Diyanet 'yabancı gelin'e karşı uyardı! Elinizdeki gülü koklayın, başka güllerin dikenleri vardır!
Diyanet dergisi, yabancı kadınlarla evlenip Avrupa'ya giden Türk erkeklerini uyardı.
Diyanet, "Aile" Dergisi'nde evli gençlere öğüt verdi: "Elinizdeki gülü koklayın, başka güllerin gizli dikenleri vardır, kalbinize batar..."
Yazıda Almanya'ya 'ithal gelin' giden kızlar da ele alındı.
Diyanet'in "Aile" Dergisindeki yazıyı kaleme alan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer Yılmaz gençlere şu tavsiyede bulundu: "Elinizdeki gülü koklayın, başka güllerde gözünüz, gönlünüz olmasın. Çünkü başka güllerin gizli dikenleri vardır ve bunlar sürekli kalbinize batar, ruhunuzu bunaltır, mutluluk ve huzur denen sırdan sizi daim mahrum bırakır."
Yılmaz, evlilik yoluyla Almanya'ya giden gençlerin sayısında her yıl artış olduğunu da kaydetti.
Habertürk'ten Aykut Yılmaz'ın haberine göre; Gönülsüz evliliklerin oturma izni alındıktan sonra boşanma ile sonuçlandığını belirten Yılmaz, "Bütün bu olumsuzluklarda iki taraf da mağdur olmaktadır. Çocuklar anne babasız yetişmektedir. Bu durum çaresiz kalan ebeveynleri üzmektedir" dedi.
İthal evliliklerin hepsinin başarısız olduğunu söylemenin mümkün olmadığını belirten Yılmaz, "Ancak bu tür evliliklerin pek çoğunun boşanma, namus cinayetleri, sığınma evleri, aile içi şiddet, işsizlik, basit işlerde çalışma, yabancı düşmanlığı, dil sorunu, anne babalı yetimler gibi istenmeyen sorunlara sebebiyet vermekte olduğunu gözlemliyoruz. Üstelik bu gibi kültürel boyuta dayanan evliliklerin o ülkede İslam ile ilintilendirilmesi ve bunların dine mal edilmesi ayrı bir sıkıntı doğuruyor" analizini yaptı.
"AVRUPA İÇİN EVLİLİK ETİK DEĞİL"
Avrupa'ya gitmek için evliliği basamak yapanlar olduğunu da belirten Yılmaz, "Etik bir davranış değil" dedi. Avrupa'da serbest bir ortamda yetişen delikanlıyı, eve bağlamak, yanlış arkadaşlık ve ilişkilerden kurtarmak amacıyla bir tanıdığın kızıyla evlendirmenin sağlıklı bir yaklaşım tarzı olmadığını kaydeden Yılmaz, "Bir zaman sonra ithal olarak bu ülkelere gelin gelen kızlarımızın; eşlerinin daha önceki yabancı kadınlarla ilişkilerini devam ettirmeleri karşısında derin psikolojik sıkıntılara ve sosyal şoka girdikleri yadsınamaz bir gerçektir" dedi.
Yazıda Almanya'ya 'ithal gelin' giden kızlar da ele alındı.
Diyanet'in "Aile" Dergisindeki yazıyı kaleme alan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer Yılmaz gençlere şu tavsiyede bulundu: "Elinizdeki gülü koklayın, başka güllerde gözünüz, gönlünüz olmasın. Çünkü başka güllerin gizli dikenleri vardır ve bunlar sürekli kalbinize batar, ruhunuzu bunaltır, mutluluk ve huzur denen sırdan sizi daim mahrum bırakır."
Yılmaz, evlilik yoluyla Almanya'ya giden gençlerin sayısında her yıl artış olduğunu da kaydetti.
Habertürk'ten Aykut Yılmaz'ın haberine göre; Gönülsüz evliliklerin oturma izni alındıktan sonra boşanma ile sonuçlandığını belirten Yılmaz, "Bütün bu olumsuzluklarda iki taraf da mağdur olmaktadır. Çocuklar anne babasız yetişmektedir. Bu durum çaresiz kalan ebeveynleri üzmektedir" dedi.
İthal evliliklerin hepsinin başarısız olduğunu söylemenin mümkün olmadığını belirten Yılmaz, "Ancak bu tür evliliklerin pek çoğunun boşanma, namus cinayetleri, sığınma evleri, aile içi şiddet, işsizlik, basit işlerde çalışma, yabancı düşmanlığı, dil sorunu, anne babalı yetimler gibi istenmeyen sorunlara sebebiyet vermekte olduğunu gözlemliyoruz. Üstelik bu gibi kültürel boyuta dayanan evliliklerin o ülkede İslam ile ilintilendirilmesi ve bunların dine mal edilmesi ayrı bir sıkıntı doğuruyor" analizini yaptı.
"AVRUPA İÇİN EVLİLİK ETİK DEĞİL"
Avrupa'ya gitmek için evliliği basamak yapanlar olduğunu da belirten Yılmaz, "Etik bir davranış değil" dedi. Avrupa'da serbest bir ortamda yetişen delikanlıyı, eve bağlamak, yanlış arkadaşlık ve ilişkilerden kurtarmak amacıyla bir tanıdığın kızıyla evlendirmenin sağlıklı bir yaklaşım tarzı olmadığını kaydeden Yılmaz, "Bir zaman sonra ithal olarak bu ülkelere gelin gelen kızlarımızın; eşlerinin daha önceki yabancı kadınlarla ilişkilerini devam ettirmeleri karşısında derin psikolojik sıkıntılara ve sosyal şoka girdikleri yadsınamaz bir gerçektir" dedi.