Dizi oyuncusu 'Oğlum İçin' dedi, ekranlara veda etti!
Televizyon kanallarında yayınlanan birçok dizide rol alan oyuncu oğlunun hastalığı dolayısıyla kariyerini bıraktı.
Oyuncu Furkan Özbalkan, tiyatro eğitiminin ardından hayalini gerçekleştirip geçtiği televizyon dünyasında birçok dizide önemli roller üstlendi. Ancak bu sırada eşinden ayrılan ve 5 yaşındaki oğlunun da otistik olduğunu öğrenen Özbalkan, kariyerini bir kenara bırakarak yeni bir yaşam kurdu. Dizilerde oynayamadığı için sadece engelli bakım maaşıyla geçinmek zorunda kalan Furkan Özbalkan, "Televizyon için geleceğim için geçmişte çok emek verdim, tek hayalimdi. Ama oğlumu bir kenara bırakıp aynı yolu izleyemezdim. Oğlum için yeni hayatıma başladım. Şimdi 2 kişilik dünyamızda çok mutluyuz" dedi.
Televizyon kanallarında yayınlanan birçok dizide rol alan 35 yaşındaki Furkan Özbalkan, bu hayalini gerçekleştirmek için uzun yıllar İzmir’de tiyatro eğitimi aldı. Ardından da çeşitli tiyatro topluluklarınının oyunlarında roller üstlenip Furkan Özbalkan turnelerine çıktı. Radyo Televizyon Programcılığı eğitimi de alan Furhan Özbalkan, 2006 yılında da 'Latife Hanım' belgeseli ile televizyon dünyasına adım attı. Buradaki küçük ama başarılı rolünün ardından çeşitli televizon kanallarında yayımlanan dizilerde oynamaya başladı.
Özbalkan, 'Küçük Kıyamet', 'Şefkat Tepe', 'Nerde O Yeminler', 'Hızır Ekip', 'Arka Sokaklar', 'Kırık Kanatlar', 'Her Şeye Rağmen' gibi dizilerde rol aldı.
'OĞLUM İÇİN' DEDİ, KARİYERİ BIRAKTI
Artık dizilerin aranan isimlerinden olmaya başladığı anda ise Furkan Özbalkan’ın hayatı, başbaşka bir yöne girdi. İlk olarak eşinden ayrıldı. Doğumundan itibaren sağlık sorunları yaşayan zihinsel engelli olduğu söylenen oğlu Fatih’in ise 1.5 yıl önce yapılan ileri testler sonrasında otistik olduğu ortaya çıktı.
Bu andan itibaren de Furkan Özbalkan, en büyük hayallerinden birisi olmasına rağmen artık televizyondan uzaklaştı. Oğlunun daha iyi tedavi göreceği ve eğitim alacağını düşündüğü İzmir’e taşındı. İstanbul’da olmadığı ve o piyasadan da uzaklaştığı için eskisi gibi teklifler de alamayan Özbalkan, İzmir’de 5 yaşındaki oğlu Fatih ile birlikte kendilerine iki kişilik bir dünya kurdu.
Oğlunu haftanın iki günü eğitim merkezine götüren Furkan Özbalkan, geri kalan günlerde ise sürekli onun yanında kalıp ya eğitimini sürdürdü yada ihtiyaçlarını giderdi.
TEK GELİRİ EVDE BAKIM MAAŞI
Televizyon dizilerinden de artık çok seyrek zamanlarda o da oğlunun sağlık durumu müsait olduğunda rol alabilen Furkan Özbalkan, ekonomik olarak da büyük zorluk çekmeye başladı. Özbalkan’ın tek geçim kaynağı ise oğlunun bakımını yaptığı için kendisine bağlanan özürlüler için evde bakım maaşı oldu. Buradan aldığı yaklaşık 730 TL maaşla da hem oğlunun hem de evinin ihtiyaçlarını karşılamaya başladı.
FATİH İÇİN DEĞER
Oğlunun prematüre dünyaya gelmesinin ardından önce hastane virüsü kaptığını ardından da sürekli hastalıklarla mücadele ettiklerini söyleyen Furkan Özbalkan, bir süre sonra eşiyle ayrılınca oğluyla tek başına kaldığını söyledi. Mücadelesine zorluk yaşasa da devam edeceğini dile getiren Özbalkan, şunları söyledi:
"Evet televizyon benim en büyük hayalimdi. Geçmişti onun için çok emek verdim, mücadele ettim, çalıştım. Ama hayat beni bambaşka bir yere sürükledi. Oğlumun var olan rahatsızlığının aslında otizm olduğu ortaya çıktı. Bu andan itibaren tek başıma olsam da onun için mücüdele etmem gerekiyordu. Oğlumu bir kenara bırakıp geçmişimle aynı yolu izleyemezdim. 'Oğlum için değer' dedim ve bu hayatıma başladım. Şimdi oğlumla iki kişilik dünyamızda çok mutluyuz. Birlikte gülüp birlikte üzülüyoruz. O hastalığı itibariyle çok hassas. Artık önceliğim onun eğitimi, onun gelecekte tek başına bir yaşam sürebilmesi. Artık iki kişilik rahat bir yaşamın hayalini kuruyorum."
