DOĞU PERİNÇEK'TEN SİNEMACILARA İTİRAZ; "BU GİRİŞİM KAN GETİRİR"

İP Genel Başkanı Perinçek, Liderler Zirvesine destek vermek için bildiri yayınlayan sinemacılara karşı çıktı.

Hapiste bulunan İşçi Partisi(İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Liderler Zirvesine destek vermek için bildiri yayınlayan sinemacılara karşı çıktı.

Perinçek, bildiriyi imzalayan sinemacıları temsilen Müjde Ar, Cahit Berkay, Tarık Akan ve Kadir İnanır’a bir mektup göndererek “AKP’nin ve AKCHP’nin bu girişimleri, sizlerin beklediği gibi 'kirpiklerden gözyaşlarını toplamaya' değil, ABD’nin BOP sürecinin derinleşmesine, Suriye’ye yönelik yıkıcılığın yoğunlaşmasına, Kuzey Irak’taki ABD ve İsrail üssünün Kuzey Suriye’yi ve Diyarbakır’ı da kapsayacak yönde genişlemesine, bölgesel çapta kanlı çatışmalara yol verecektir” itirazında bulundu.

Perinçek mektubunda itirazını “Bu toprakların her bir köşesinde yaşanan acıların son bulması ve ortak geleceğimizin inşası, kuşkusuz bütün milletin özlemidir. Sizler, yaptığınız işle her zaman halkımızın vicdanını temsil eden yaratıcılarsınız. Bildiriyi ülkemiz için beslediğiniz her zamanki umutlarınızla ve iyi niyetinizle imzaladığınızdan hiç kimse kuşku duyamaz. Soru, sizin özlemleriniz ile desteklediğiniz somut girişim arasında ne kadar uyum bulunduğudur” diye açıkladı. İşçi Partisi Lideri Doğu Perinçek şu tezleri savundu:

"-İktidar ve ana muhalefet partilerinin hangi plan içinde 'yan yana' gelmiş oldukları, özlem ve iyi niyetlerimizden bağımsızdır. O projenin ana çizgileri, yakın dönemde iktidar ve ana muhalefet partilerinin adım adım ve uyum halinde yürüttükleri pratikle belirlidir. Dersim Açılımı, Bölgesel Özerklik, Türk Yurttaşlığı ile Türk Milleti kavramlarının Anayasa dışına sürülmesi ve Oslo’da yapılan bölünme anayasasının meşrulaştırılmasında gösterilen uyumdan sonra şimdi sonuç alıcı hamle gündemdedir.

-Bu planın tepesinde ABD emperyalizmi bulunmaktadır. Tayyip Erdoğan, kamuoyu önünde 36 kez ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)’nin görevlisi olduğunu açıklamıştır. Görevini de açıkça dile getirmiştir: “ABD Projesi içinde Diyarbakır’ı merkez yapmak.

-Bu proje, sizin içtenlikle umut ettiğiniz gibi, 'ortak geleceğimizi inşa etmek' için yürütülmüyor. Bu proje, ABD’nin Birinci ve İkinci Irak savaşıyla adım adım kurduğu İkinci İsrail’i, bugün Suriye’de tertiplediği yıkıcı faaliyetlerle Akdeniz’e doğru ve Diyarbakırımıza doğru genişletmek için yürütülüyor. İnşa edilen, 'Ortak gelecek' değil, bölgesel ve iç çatışmalardan geçerek ayrılmadır. Bizim iyi niyetli çağrılarımız, bu planı değiştirmiyor, fakat kendimizi gerçekçi olmayan beklentilerin kollarına bırakmış oluyoruz. Daha ürkütücü olanı, bizlere güvenen halkımız içinde de ham hayallerin ve aymazlıkların yayılmasına katkıda bulunmuş oluyoruz."

“AKP VE AKCHP GİRİŞİMİ KAN GETİRİR”

İP Lideri Doğu Perinçek, Liderler Zirvesi’ni izleyecek projenin ABD sözcülerinin onyıllardan beri açık açık dile getirdikleri “Türkiye’de Kemalist Devrimi tasfiye” programının bir parçası olduğunu ileri sürdü. Perinçek, sinemacılara, “Yürüttükleri sürece ve sizin umut bağladığınız ‘aktörlerin’ yaptıkları faaliyete baktığımız zaman, iktidar ve ana muhalefet partilerinin yan yana gelmesinden ‘barış ve ortak gelecek’ beklemek, Tayip Erdoğan’ın ‘ucube’ diyerek yıktığı Mehmet Aksoy dostumuzun Barış heykelini yeniden dikmesini beklemek kadar temiz yürekli bir umuttur. Bu bildiriniz, Tayip Erdoğan yönetiminden Devlet Opera ve Balesini özgürleştirmesini ve Türkiye’de eğitimi laikleştirmesini dilemek kadar gerçekçidir” dedi.

"KİRPİKLERDEN GÖZYAŞI TOPLAMAK..."

