“Muhalefet cephesinin inşacı tek bir teklifi yok!
Yıkım ekibi gibiler.
Gibisi fazla aslında...
Tamamen yıkmak için bir araya getirildiler.
Düzeni, demokrasiyi, ekonomiyi ve en önemlisi "bağımsızlık yürüyüşü"müzü yıkmak için ittifak oluşturdular.
Apaçık gerçek bu...
O yüzden "dışarısı" onları çok seviyor ve acente olarak kullanıyor.
Ha! Olur mu bu?
Olmasın!
İşin gerçeği şu ki, neo kolonyalistler için bizdeki muhalefetin ille de iktidar olması gerekmiyor.
Uygun bir "müdahale" zamanına kadar muhalefetin mevcut seçmen tabanını korumasını önemsiyorlar; asıl istedikleri bu.
O yüzden plan, proje vesaire hikaye...
Erdoğan nefreti üzerinden yürümeleri bundan...
Nefretle konsolide oldular.
Kazanırlarsa da her şeyi yıkacaklar...
Sonra "ev zencileri" popohlanarak makamlarına çekilecek, dışarısının göndereceği adamlar Avrupa’nın istediği
Türkiye’yi inşa edecek...
Plan bu!
Siz biliyorsunuz ama hala uyanamamış akrabalarınız, arkadaşlarınız olabilir, anlatın!
14 Mayıs tarihsel bir kavşak.”
*
Size desem ki dün yayınlanan bu satırların yazarı kim, eminim 40 yıl düşünseniz aklınıza gelmez…
MHP ve AKP yandaşı tüm isimleri sıralarsınız ama bulamazsınız…
Bu satırlar bir “dönek” arkadaşa ait…
İlk gençlik yılları, orta yaşlılığı hep solcuların arasında, içki masalarında fikir yarıştırmakla geçti.
Solcu yayın organlarında kalem oynattı, rahmetli Okay Gönensin ve Hasan Cemal abileri sayesinde redaktörlük, editörlük, yazarlık yaptı.
Sonra Hıncal Uluç’un “el vermesi”yle “Sabah” camiasında hızla yükseldi.
Güç kimdeyse onun yanında oldu.
Gazetesi iktidar yanlılarının eline geçince, eskiden gözünü kırpmadan eleştirdiği dini islama alet edenlerin ve AKP sosyetesinin yanına geçti.
Ancak onca çabasına ragmen, tıpkı aynı gazetede kalem oynatan Engin Ardıç gibi “öteki” olmaktan kurtulmadı.
Çünkü yeni patronları ve sahipleri bunlara asla güvenmedi.
Yine de ne işten attılar, ne başka bir yere gönderdiler…
Tam tersine iyi beslediler. Güzel maaşlar verdiler.
Böylece başka kapıya gitmelerini ve kendilerine düşmanlık yapmalarını engellediler.
Bu arkadaş, entel geçinir, entellektüel değildir.
İlerici geçinir, sapına kadar muhafazakardır.
Romantik geçinir, en kazma sözler ondan çıkar.
Edebiyatçı geçinir, yazdıklarını kendi bile okumaz.
*
Merak ettiniz değil mi, muhalefeti “Tamamen yıkmak için bir araya getirildiler. Düzeni, demokrasiyi, ekonomiyi vee n önemlisi bağımsızlık yürüyüşümüzü yıkmak için ittifak oluşturdular” diye karalayan bu döneğin kim olduğunu…
Söyleyeyim:
Haşmet Babaoğlu…
Hani Cumhurbaşkanı Erdoğan sık sık “Neredeeeeen nereyeeee?” diyor ya… Ben de bu dönek için söylüyorum aynı şeyi:
“Neredeeeen nereyeeee…”
Bir zamanlar entel-danteldi, şimdi bir numaralı AKP savunucusu…
Bakalım iktidar değişirse, mamasını hangi kapıdan, nasıl çıkaracak?