Televizyon kanallarında yayınlanan birçok dizide rol alan 35 yaşındaki Furkan Özbalkan, bu hayalini gerçekleştirmek için uzun yıllar İzmir’de tiyatro eğitimi aldı. Ardından da çeşitli tiyatro topluluklarınının oyunlarında roller üstlenip Furkan Özbalkan turnelerine çıktı. Radyo Televizyon Programcılığı eğitimi de alan Furhan Özbalkan, 2006 yılında da 'Latife Hanım' belgeseli ile televizyon dünyasına adım attı. Buradaki küçük ama başarılı rolünün ardından çeşitli televizon kanallarında yayımlanan dizilerde oynamaya başladı.
Özbalkan, 'Küçük Kıyamet', 'Şefkat Tepe', 'Nerde O Yeminler', 'Hızır Ekip', 'Arka Sokaklar', 'Kırık Kanatlar', 'Her Şeye Rağmen' gibi dizilerde rol aldı.
'OĞLUM İÇİN' DEDİ, KARİYERİ BIRAKTI
Artık dizilerin aranan isimlerinden olmaya başladığı anda ise Furkan Özbalkan’ın hayatı, başbaşka bir yöne girdi. İlk olarak eşinden ayrıldı. Doğumundan itibaren sağlık sorunları yaşayan zihinsel engelli olduğu söylenen oğlu Fatih’in ise 1.5 yıl önce yapılan ileri testler sonrasında otistik olduğu ortaya çıktı.
Bu andan itibaren de Furkan Özbalkan, en büyük hayallerinden birisi olmasına rağmen artık televizyondan uzaklaştı. Oğlunun daha iyi tedavi göreceği ve eğitim alacağını düşündüğü İzmir’e taşındı. İstanbul’da olmadığı ve o piyasadan da uzaklaştığı için eskisi gibi teklifler de alamayan Özbalkan, İzmir’de 5 yaşındaki oğlu Fatih ile birlikte kendilerine iki kişilik bir dünya kurdu.
Oğlunu haftanın iki günü eğitim merkezine götüren Furkan Özbalkan, geri kalan günlerde ise sürekli onun yanında kalıp ya eğitimini sürdürdü yada ihtiyaçlarını giderdi.
TEK GELİRİ EVDE BAKIM MAAŞI
Televizyon dizilerinden de artık çok seyrek zamanlarda o da oğlunun sağlık durumu müsait olduğunda rol alabilen Furkan Özbalkan, ekonomik olarak da büyük zorluk çekmeye başladı. Özbalkan’ın tek geçim kaynağı ise oğlunun bakımını yaptığı için kendisine bağlanan özürlüler için evde bakım maaşı oldu. Buradan aldığı yaklaşık 730 TL maaşla da hem oğlunun hem de evinin ihtiyaçlarını karşılamaya başladı.
Oğlunun prematüre dünyaya gelmesinin ardından önce hastane virüsü kaptığını ardından da sürekli hastalıklarla mücadele ettiklerini söyleyen Furkan Özbalkan, bir süre sonra eşiyle ayrılınca oğluyla tek başına kaldığını söyledi. Mücadelesine zorluk yaşasa da devam edeceğini dile getiren Özbalkan, şunları söyledi:
"Evet televizyon benim en büyük hayalimdi. Geçmişti onun için çok emek verdim, mücadele ettim, çalıştım. Ama hayat beni bambaşka bir yere sürükledi. Oğlumun var olan rahatsızlığının aslında otizm olduğu ortaya çıktı. Bu andan itibaren tek başıma olsam da onun için mücüdele etmem gerekiyordu. Oğlumu bir kenara bırakıp geçmişimle aynı yolu izleyemezdim. 'Oğlum için değer' dedim ve bu hayatıma başladım. Şimdi oğlumla iki kişilik dünyamızda çok mutluyuz. Birlikte gülüp birlikte üzülüyoruz. O hastalığı itibariyle çok hassas. Artık önceliğim onun eğitimi, onun gelecekte tek başına bir yaşam sürebilmesi. Artık iki kişilik rahat bir yaşamın hayalini kuruyorum."