DÜNYAYI SARSAN "AYAKKABI OLAYINI" BİR DE GÜLSE BİRSEL´DEN OKUYUN! GÜLSE BİRSEL BUSH´A AYAKKABI FIRLATAN EL ZEYDI´YE HANGİ TAVSİYELERDE BULUNDU?..

"Ayaktan çıkarılan aksesuvarın atılması," coğrafyamızda nasıl analiz edilmeli? Iraklı gazeteci Muntazır'ın avukatlarına bir hizmetim; Ortadoğu-Doğu Akdeniz dövüş teknikleri külliyatına bir katkımdır!..

Ayakkabısını sevdiğimin Muntazır'ı



Bir günde bütün dünya Muntazır El Zeydi'yi ve hatta ayakkabılarını tanıdı! Muntazır'a tüm dünya, hatta Amerikalı demokratlar, ayakkabılarına, onların kendi imalatları olduğunu söyleyen Türk firması sahip çıktı! Kendisinin şu sıralar manevi desteğe ihtiyacı yok. Mazlum millet ve halkların haklı isyanının sembolü konumunda artık.
Hatta cazip erkekler listelerine girdiği söyleniyor. Gidip yüz kızartıcı bir suç işlemek veya Bush'tan özür dilemek (ki bu da yüz kızartıcı olur) gibi bir saçmalık yapmazsa, bu yüzyılın hatırlanacak insanlarından olup tarihe geçecek! Ancak anladığımız kadarıyla daha pratik bir yardıma ihtiyacı var Muntazır'ın...
Kendisinin feci şekilde dövüldüğü, kaburga kemiklerinin kırıldığı konuşuluyor ve iki yıl hapis cezasından bahsediliyor.
Dolayısıyla, buradan, Bush'la ilgili tavrına canı gönülden katıldığım Muntazır kardeşimin avukatlarına, belki savunma sırasında faydası olacak gözlem ve fikirlerimi aktarmak istiyorum. 'Ayakkabı-terlik atma' şeklinde adlandıracağımız hareketi, kültürel çerçevede irdelemek lazımdır bana göre...
Amerika'dan bakıldığında sert ve fiziksel zarar vermeye yönelik gibi görülebilecek bu yöntemi, Ortadoğu-Doğu Akdeniz bölgesi davranış kalıpları açısından analiz etmekte fayda görüyorum sayın yargıç! 'Ayakkabı-terlik atma' hareketi, bizim bölgemizde asla bir fiziksel saldırı metodu olarak kullanılmaz.
Bu coğrafyada, Batı'nın ve Uzakdoğu'nun aşina olmadığı başka saldırı yöntemleri ve kavga teknikleri vardır. Örneğin bir 'zumzuk!' Bu yöntem, aslında tam olarak yumruk değil, bir nevi 'Ortadoğu yumruk tekniği'dir. Zumzuk'da el yumruk yapıldıktan sonra orta parmak ve dil öne doğru hafifçe çıkarılır ve noktasal bir darp amaçlanır! Zumzuk, hafif ve orta şiddetli kavgalarda sık kullanılan bir tekniktir. Zumzuk'un yanında 'depik', yine orta şiddetteki mahalle kavgalarında kullanılır, ve Uzakdoğu boks tekmelerinin, daha serbest stilde olanı şeklinde nitelendirilebilir. O an için hangi pozisyonda olunursa olunsun, ayağın müsait herhangi bir noktasıyla, rakibin denk gelen bölgesine sertçe vurulur ve hemen kaçılır.
Esneklik ve hız esastır. Kavga yüksek şiddete ulaşıp, aile fertleriyle ilgili cinsel projeler yüksek sesle dile getirilmeye başlanırsa, Ortadoğu-Doğu Akdeniz bölgesinin en ağır saldırı yöntemi 'kafa atma' sözkonusu olur.
Bu, rakibi yere sermeye yönelik tek atışlık bir tekniktir, ikinci defası olmaz.
Bu bilinen tekniklerin yanında serbest stilde, orijinal ve doğaçlama koreografilerle dövüşülür bu coğrafyada. Batının kavga patlar patlamaz boks maçına çıkmış gibi gard alması durumu pek yaşanmaz. Seri hareketler ve şaşırtma temel prensiptir.
Kural olarak tek vazgeçilmez şudur: Gerek orta şiddette, gerek sert kavgalarda olsun, kavgaya giriş seromonisi, meydan okuma ve tehdit figürleriyle başlar. Bunların arasında elle göğüsü itme, elin dört parmağıyla alın merkezli hasım kafası itme, ve yine elle rakibin suratının kavranıp ters saat yönünde döndürülerek buruşturulması, başı çekerler.
Teknik olarak bahsedebileceğimiz başka bir hareket de, bireysel değil, takım olarak girilen kavgalarda, vücut yan çevrilerek sol ayak önde başlanıp gittikçe hızlanan birkaç adımdan sonra sağ eldeki taş ve sopanın fırlatılmasıdır.
Bu saydıklarım, gerçek bir kavgada karşı tarafın fiziksel direncini kırmaya yönelik, dövüş teknikleridir.
Batı ve Doğu'nun kavgaya girerkenki tavrı bile iki kültürün dramatik farkını gösterir kanımca... Batı dünyasında birinin özel alanına girmek, mesafeyi ihlal etmek meydan okuma sayılırken, bizim buralarda bilakis, sevilmeyen insanı itmek, uzaklaştırmak, mesafe koymak, artık dostluk ve barışın bittiğini sembolize eder. Bu sebeple Batılılar kavgaya başlarken hasımlarının burnuna girip küfrederler, yakalarına yapışıp kendilerine doğru çekerler, ve suratlarına suratlarına, nefes hissedilecek şekilde yakın mesafeden çemkirme yoluna giderler. Buna karşılık, örneğin Türkler, kavgada göğsü ve kafayı itme ve yine eski bir figür olan göğsü göğüse vurarak ittirme metodlarıyla, karşı tarafı uzaklaştırır, artık eskisi kadar yakın ve dostane bir ilişki kurmak istemediklerini belli ederler.

