakma çağrısı konusunda açıklamaları hatırlatıldığında Cumhurbaşkanı Erdoğan şu değerlendirmelerde bulundu:

"Burada adeta bir ikili görüntü söz konusu. Bugün Yalçın Bey ile açıklama yapanların yaptığı açıklamalar farklı, Eş Başkan'ın yaptığı açıklama farklı. İmralı'ya gidenlerin yaptığı açıklamalar farklı, Eş Başkanın yaptığı açıklama farklı. Burada iki maymun oynanıyor. Böyle şey olmaz. Demek bunların oturmuş bir ilkesi yok. Eğer ilkeli bir tavır içerisinde olsalar, o zaman Sayın Başbakan Yardımcımızın yanına gelen heyetin yaptığı açıklamayla, Eş Başkanın yaptığı açıklamanın aynı olması gerekir. Aynı olmadığına göre burada her halde hükümetin kendini çek etmesi değil, onların kendini çek etmesi gerekir. Çünkü hükümetin zaten Başbakan Yardımcısı olarak yaptığı açıklama ortadadır ve bu açıklama da bugünün açıklaması değildir. Geçmiş bugüne, Başbakanlığım döneminde de bu açıklamalar aynıdır, aynı çizgi üzere, istikrar üzere gitmektedir"

"BİZ BUNLARI YAPTIK"

Erdoğan, her şeyin eninde sonunda uygulamaya dayalı olduğunu ifade ederek, "Bu uygulamada silahların bırakılmasıdır. Bırakıldığı andan itibaren de bu ülkede huzur, refah ortamı çok daha farklı bir şekilde gelişecektir. Yani ne istendi de hükümet, 12 yıllık Başbakanlığım döneminde de verilmedi. Alt yapısından, üst yapısından...Bugün söyleniyor, kimlik. Ret politikalarını biz kaldırdık, asimilasyon politikalarını biz kaldırdık, inkar politikalarını biz kaldırdık. Bunlar kimlik sürecidir. Bunları getiren biziz. Olağan üstü hal, bunu halleden biziz ve insanca yaşama erdemini getiren biziz. Televizyonlarda kendi dillerinde yayın yapma imkanının getiren biziz. Bunlar yoktu. İstedikleri gibi yayın yapma noktasında, yazılı, görsel. Bizim iktidarımızda oldu bunlar. Biz bunları yaptık. Bunlar saymakla bitmez" diye konuştu.

"UYGULAMA, UYGULAMA, UYGULAMA"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hakkari'de bulunan havalimanı inşaatını işaret ederek, "Devamlı müteahhitlerin orada iş makinaları yakılıyor. Şimdi hizmet getirecek olan hükümete bir engel orada konuluyor. Bütün bunlar acaba samimi bir davranış içerisinde olanlar tarafından yapılır mı? Yapılmaz. Demek ki samimi bir davranış, samimi bir yaklaşım yok. Benim Kürt kardeşim uçağa binecek ya. Nerden binecek Yüksekova'dan. Neden bundan rahatsız oluyorsun. yarım saatlik mesafeye kadar uçak geliyor. Şimdi nereden biniyor, Van'dan biniyor. Ama burası bittiği anda Yüksekova'dan binecek. Bizi devlet olarak, hükümet olarak bu tür hizmetleri götürdük, hala götürüyoruz. Ama onlar diyor ki 'istemezük'. Bunun için samimiyet testini önümüzde çok daha açık ve net göreceğiz. Uygulama, uygulama, uygulama" şeklinde konuştu.

"FAİZ LOBİSİNİN TEHDİDİ VAR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkez Bankası'nın faiz kararı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın istifa edeceği söylentileri konusu sorulan soruya şöyle yanıt verdi:
"Kendileri de açıkladılar. Bu yorumlar dedikodu. Ama faiz konusunda ki benim duruşumu zaten biliyorsunuz. Biz yüzde 63 devletin borçlanma faizinden buraya kadar çok ciddi bu işle mücadele vere vere geldik. Ama burada faizci bir yaklaşım içerisinde olan maalesef arkadaşlarımız var. Birde faize karşı olan arkadaşlarımız var. Bugün bir puan faizin bu ülkeye maliyeti 2.5 milyar dolardır. Bugün Amerika'da ki faiz oranlarına bakacaksınız, Japonya'da ki faiz oranlarına bakacaksınız, Avrupa ülkelerinde ki faiz oranlarına bakacaksınız. İsrail'de ki faiz oranına bakacaksınız... bakıyorsunuz eksi faiz oranlarıyla, 1-1.5 buralarda dolaşan faiz oranları var. Bunlar akıllarını gerçekten peynir ekmekle mi yediler, bu kadar düşük faiz uygulaması yapıyorlar. Bize ne oluyor. Biz niye 7.5 politika faizinde tutuyoruz. Olayı yüksek bazda, oradan yüksek banttan baktığımızda 11 puan civarında. Komisyonla falan şey yaptığımızda 15-16, buralara kadar uzanıyor. Böyle bir faiz oranının olduğu bir yerde bu ülkede yatırım olur mu? Yatırım olmayacağına göre, istihdam da olmaz, üretim de olmaz. İhracatçınız da rekabet piyasasında, rekabet şansını yakalayamaz. Burada çok ciddi bir bana göre faiz lobisinin tehdidi var. Biz faiz lobisine hizmet etmekle mükellef değiliz. Bunu kim söylüyorsa söylesin faiz lobisinin kulu kölesidir ve bu ülkeye de ihanet içindedir."

"BÖYLE BİR ŞEY ASLA SÖZ KONUSU DEĞİL"

Bir gazetecinin, "Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'de yarın Sudi Arabistan'a bir ziyaret gerçekleştirecek. Burada kendisi ile bir araya gelecek misiniz?" sorusuna, "Şaka yapıyorsun her halde" dedi. Gazetecinin Arap basının da böyle iddiaları olduğunu söylemesi üzerine Erdoğan, "Böyle bir şey söz konusu değil. Bizim gündemimizde böyle bir şey asla söz konusu değil. Böyle bir şeyin olabilmesi için çok ciddi olumlu istikamette adımların atılabilmesi lazım" dedi.