Barışın ancak güçle sağlanabileceğini savunan Perinçek, “AKP’nin ve AKCHP’nin bu girişimleri, sizlerin beklediği gibi ‘kirpiklerden gözyaşlarını toplamaya’ değil, ABD’nin BOP sürecinin derinleşmesine, Suriye’ye yönelik yıkıcılığın yoğunlaşmasına, Kuzey Irak’taki ABD ve İsrail üssünün Kuzey Suriye’yi ve Diyarbakır’ı da kapsayacak yönde genişlemesine, bölgesel çapta kanlı çatışmalara yol verecektir” iddiasında bulundu.

"'SİLAHLARI BİR MEYDANDA YAKALIM' EDEBİYAT KİTAPLARINDA KALDI"

Doğu Perinçek, ABD’den açıkça rol talep eden PKK ve BDP’nin desteklediği bir girişimin, Washington yönetiminin bölgeyi biçimlendirmek için kışkırttığı savaşlara hizmet edeceğini savundu. ABD’nin stratejik piyonu olduklarını her gün yeniden ilan eden AKP ve PKK’nin içinde bulunduğu bir uygulamadan, yalnız ve yalnız Kemalist Devrimin yıkımı ve Türkiye’nin parçalanmasının umut edilebileceğini kaydeden Erdoğan, “ABD’den rol alan AKP ile ve ABD’den rol talep eden PKK/BDP ile el ele vererek, barış değil, ancak kan ve gözyaşı üretilir. Tarihte ‘Bütün silahları bir meydanda yakalım’ türünden çağrılar, her zaman edebiyat sayfalarında kalmıştır. Sizin bu çağrınızın ABD’yi ve PKK’yi ikna edemeyeceğini siz de biliyor olmalısınız. Bugünün dünyasında ve bölgemizde, bu hayallerle silahları değil, ancak kendimizi yakabiliriz” dedi.

Perinçek barışın ancak emperyalizme karşı mücadele edenlerin birleşmesi ve gücüyle getirilebileceğini, İstiklal Savaşı’nda Mustafa Kemal Paşa önderliğinde yapılanın bunun bir örneği olduğunu dile getirdi.

Perinçek sinemacılara mektubunu şöyle bitirdi:

“Önümüzde ‘acıları aşka çevirecek’ sihirli ve kolay çözümler bulunmuyor. Zor olana emek vermek ve baş koymak zorundayız. Sizlerin başı dik ve çetin kişilikleriniz, sanatınızla temsil ettiğiniz mertlik ve dürüstlük, bu açıdan milletimizin esin kaynağıdır. Türkiyemizde barış, İstiklal Savaşıyla ve devrimle kuruldu. Bugün de Türk ve Kürdü, yani tekmil milletimizi ABD emperyalizminden bağımsız, ortak vatanımızda halk hükümeti kurmak için özgürlük ve gönüllü birlik temelinde birleştirmek, yeniden Yurtta Barış ve Bölgede Barışı sağlayacak, dünya barışına katkıda bulunacak biricik çözümdür. Milletler zor koşullarda zor olan çözümü seçer ve zor sanılan çözüm, kolay sanılan hayallerden daha gerçekçidir. Siz bu milletin büyük yaratıcılarını, erdemli sanatçılarımızı, sizlere yakışan, zor olan ama kesinlikle gerçekleşecek olan Kemalist Devrimi tamamlamayı amaçlayan kardeşlik çözümüne davet ediyorum ve sizlere yürekten arkadaşlık duygularıyla selam ve saygılar yolluyorum.”

Bir grup sinema sanatçısı, geçtiğimiz günlerde bildiri yayınlayarak Erdoğan ile Kılıçdaroğlu görüşmesine, ”Bu topraklarda yaşanan acıların son bulması ve ortak geleceğimizin inşası için girişilen her türlü çabanın sonuna kadar yanındayız” diyerek destek vermişti. Deklerasyonda şu imzalar yer almıştı: Ahmet Mümtaz Taylan, Altan Erkekli, Arif Keskiner, Atalay Taşdiken, Atilla Candemir, Atilla Engin, Aydın Sayman, Baran Seyhan, Biket İlhan, Bülent Kayabaş, Bülent Kılıç, Bülent Şakrak, Cahit Berkay, Devin Özgür Çınar, Ercan Yılmaz, F. Serkan Acar, Feyzi Tuna, Funda Alp, Haldun Boysan, Halil Ergün, Hasan Özgen, İrfan Tözüm, İsmail Güneş, Janset Pacal, Kadir İnanır, Kenan Ece, Levent İnanır, Mahir İpek, Mazlum Çimen, Mehmet Altıoklar, Mehmet Aslantuğ, Mehmet Güleryüz, Melike Demirağ, Memet Ali Alabora, Mesut Uçakan, Metin Devrim, Mustafa Ziya Ülkenciler, Müjde Ar, Neslihan Acar, Nur Sürer, Onur Ünlü, Orhan Oğuz, Özcan Alper, Raşit Çelikezer, Reis Çelik, Rezan Yeşilbaş, Rıza Sönmez, Rutkay Aziz, Selda Alkor, Selim Atakan, Sevil Demirci, Seyhan Kaya, Şerif Gören, Tarık Akan, Ulaş Cihan Şimşek, Yamaç Okur, Yavuz Bingöl, Yusuf Sezgin, Yüksel Aksu, Zafer Ayden, Zeki Demirkubuz, Zeynep Özbatur Atakan.