DOĞU USULÜ PEDAGOJİ
Yukarıda saydıklarım, gerçek kavgaların, gerçek dövüş teknikleridir.
Çocuk terbiyesi konusuna gelindiğinde ise, bölgemizde 'cetvelle ele vurma' gibi alafranga tekniklere pek rağbet edilmez.
Erkek çocukları için kısa süreli kulak çekme ya da uzun süreli kulağı çekerek sürükleyip götürme, kız çocukları için 'cimcirme', yani bel, kol veya bacak bölgesinden ufak bir parça etin tutularak saat yönünde 180 derece çevrilmesi, yaygın ceza yöntemlerindendir ve hem zarar vermeyen hem denenmiş, etkisi kanıtlanmış tekniklerdir. Muntazır kardeşimin uygulamış olduğu 'ayakkabıterlik atma' hareketi, bırakın yukarıda saydığım hafif-orta ve ağır şiddette erişkin kavgalarını, 'sabi cezalandırma' yöntemleri arasına bile girmez! Ayakkabı-terlik atma, bizim coğrafyamızın, kendine özgü bir tür azar, protesto, uyarı metodudur ve fiziksel saldırı sayılmaz. Özellikle, Muntazır kardeşimin de uygulamış olduğu, 'küfürlü ve/veya beddualı terlik' tabir ettiğimiz yöntem, yani ayaktan çıkarılan aksesuvarı atma hareketine, eleştiri cümlelerinin eşlik etmesi, sadece çocuk terbiyesinde kullanılan, kızgınlık ve hayalkırıklığını belli etmeye yönelik bir harekettir. Ve hatta genellikle hanımlar, yani anneler tarafından kullanıldığı için şefkat içerdiği bile iddia edilebilir. Hareketin Batı pedagojisindeki karşılığı, ses yükseltme veya işaret parmağı sallama olarak açıklanabilir.
Öte yandan, bu, o kadar yumuşak bir uyarı metodudur ki, genellikle, aynı Sayın Bush'da olduğu gibi, atılan cisim hedefi tutturamaz ve sözkonusu çocuğun, zaman zaman da, arsızlık katsayısına bağlı olarak gülerek veya gülmeyerek, kaçar gibi yapmasıyla sonuçlanır. Bu noktada Sayın Bush'un da olay sonrası pişkin yüz ifadesi ve açıklamaları ışığında, arsızlık katsayısının hesaplanarak dosyaya girmesini rica ediyorum! Sayın Yargıç, yukarıda anlattığım sebeplerden ötürü, gazeteci dostum Muntazır'ın yapmış olduğu eylemin, kültürel farklılıklar çerçevesinde değerlendirilmesini talep eder, 'ayakkabı-terlik atma'nın Amerika'daki bir basın toplantısındaki karşılığının en fazla alkışla protesto olduğunu belirtirim! Gerektiğinde, tezimi, yukarıda sözkonusu hareketlerin hepsini Sayın Bush'un üzerinde uygulamalı göstererek destekleyebileceğimi ve hatta bunu yapmayı şiddetle istediğimi arz ederim!



Gülse Birsel/SABAH PAZAR

~hs~-->