DİZİLERİN EN KÖTÜ KADINI KİM; CAROLINE Mİ, HÜRREM Mİ, HANDAN HANIM MI, ZÜMRÜT MÜ?
Senaristler dizilerin kötü kadınları daha doğrusu kadın karakterlerin karanlık yüzü üzerine bir hayli efor sarf ediyor
Hürrem’e karşı Ferhunde!
“Muhteşem Yüzyıl”da (Star TV) zaman kapsülüne atlayarak Topkapı Sarayı’na sızmış Ferhunde’yi Şah Sultan kılığında görünce hanedanda “yaprak dökümü” başlayacağını geçirdim içimden... Öyle ya, Deniz Çakır her ne kadar sezon başına kadar devam eden “İffet” dizisindeki karakteriyle kendini sevdirse de izleyene ilk bakışta hâlâ kumpas ustası Ferhunde resmini veriyor...
Neyse, padişah kardeşidir, bu kadar bölümde ortada görünmediğine göre de mülayim bir şeydir diyecektik ki, o meşhur dudak büzüşüyle Hürrem’e karşı açılacak olan yeni cephenin sinyalini vermiş oldu... Ha, bundan sonra ne olur? Gayet basit. Diziden ayrılan tüm Hürrem muhaliflerinin sözcüsü olarak Hürrem’e en az on küsur bölüm kök söktürür. Başarılı olur mu; tarih kitaplarına göre “hayır”. Ama senaristlerin sağı solu belli olmaz, dur bakalım!
Kötülük koşusunda son durum!
Senaristler dizilerin kötü kadınları daha doğrusu kadın karakterlerin karanlık yüzü üzerine bir hayli efor sarf ediyor. Ama hâlâ kimin en kötü olduğu konusunda net bir fikrim yok... Son zamanlarda malum Carolin yengemiz (Öyle Bir Geçer Zaman ki/Kanal D) gösterdiği performansla koşuyu açık ara önde götürüyor. Dizide tuzağına düşürmediği erkek olarak bir Osman kaldı; yavrum o da ergen olmadı daha. Neyse... Koşuda ikincilik seviyesinde Hürrem’i (Muhteşem Yüzyıl/Star TV görüyorum. Gerçi son zamanlarda kendini vakıf işlerine filan adadı ama dünya işlerini, hele ki mesele mutlak iktidar filansa son düzlükte en yakın rakibine üç boy fark atacak performansı kendisinden bekliyorum...
Koşuda geriden gelerek öne çıkan Handan ablamız (Kuzey Güney/Kanal D) çıkardığı performansla gözlerimi yaşartırken, kendisiyle aynı hattan yarışa katılan Zeynep ve Simay ikilisinin daha alacağı çok mesafe varmış hissiyatına kapılıyorum... Bir de “Lale Devri”nin (FOX) Zümrüt Hanım’ıyla “Yer Gök Aşk”ın Sultan’ı var ki ganyan dilinde daha çok “plase” havasındalar. Onlardan lider çıkmaz gibi geliyor bana; ne dersiniz?
Mesut Yar / POSTA
“Muhteşem Yüzyıl”da (Star TV) zaman kapsülüne atlayarak Topkapı Sarayı’na sızmış Ferhunde’yi Şah Sultan kılığında görünce hanedanda “yaprak dökümü” başlayacağını geçirdim içimden... Öyle ya, Deniz Çakır her ne kadar sezon başına kadar devam eden “İffet” dizisindeki karakteriyle kendini sevdirse de izleyene ilk bakışta hâlâ kumpas ustası Ferhunde resmini veriyor...
Neyse, padişah kardeşidir, bu kadar bölümde ortada görünmediğine göre de mülayim bir şeydir diyecektik ki, o meşhur dudak büzüşüyle Hürrem’e karşı açılacak olan yeni cephenin sinyalini vermiş oldu... Ha, bundan sonra ne olur? Gayet basit. Diziden ayrılan tüm Hürrem muhaliflerinin sözcüsü olarak Hürrem’e en az on küsur bölüm kök söktürür. Başarılı olur mu; tarih kitaplarına göre “hayır”. Ama senaristlerin sağı solu belli olmaz, dur bakalım!
Kötülük koşusunda son durum!
Senaristler dizilerin kötü kadınları daha doğrusu kadın karakterlerin karanlık yüzü üzerine bir hayli efor sarf ediyor. Ama hâlâ kimin en kötü olduğu konusunda net bir fikrim yok... Son zamanlarda malum Carolin yengemiz (Öyle Bir Geçer Zaman ki/Kanal D) gösterdiği performansla koşuyu açık ara önde götürüyor. Dizide tuzağına düşürmediği erkek olarak bir Osman kaldı; yavrum o da ergen olmadı daha. Neyse... Koşuda ikincilik seviyesinde Hürrem’i (Muhteşem Yüzyıl/Star TV görüyorum. Gerçi son zamanlarda kendini vakıf işlerine filan adadı ama dünya işlerini, hele ki mesele mutlak iktidar filansa son düzlükte en yakın rakibine üç boy fark atacak performansı kendisinden bekliyorum...
Koşuda geriden gelerek öne çıkan Handan ablamız (Kuzey Güney/Kanal D) çıkardığı performansla gözlerimi yaşartırken, kendisiyle aynı hattan yarışa katılan Zeynep ve Simay ikilisinin daha alacağı çok mesafe varmış hissiyatına kapılıyorum... Bir de “Lale Devri”nin (FOX) Zümrüt Hanım’ıyla “Yer Gök Aşk”ın Sultan’ı var ki ganyan dilinde daha çok “plase” havasındalar. Onlardan lider çıkmaz gibi geliyor bana; ne dersiniz?
Mesut Yar / POSTA