Dışişleri Bakanlığı’ndan AB'nin raporuna sert tepki
Dışişleri Bakanlığı’ndan Avrupa Parlamentosu'nda kabul edilen rapora "Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır." tepkisi geldi.
Dışişleri Bakanlığı’ndan Avrupa Parlamentosu'nda kabul edilen rapora "Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır." tepkisi geldi.
Dışişleri Bakanlığı’ndan Avrupa Parlamentosunda kabul edilen rapora tepki geldi:
Avrupa Parlamentosu’nun (AP) tavsiye kararı niteliğinde olan 2022 Yılı Türkiye Raporu, 13 Eylül 2023 tarihinde AP Genel Kurulu’nda kabul edilmiştir.
Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır. Bu rapor, maalesef AP üyelerinin gündelik popülist siyasetin esiri olduklarını, hem AB’ye hem bölgemize yönelik doğru stratejik yaklaşım geliştirmekten ne kadar uzak kaldıklarını da göstermektedir.
Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandırılması için bir fırsat penceresinin açıldığı, kıtamızın istikrarı ve güvenliği açısından böylesi kritik bir dönemde, AP’nin ilişkilerimizin belkemiği olan katılım müzakereleri yerine farklı arayışları gündeme getirmesini akıl dışı buluyoruz.
Ayrıca AP’nin rapora dahil ettiği Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs konularında belirli çevrelerin tek taraflı görüşlerini yansıtan, tarihi ve hukuki gerçekliklerden kopuk iddialarının, bizim için hiçbir hükmü bulunmamaktadır.
Önümüzdeki süreçte, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ile ülkemizin vize serbestisi diyaloğunun hızla tamamlanması AB ile ortak hedefimizdir. Bu konularda atacağımız karşılıklı adımlar, Türkiye-AB ilişkilerini ve katılım sürecimizi yeni ve dinamik bir düzleme taşıyacaktır.
Ülkemiz, güvenlik, enerji, iklim değişikliği, göç, ticaret sapması ve ekonomik güçlükler başta olmak üzere mevcut tüm sınamalar karşısında AB’yi küresel güç haline getirecek potansiyele sahiptir. Bu gerçeğin tespiti, bazı çevrelerin günlük çıkarlarına teslim olmayan vizyoner bir bakış açısıyla mümkündür.
2024 yılı AP seçimleri sonrasında oluşacak yeni Parlamentonun tarafsız, rasyonel ve yapıcı bakış açısıyla hareket edeceğini ümit ediyoruz.