Edda Sönmez’den Saruhan Hünel açıklaması! 'Cezası kesinleşti'
Saruhan Hünel, Edda Sönmez'i darp ve tehdit ettiği iddiasıyla yargılandığı davada beraat etti, aynı konuda yargılandığı davada ceza aldı.
Oyuncu Saruhan Hünel, bir dönem birliktelik yaşadığı gazeteci Edda Sönmez'i darp ve tehdit ettiği iddiasıyla yargılandığı davada delil yetersizliğinden beraat etti. Hünel, aynı konuda yargılandığı Anadolu 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada ceza aldı. Hünel'in temyiz talebi de reddedildi.
Saruhan Hünel, bir dönem birliktelik yaşadığı gazeteci Edda Sönmez'i darp ve tehdit ettiği iddiasıyla yargılandığı davalardan birinde delil yetersizliğinden beraat etti, diğerinde ise ceza aldı.
Beraat kararı
İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Saruhan Hünel ile avukatları katıldı. Müşteki Edda Sönmez'in avukatı Zülbiye Şahin temsil etti. Hakim, tarafların uzlaşamadığını belirterek Uzlaştırma Bürosu’ndan rapor gönderildiğini belirtti.
Daha sonra savunması sorulan sanık Saruhan Hünel, "Dosyadaki rapor olaydan bir hafta sonra alınmıştır. Beraatımı talep ederim" dedi. Sanık Hünel’'n avukatı Burak Temizer de "Müşteki gazetecidir, böyle bir delilsiz olayı kendisi bile haber yapmazdı. Dosyada ne bir tanık ne de bir kamera kaydı vardır. Müvekkil dava süreci boyunca soyut anlamda ceza görmüştür. Zira birçok projesi iptal olmuş ve kamunun gündeminde bu şekilde kalmıştır. Müvekkilin lekelenmeme hakkına riayet edilmemiştir. Suçu işlemediği sabittir. Adli rapor olaydan günler sonra alınmıştır. Delil yetersizliğinden beraatına karar verilmesini istiyoruz" diye konuştu.
'Şikayetçiyiz'
Müşteki Edda Sönmez’in avukatı Zülbiye Şahin ise “Şikâyetçiyiz. Müvekkilim şiddet görmüştür. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyoruz" dedi. Mahkeme, dosyadaki suçları sanığın işlediğine dair delil elde edilemediğinden sanık Saruhan Hünel’in beraatine karar verdi.
Ceza aldı, temyiz talebi reddedildi
Saruhan Hünel'in yargılandığı ve Anadolu 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada ise, mahkeme Hünel'i cezalandırdı. Hünel, kararı temyiz etti ancak, temyiz talebi reddedildi.
Edda Sönmez'den açıklama
Edda Sönmez ise beraat haberlerinin ardından açıklama yaptı. Sönmez açıklamasında, “2015 yılında maruz kaldığım şiddet ve hakaretlerden dolayı yaptığım şikayet neticesinde, İstanbul Anadolu 5. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanarak ceza alan ve cezası KESİNLEŞEN Saruhan HÜNEL hakkında bugün beraat kararı verildiği yönünde bir çok haber olduğunu görmekle birlikte bu konuda şahsıma ait numaradan defalarca arandım”ifadelerini kullandı.
