"DÜN KOMEDİ DE ZİRVEDEYDİK!..." SERDAR TURGUT ERGENEKON OPERASYONU'NUN KOMİK TARAFINI YAZDI!

Üzerinde bu kadar konuşulan, insanların bu kadar suçladığı bir örgütün gerçekten var olup olmadığı ve varsa da amacının ne olduğunun ortaya çıkması lazım. Bunu da iddianameyi okuyarak yapmak en uygunudur.

KOMİK BİR GÜN


Bir dizi sosyal-siyasi komedinin mutlaka yaşanmak zorunda olduğu Türkiye´de dün bu açıdan zirvede bir gündü.

Bir yanda iktidar partisinin kapatılması için açılan davada dün Başsavcı sözlü açıklamasını yaptı. İddianamenin internet arama motorlarıyla yapılan bir haber derlemesi üstelik daha sonra tekzip edilmiş haberlerden ibaret olduğu yolunda kamuoyunda bir yaygın kanı var. Buna rağmen iktidar partisini hem de büyük oy oranına sahip bir partiyi kapatmak için bu temel alınarak yola çıkılabiliyor.

Üstelik AKP´ye karşı yeminli düşman olanların bile kapatma gerçekleştiğinde bunun Türkiye´ye iyi olmayacağı yolunda fikir taşıdıkları ortamda bu gelişmenin tüm hızıyla sürmesi hem komik hem de Türkiye açısından üzücü.

Öte yanda ise `Ergenekon´ adı verilen ve birçok makul insan tarafından ne olduğu anlaşılamayan örgütü deşifre etmek amaçlı bir dizi operasyon yapıldı dün.

Bu Ergenekon, kör insanların ortasındaki bir fil gibi. Hani kör, filin hangi tarafını tutarsa, karşı karşıya bulunduğu hayvanı tuttuğu yere göre tanımlarsa, biz de Türkiye´de kör gibi olduğumuzdan Ergenekon denilince hepimiz bakış açımıza göre farklı şeyler tanımlayabiliyoruz.

Tanımların net olması gerekiyor. Bu biraz acil hal aldı. Çünkü ne olduğu tam anlaşılamayan bir örgüt iddiası çerçevesinde birtakım insanlar periyodik olarak gözaltına alınıyor.

Üzerinde bu kadar konuşulan, insanların bu kadar suçladığı bir örgütün gerçekten var olup olmadığı ve varsa da amacının ne olduğunun ortaya çıkması lazım. Bunu da iddianameyi okuyarak yapmak en uygunudur. Ergenekon soruşturması başlayalı bir yıl oldu, hâlâ daha ortada bir iddianamenin olmaması, `Acaba iddianamenin hazırlanmasında güçlükler mi var?´ sorusunu akla getiriyor.

Gerçi AKP hakkında açılan davanın da gösterdiği gibi bazen iddianamenin olmaması, olmasından daha iyi de olabiliyor. Çünkü AKP hakkında yazılan metnin, hukukun ruhuna uygun bir iddianame olmadığı yolunda görüşler de var. Yanlış metodolojiyle yazılmış bir iddianame ile dava açılması, ortada hiç bulunmayan bir iddianame ile dava açılmasından hukuka daha fazla zarar verebilir. Gerçi Ergenekon soruşturması iddianamesinin hazırlığında son aşamaya gelindiği ve önümüzdeki günlerde iddianamenin ortaya çıkacağı da gelen haberler arasında.

Hukuk devleti olmak iddiasında olan bir ülkede açılan soruşturmalarda ortada iddianame olmaması veya yanlış metodolojiyle yazılmış iddianamenin olması büyük bir hukuki ve sosyal boşluk doğmasına yol açıyor.

Son derece hızla normalleşmesi gereken Türkiye´de bunun sağlanması ve boşlukların doldurulması için kapatma davasının reddedilmesi ve Ergenekon soruşturmasının da hukuk normlarına tam uyularak yapılması gerekmektedir. Türk devleti bu basit işi hemen yapabilecek bilgi ve birikime sahiptir.

Bu arada Özgürlük ve Dayanışma Partisi Başkanı Ufuk Uras´ın yaptığı güzel işe de dikkat çekmek istiyoruz. ÖDP´nin girişimi sonucunda TBMM tarihinde ilk kez darbe girişimlerini araştırmaya hazırlanıyor.

`Sarıkız´ ve `Ayışığı´ adı verilen girişimlerin araştırılması için yeterli imzayla hazırlanan önerge gelecek hafta Meclis Başkanlığı´na sunulacakmış.

Demokrasinin yüreğinin attığı TBMM´de başlatılan iş, Türkiye´ye güzel bir demokrasi ayarı verilmesini ve ülkenin normalleştirilmesini sağlayabilir.

Gerçekler bir an önce ortaya çıksın ve vatandaşlar bilgilend