EDEBİYATIN PAPASI HAYATA VEDA ETTİ!
Almanya'nın en etkili savaş sonrası edebiyat eleştirmeni, "Edebiyatın Papası" olarak bilinen Marcel Reich-Ranicki 93 yaşında öldü.
Sıklıkla "Literaturpapst" (Edebiyatın Papası) olarak anılan ünlü eleştirmene bu yılın başlarında prostat kanseri teşhisi konulmuştu.
1920 yılında Polonya’da doğan Marcel Reich-Ranicki, Yahudi kökenli Polonyalı-Alman bir ailede yetişti ve eşi Teofila’yla evlendiği bir Varşova gettosundan sağ olarak çıktı. Eleştirmenin anne-babası ise konsantrasyon kampında ölmüştü.
Guardian'ın haberine göre, savaş sonrasında Polonya ordusuna katılan Reich-Ranicki, kısa süreyle Londra’daki başkonsoloslukta görevlendirildikten sonra 1958’de Almanya’ya döndü.
Reich-Ranicki sert eleştirileriyle ünlüydü. Günter Grass’ın 1995 tarihli romanı “Ein weites Feld”i yerin dibine sokan eleştirisinden sonra Spiegel’in kapağında kitabın bir kopyasını yırtarken resmedildi. Ünlü eleştirmen, Grass’ın geçen yıl yayımlanan ve İsrail’i eleştiren bir şiirini de “iğrenç” olarak nitelemişti.
Reich-Ranicki edebiyat dünyasının diğer önde gelen isimleriyle de sık sık ters düştü. Martin Walser, bir yazarın ünlü bir edebiyat eleştirmenini öldürmekle suçlandığı “Eleştirmenin Ölümü” (Tod eines Kritikers) adlı romanında Reich Ranicki’ye çok benzeyen bir karaktere yer vermiş, sonrasında ise antisemitizm suçlamalarıyla karşı karşıya kalmıştı.
Ekim 2008’de devlet televizyonundaki “Literarisches Quartett” adlı kitap programı nedeniyle hayat boyu başarı ödülüne layık görülen Reich-Ranicki sonuna kadar oturmak zorunda kaldığı programın “saçmalık yığını” olduğunu belirterek ödülü canlı yayın sırasında reddetmişti.
Süddeutsche Zeitung, Reich-Ranicki’yi “bize okumayı öğreten adam” olarak niteledi.
Ünlü eleştirmen 2005’te kendisine Tanrı’ya inanıp inanmadığı sorulduğunda “Shakespeare’e ve Goethe’ye, Mozart’a ve Beethoven’a inanıyorum” demişti.
1920 yılında Polonya’da doğan Marcel Reich-Ranicki, Yahudi kökenli Polonyalı-Alman bir ailede yetişti ve eşi Teofila’yla evlendiği bir Varşova gettosundan sağ olarak çıktı. Eleştirmenin anne-babası ise konsantrasyon kampında ölmüştü.
Guardian'ın haberine göre, savaş sonrasında Polonya ordusuna katılan Reich-Ranicki, kısa süreyle Londra’daki başkonsoloslukta görevlendirildikten sonra 1958’de Almanya’ya döndü.
Reich-Ranicki sert eleştirileriyle ünlüydü. Günter Grass’ın 1995 tarihli romanı “Ein weites Feld”i yerin dibine sokan eleştirisinden sonra Spiegel’in kapağında kitabın bir kopyasını yırtarken resmedildi. Ünlü eleştirmen, Grass’ın geçen yıl yayımlanan ve İsrail’i eleştiren bir şiirini de “iğrenç” olarak nitelemişti.
Reich-Ranicki edebiyat dünyasının diğer önde gelen isimleriyle de sık sık ters düştü. Martin Walser, bir yazarın ünlü bir edebiyat eleştirmenini öldürmekle suçlandığı “Eleştirmenin Ölümü” (Tod eines Kritikers) adlı romanında Reich Ranicki’ye çok benzeyen bir karaktere yer vermiş, sonrasında ise antisemitizm suçlamalarıyla karşı karşıya kalmıştı.
Ekim 2008’de devlet televizyonundaki “Literarisches Quartett” adlı kitap programı nedeniyle hayat boyu başarı ödülüne layık görülen Reich-Ranicki sonuna kadar oturmak zorunda kaldığı programın “saçmalık yığını” olduğunu belirterek ödülü canlı yayın sırasında reddetmişti.
Süddeutsche Zeitung, Reich-Ranicki’yi “bize okumayı öğreten adam” olarak niteledi.
Ünlü eleştirmen 2005’te kendisine Tanrı’ya inanıp inanmadığı sorulduğunda “Shakespeare’e ve Goethe’ye, Mozart’a ve Beethoven’a inanıyorum” demişti.