Açıklamanın devamında ise şunlar aktarıldı:
"Katılan konumunda taraf olduğum, İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 25.12.2018 tarihinde yapılan duruşmasında sanık olarak yer alan Saruhan HÜNEL isimli kişi hakkında beraat kararı verildiği gerekçesiyle gerek sosyal medyada gerekse de çevremdeki insanların olayın aslını öğrenmek istemeleri, söz konusu kamuoyu duyurusunu yapmamı zaruri hale getirmiştir. Şöyle ki;
2015 yılında yaptığım şikayet neticesinde, Saruhan HÜNEL hakkında İstanbul Anadolu 5. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı. Yargılamanın sonunda, sanık Saruhan HÜNEL hakkında, 26.04.2018 tarihinde ceza verilerek yaralama ve hakaret şeklinde iki ayrı suçtan hüküm kurulmuştur. Saruhan HÜNEL’in avukatının yapmış olduğu itiraz ise İstanbul Anadolu 7. Ağır Ceza Mahkemesitarafından şikayetim haklı bulunarak “Muharrem Saruhan HÜNEL hakkında kurulan ….. karar usul ve yasaya uygun olduğundan İTİRAZIN REDDİNE”şeklinde reddedilmiştir. Dolayısıyla mahkemenin verdiği karar KESİNLEŞEREK yüce Türk yargısı, sanık Muharrem Saruhan HÜNEL’in suçlu olduğunu teyit etmiştir. Şu aşamada sanık hakkında verilen ceza HAGB kapsamında infaz edilmekte olup kararın kesinleşmesinden sonraki beş yıl boyunca da devam edecektir.
Bugün, İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesinde verilen beraat kararı ise maruz kaldığım başka bir şiddet ve hakaret olayına ilişkindir. Yukarıda bahsettiğim İstanbul Anadolu 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görülüp kesinleşen davada maruz kaldığım şiddet ve hakaretlerle ilgili delillerime ek olarak Taksim’de sokak ortasında darp edildiğime ve hakarete uğradığıma dair kamera görüntülerinin de istenilmesini mahkemeden talep etmiştim. Mahkeme, Taksim’in İstanbul Adliyesi(Çağlayan) bölgesinde kalması sebebiyle dosyaları ayırarak sadece sokak ortasında maruz kaldığım şiddete ilişkin vakıayı İstanbul Adliyesine (Çağlayan) göndermiştir.
'Gerekli itirazlar yapılacak'
Çağlayan Adliyesinde görülen davada ise Beyoğlu Emniyet Müdürlüğünden ve Taksim Polis Merkezi Amirliği’nden mobese kameraları istenmiştir. Ancak bu kurumlardan, olayın yaşandığı tarihten sonra uzun bir süre geçtiği için hem mobese kayıtları hem de civardaki işyerlerindeki kamera kayıtları silindiğine dair cevap yazıları gelmiştir. Dolayısıyla bugün verilen beraat kararı sadece sokak ortasında maruz kaldığım şiddete yönelik iddiamın kamera kayıtlarının silinmiş olması sebebiyle delilsiz kalmasından kaynaklanmıştır. Verilen beraat kararının dayanağı, “Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması” değil tam aksine delillerin tespit edilememesinden kaynaklanan “Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması”dır. Bilindiği üzere ceza hukukunda bu hüküm sanığın suçu işlemediğini değil, sadece sanığın suçu işlediğinin tespit edilemediği anlamına gelmektedir. Bu durum da benim şiddete maruz kalmadığım anlamına gelmemektedir. Ayrıca söz konusu beraat kararı henüz kesinleşmemiş olup gerekli itirazlar avukatlarımca yapılacaktır.
Asıl dosyam olan İstanbul Anadolu 5. Asliye Ceza Mahkemesinde ispatlandığı üzere maruz kaldığım şiddet ve hakaretler şahsım nezdinde Türk kadınına yapılmıştır. Zira hiçbir sebeple şiddet ve özelde kadınına karşı şiddet kabul edilemez. Yazdığım hususlar dışında hiçbir iddiayı kabul etmiyorum. Aksinin iddia edildiği durumda karşı tarafın muvafakat etmesi halinde iki tarafın da bilgilerinin yer aldığı tüm mahkeme kayıtları tarafımca kamuoyuna sunulacaktır. Hiçbir kadın adının, medyada şiddete “maruz kalan” sıfatıyla anılmasını istemez. Bu sebeple Saruhan HÜNEL hakkında verilen cezayı bugüne kadar gündeme getirme arzusu içerisinde olmadım. Ancak bugün karşılaştığım haberlerin Saruhan HÜNEL’i aklamaya yönelik olduğunu görmüş olmam, durumu açıklama mecburiyeti doğurmuştur.”