Diktatörlük görüntüsü var; 28 Şubat'ta da yazamazdık, bugün de yazamaz hale geldik!
"28 Şubat döneminde de yazamazdık, bugün de yazamaz hale geldik" diyen Koru, Ruşen Çakır ile ilginç bir sohbet yaptı.
Habertürk ile yollarını ayırdıktan sonra uzun bir dönem ara verdiği yazılarına açtığı kişisel internet sitesinde yeniden başlayan Fehmi Koru, "Ben aslında yazmamazlık yapmadım. Bu süreçte bekledim. Neticede, yazamaz hale geldiğimiz belli, bugünkü medya düzeni içerisinde" dedi. "28 Şubat döneminde de yazamazdık, bugün de yazamaz hale geldik" diyen Koru, "Türkiye'de bir tek adamlık ve diktatörlük görüntüsü var ama ben bunların geçici olduğunu düşünüyorum. Gerçekten Türkiye'de tek adamlık ve diktatörlük pek yaşayacak bir sistem değil" diye konuştu.
"Artık yani ille elimize almamız gereken bir gazetede yazılması şart değil" diyen Koru, "İnsanlara ulaşmanın binbir yolu var. İnsanlar artık cep telefonlarından okuyorlar. Bana ulaşanların yüzde 74'ü yazılarımı cep telefonlarından okuduklarını söylüyor" ifadesini kullandı.
Medyascope TV'de gazeteci Ruşen Çakır'ın sorularını yanıtlayan (17 Haziran 2016) Fehmi Koru'nun açıklamalarından bazı bölümler şöyle:
İnsanlar diyor ki “Fehmi Koru nasıl yazamaz?”
Ben aslında yazmamazlık yapmadım. Bu dönemi de yazarak değerlendirdim. İki ay önce bir kitabım çıktı, o kitap için uğraştım. Şimdi ikinci bir kitap için uğraşıyorum.
Nedir konusu?
Bugünkü konumuzla çok yakından ilişkili. Dünyada neler oluyor, bu arada İslam coğrafyası, bunun içerisinde nasıl bir yer işgal ediyor.
Benim kastım daha çok ana akım medyada, büyük medyada, siz televizyonlarda yorum yapıyordunuz.
Bu arada bekledim ben. Neticede, yazamaz hale geldiğimiz belli, bugünkü medya düzeni içerisinde. 28 Şubat döneminde de yazamazdık, bugün de benzer bir durum söz konusu.
Kaderdaş olduk.
Kaderdaşız. Bugünkü medya düzeni içerisinde belki bir gazete bana teklifte bulunabilir diye. Öyle bir teklif gelmeyince artık dedim ki iş başa düştü. Okurlar da benim dostlarım aynı zamanda o insanlar. Bir araya geliyoruz. “Hala yazmıyorsun, yaz artık” diyorlar. Bu baskılar da artınca bu pazartesiden itibaren siteyi okurlarla buluşturduk.
Tek adamlık ve diktatörlük eleştirileri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Türkiye'de bir tek adamlık ve diktatörlük görüntüsü var ama ben bunların geçici olduğunu düşünüyorum. Gerçekten Türkiye'de tek adamlık ve diktatörlük pek yaşayacak bir sistem değil. Bunu Tayyip Bey de biliyor. Ben bir model arayışı içinde olunduğunu düşünüyorum.
Söyleşinin tamamına ilişkin video şöyle:
"Artık yani ille elimize almamız gereken bir gazetede yazılması şart değil" diyen Koru, "İnsanlara ulaşmanın binbir yolu var. İnsanlar artık cep telefonlarından okuyorlar. Bana ulaşanların yüzde 74'ü yazılarımı cep telefonlarından okuduklarını söylüyor" ifadesini kullandı.
Medyascope TV'de gazeteci Ruşen Çakır'ın sorularını yanıtlayan (17 Haziran 2016) Fehmi Koru'nun açıklamalarından bazı bölümler şöyle:
İnsanlar diyor ki “Fehmi Koru nasıl yazamaz?”
Ben aslında yazmamazlık yapmadım. Bu dönemi de yazarak değerlendirdim. İki ay önce bir kitabım çıktı, o kitap için uğraştım. Şimdi ikinci bir kitap için uğraşıyorum.
Nedir konusu?
Bugünkü konumuzla çok yakından ilişkili. Dünyada neler oluyor, bu arada İslam coğrafyası, bunun içerisinde nasıl bir yer işgal ediyor.
Benim kastım daha çok ana akım medyada, büyük medyada, siz televizyonlarda yorum yapıyordunuz.
Bu arada bekledim ben. Neticede, yazamaz hale geldiğimiz belli, bugünkü medya düzeni içerisinde. 28 Şubat döneminde de yazamazdık, bugün de benzer bir durum söz konusu.
Kaderdaş olduk.
Kaderdaşız. Bugünkü medya düzeni içerisinde belki bir gazete bana teklifte bulunabilir diye. Öyle bir teklif gelmeyince artık dedim ki iş başa düştü. Okurlar da benim dostlarım aynı zamanda o insanlar. Bir araya geliyoruz. “Hala yazmıyorsun, yaz artık” diyorlar. Bu baskılar da artınca bu pazartesiden itibaren siteyi okurlarla buluşturduk.
Tek adamlık ve diktatörlük eleştirileri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Türkiye'de bir tek adamlık ve diktatörlük görüntüsü var ama ben bunların geçici olduğunu düşünüyorum. Gerçekten Türkiye'de tek adamlık ve diktatörlük pek yaşayacak bir sistem değil. Bunu Tayyip Bey de biliyor. Ben bir model arayışı içinde olunduğunu düşünüyorum.
Söyleşinin tamamına ilişkin video şöyle: